İçinde Kat Bulunan 9 Harfli Kelimeler



İçerisinde KAT olan 9 harfli 50 kelime bulunuyor. İçinde KAT olan 9 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kat ile başlayan 9 harfli kelimeler. kat ile biten 9 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

MUVAFAKAT23, ŞEFKATSİZ22, KATAVAŞYA20, DESİKATÖR18, FIRKATEYN18, KATALİZÖR18, REFAKATÇİ18, AVUKATLIK17, İNDİKATÖR17, PÜRDİKKAT17, HAZAKAT16, KATAKOFTİ16, KATILIMCI16, DİKKATSİZ15, İTİKATSIZ14, KATALEPSİ14, KATEGORİK14, KATILAŞMA14, KATMERSİZ14, KATRANSIZ14, SAKATATÇI14, ÇALKATMAK13, HAKİKATEN13, HAKİKAT13, KATİLEŞME13, MUTABAKAT13, PANİKATAK13, TARİKATÇI13, KATALANCA12, KATOLUNMA12, KATRİLYON12, MUKATAALI12, SADAKAT12, KARİKATÜR11, KATIKLAMA11, KATILTMAK11, KATİYETLE11, LİYAKAT11, LAYENKATİ11, SAKATLAMA11, TOKATLAMA11, ANTİKATOT10, KATAKULLİ10, KATAMARAN10, KATARLAMA10, KATLANMAK10, KATLATMAK10, KATLETMEK10, TAALLUKAT10, KATALİTİK9


KATALİTİK (Kelime Kökeni: Fransızca catalytique)


[sıfat] [kimya]
  • Katalizle ilgili, kataliz niteliğinde olan
[isim]
  • Katalitik soba

Birleşik Kelimeler: katalitik soba


ANTİKATOT (Kelime Kökeni: Fransızca anticathode)


[isim] [fizik]
  • Basıncı azaltılmış bir elektrik boşalma tüpünde, katot ışınlarını durdurmak için tüp içerisinde katot karşısına yerleştirilen genellikle metal yaprak

KATAKULLİ (Kelime Kökeni: Fransızca fait accompli'den)


[isim] [argo]
  • Yalan dolan, oyun, tuzak, düzen

    Dün geceki arkadaşın tahmini gibi meçhul adam geldi, kız onu birkaç katakulli ile kandırdı. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katakulli okumak
  • katakulli yapmak
  • katakulliye gelmek
  • katakulliye getirmek


KATAMARAN (Kelime Kökeni: Fransızca catamaran)


[isim] [denizcilik]
  • Birbirine paralel tutulmuş iki ağaç kütükten yapılan tekne

KATARLAMA


[isim]
  • Katarlamak işi

KATLANMAK


[nesnesiz]
  • Katlama işi yapılmak

    Minnacık bir kir, olduğu yerde durmuyor, dakikada üçe beşe katlanarak çoğalan mikroplar üretiyordu. - Elif Şafak

[-e] [mecaz]
  • Hoş olmayan bir duruma, güç şartlara dayanmak, tahammül etmek

    Böyle bir yolculuğa katlanabilecek hâlde değildir. - Falih Rıfkı Atay


KATLATMAK


[-e] [-i]
  • Katlatma işini yaptırmak

KATLETMEK (Kelime Kökeni: Arapça ḳatl + Türkçe etmek)


[-i]
  • İnsan öldürmek

TAALLUKAT (Kelime Kökeni: Arapça taʿalluḳāt)


[isim] [eskimiş]
  • Hısımlar, yakınlar

KARİKATÜR (Kelime Kökeni: Fransızca caricature)


[isim]
  • İnsan ve toplumla ilgili her tür olayı konu alarak abartılı bir biçimde veren, düşündürücü ve güldürücü resim

    Bu çehreye öyle bön, öyle kaba bir hâl çökmüştü ki hiçbir karikatür bunu tasvir edemez. - Reşat Nuri Güntekin

[mecaz]
  • Beceriksizce yapılmış şey, taslak

    Ev karikatürü.


KATIKLAMA


[isim]
  • Katıklamak işi

KATILTMAK


[-i]
  • Katılacak kadar güldürmek veya ağlatmak

    Üstatların karikatürlerini çizerek kadınları katıltıyordum. - Ömer Seyfettin


KATİYETLE


[zarf]
  • Kesinlikle

    Cesurane ve daha ziyade ısrara bırakmayan bir katiyetle yalan söyledim. - Halit Ziya Uşaklıgil


LİYAKATLİ


[sıfat]
  • Liyakati olan, başarılı, yetenekli, değimli

    Ciddi bir gazetede liyakatli, genç bir muharririn şu sözleri beni hâlâ düşündürüyor. - Orhan Seyfi Orhon


LAYENKATİ (Kelime Kökeni: Arapça lāyenḳaṭiʿ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Kesintisiz, aralıksız