İçinde Güneş Bulunan Kelimeler



İçinde GÜNEŞ olan 14 kelime bulunuyor. İçerisinde GÜNEŞ geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Güneş kelimesinin anlamı nedir? Güneş ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

GÜNEŞSİZLİK24, GÜNEŞLETMEK21, GÜNEŞLENMEK21

10 Harfli Kelimeler

ÜZÜMGÜNEŞİ27, GÜNEŞLEMEK20, GÜNEŞLENME20, GÜNEŞLETME20

9 Harfli Kelimeler

GÜNEŞTOPU24, GÜNEŞLEME19

8 Harfli Kelimeler

GÜNEŞSİZ21, GÜNEŞSEL18, GÜNEŞLİK17

7 Harfli Kelimeler

GÜNEŞ16

5 Harfli Kelimeler

GÜNEŞ14


GÜNEŞ


[isim]
  • Güneş ışınlarının ve ısısının etkilediği ortam

    Güneş yakmasın diye onun güzel başını/ Gördüm siper olurken iki arkadaşını - Faruk Nafiz Çamlıbel

Ata Sözleri ve Deyimler

  • güneş açmak
  • güneş almak (veya görmek)
  • güneş balçıkla sıvanmaz
  • güneş çarpmak
  • güneş çavmak
  • güneş doğmak
  • güneşe karşı işemek
  • güneş girmeyen eve doktor girer
  • güneş görmek
  • güneşin alnında (veya altında)
  • güneşi üzerine doğdurmamak

Birleşik Kelimeler: güneş banyosu, güneş çarpması, Güneş Dil Teorisi, güneş enerjisi, güneş gözlüğü, güneş günü, güneş hayvancıkları, Güneş ışınımı, güneş kremi, güneş lekesi, güneş paneli, güneş pili, güneş saati, güneş sütü, güneş takvimi, güneştopu, güneş yağı, güneş yanığı, güneş yılı, akşam güneşi, üzümgüneşi

[isim] [gök bilimi]
  • Gezegenlere ve yer yuvarlağına ışık ve ısı veren büyük gök cismi

Birleşik Kelimeler: Güneş lekeleri, Güneş sistemi, Güneş tacı, Güneş tekeri, Güneş tutulması


GÜNEŞLİ


[sıfat]
  • Güneş ışınlarıyla aydınlanmış

    Genç bir meltemle ferahlanan güneşli rıhtım kenarlarını aştık. - Salâh Birsel


GÜNEŞLİK


[isim]
  • Güneş ışınlarına engel olan perde veya buna benzer gereç
[sıfat]
  • Güneş ışınlarını alan (yer)
[sinema]
  • Alıcı merceğini zararlı ışınlardan korumak için mercek önüne takılan ve merceğin önünde gölgeli bir alan sağlayan yardımcı donatım türü

Birleşik Kelimeler: günlük güneşlik


GÜNEŞSEL


[sıfat]
  • Güneş'e ilişkin, Güneş'le ilgili

    Güneşsel boylam.


GÜNEŞLEME


[isim]
  • Güneşlemek veya güneşlenmek işi

GÜNEŞLEMEK


[nesnesiz]
  • Güneşlenmek

GÜNEŞLENME


[isim]
  • Güneşlenmek işi

GÜNEŞLETME


[isim]
  • Güneşletmek işi

GÜNEŞLETMEK


[-i]
  • Bir şeyi güneş ışığının etkisinde bırakmak

    Yatak çarşaflarına varıncaya dek bütün döşeğini balkona çıkardım, güneşlettim akşama kadar. - Nazım Hikmet


GÜNEŞLENMEK


[nesnesiz]
  • Güneş ışınlarından vücudun yararlanmasını sağlamak, güneşlemek

    Güzel bir sonbahar havasında şair, havuz başına uzanır gibi oturmuş, güneşleniyordu. - Ahmet Kabaklı


GÜNEŞSİZ


[sıfat]
  • Güneş ışınlarıyla aydınlanmayan, güneş ışınlarını almayan

    Güneşsiz yer.


GÜNEŞSİZLİK


[isim]
  • Güneşsiz olma durumu

GÜNEŞTOPU


[isim] [bitki bilimi]
  • Acem lalesi

ÜZÜMGÜNEŞİ


[isim] [hayvan bilimi]
  • İnce uzun gövdeli, ön kanatlı ve ince duyargalı küçük kelebek