İçinde Karınca Bulunan Kelimeler



İçinde KARINCA olan 14 kelime bulunuyor. İçerisinde KARINCA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Karınca kelimesinin anlamı nedir? Karınca ile başlayan kelimeler. Karınca ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

KARINCAİNCİTMEZ26

13 Harfli Kelimeler

KARINCALANMAK18

12 Harfli Kelimeler

KARINCAEZMEZ23, KARINCASEVER23, KARINCALANIŞ20, KARINCAYİYEN20, KARINCALANMA17, AKKARINCALAR16

11 Harfli Kelimeler

ATLIKARINCA16

10 Harfli Kelimeler

KARINCASIZ19, KARINCALAR14

9 Harfli Kelimeler

KARINCALI14, AKKARINCA13

7 Harfli Kelimeler

KARINCA11


KARINCA


[isim] [hayvan bilimi]
  • Zar kanatlılardan, toplu olarak yaşayan, yuvaları toprağın altında olan ve birçok türü bulunan böceklerin genel adı (Formica)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karıncadan ibret al, yazdan kışı karşılar
  • karıncanın zevali gelince kanatlanır
  • karıncayı bile ezmemek (veya incitmemek)

Birleşik Kelimeler: karınca asidi, karınca belli, karınca duası, karıncaezmez, karıncaincitmez, karınca kaderince, karıncakuşu, karınca sabrı, karıncasever, karıncayiyen, karınca yuvası, akkarınca, atlı karınca, atom karınca


AKKARINCA


[isim] [hayvan bilimi]
  • Düz kanatlılardan, sıcak veya ılıman ülkelerde yaşayan, bitkilere çok zarar veren bir böcek cinsi, termit, divik (Termes)

KARINCALAR


[isim] [hayvan bilimi]
  • Zar kanatlıların, karınca adı altında toplanan ve beş bin kadar türü sayılan bir dalı

KARINCALI


[sıfat]
  • İçinde, üstünde karınca bulunan

AKKARINCALAR


[isim] [hayvan bilimi]
  • Ağız parçaları iyi gelişmiş, iri başlı, ısırıcı böcekler topluluğu, termitler

ATLIKARINCA


[isim]
  • Yere dikilmiş bir eksen çevresinde döndürülen askılara takılı oyuncak at, uçak vb.nden oluşan bir eğlence aracı

    Kadınlar çocuklarını bayram yerinde bir salıncağa, bir atlıkarıncaya bindirmişlerdi. - Osman Cemal Kaygılı


KARINCALANMA


[isim]
  • Karıncalanmak işi

    Ama bu sefer, sadece ayak uçlarında değil şakaklarında da bir karıncalanma hissetti. - Elif Şafak


KARINCALANMAK


[nesnesiz]
  • Bir yere, bir şey üzerine karınca üşüşmek
[mecaz]
  • Aşırı zihin yorgunluğundan dolayı bir şeyi, bir durumu kavramada zorluk çekmek

    Satırlar gözünün önünden silinir, gelecekle ilgili düşüncelerim karıncalanırdı. - Necati Cumalı


KARINCASIZ


[sıfat]
  • Karıncası olmayan

KARINCALANIŞ


[isim]
  • Karıncalanma işi

KARINCAYİYEN


[isim] [hayvan bilimi]
  • Karıncayiyengillerden, Avustralya'da yaşayan, karıncayla beslenen bir tür memeli, karıncakuşu (Echidna acule ata)

KARINCAEZMEZ


[sıfat] [mecaz]
  • Çok merhametli, ince duygulu (kimse), karıncaincitmez

KARINCASEVER


[isim] [hayvan bilimi]
  • Karınca yiyerek beslenen ve karınca yuvası çevresinde yaşayan böcek

KARINCAİNCİTMEZ


[sıfat] [mecaz]
  • Karıncaezmez