İçinde Eyt Bulunan Kelimeler



İçinde EYT olan 36 kelime bulunuyor. İçerisinde EYT geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Eyt ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

ŞEYTANMİNARESİ21

13 Harfli Kelimeler

ŞEYTANTIRNAĞI27, ŞEYTANARABASI22

12 Harfli Kelimeler

ŞEYTANİĞNESİ25, ŞEYTANFENERİ23, ZEYTİNGİLLER21

11 Harfli Kelimeler

BEYTÜŞŞEBAP29, ZEYTİNYAĞLI26, ZEYTİNBURNU20, ÇATALZEYTİN19, ZEYTİNCİLİK19, ŞEYTANTERSİ17, ŞEYTANILAİN17

10 Harfli Kelimeler

ZEYTİNYAĞI25, ŞEYTANSAÇI20, ŞEYTANIMSI19, DARÜLEYTAM17, EYTİŞİMSEL17

9 Harfli Kelimeler

ZEYTİNSİZ18, BEYTÜLMAL16, ŞEYTANLIK15, ZEYTİNLİK14

8 Harfli Kelimeler

KUVEYT17, ŞEYTANCA16, ZEYTİNCİ16, ŞEYTANSI15, ZEYTİNSİ14, ŞEYTANET13, ZEYTİNLİ13

7 Harfli Kelimeler

EYTİŞİM13, ZEYTUNİ13, ŞEYTANİ12

6 Harfli Kelimeler

KUVEYT15, ŞEYTAN11, ZEYTİN11

5 Harfli Kelimeler

EYTAM8


EYTAM (Kelime Kökeni: Arapça eytām)


[isim] [eskimiş]
  • Yetimler

Birleşik Kelimeler: darüleytam


ŞEYTAN (Kelime Kökeni: Arapça şeyṭān)


[isim] [din bilgisi]
  • Hz. Âdem'e secde etmediği için cennetten kovulan, insanları Allah'ın emirlerine karşı kışkırtan, kötülüğe yönelten cin, iblis
[mecaz]
  • Kötü düşünceli, kötü niyetli kimse
[sıfat] [mecaz]
  • Çok kurnaz, uyanık (kimse)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şeytana külahı (veya pabucu) ters giydirmek
  • şeytan aldatmak
  • şeytana parmak ısırtmak
  • şeytana uymak
  • şeytan azapta gerek
  • şeytan diyor ki
  • şeytan dürtmek
  • şeytan elini çekmiş
  • şeytan geçmiş gibi
  • şeytan geçti
  • şeytan gibi
  • şeytan görsün yüzünü
  • şeytanın arka bacağı (veya kıç bacağı veya art ayağı)
  • şeytanın bacağını (veya ayağını) kırmak
  • şeytanın gör dediği
  • şeytanın işi yok
  • şeytanın yattığı yeri bilmek
  • şeytan kandırmak
  • şeytan kulağına kurşun
  • şeytan tüyü olmak

Birleşik Kelimeler: şeytanarabası, şeytan bezi, şeytan çekici, şeytan elması, şeytanılain, şeytaniğnesi, şeytan kırmızısı, şeytan kuşu, şeytanmasası, şeytanminaresi, şeytan otu, şeytan örümceği, şeytansaçı, şeytan şalgamı, şeytan taşlama, şeytantersi, şeytantırnağı, şeytan tırnağı, şeytan uçurtması, kör şeytan


ZEYTİN (Kelime Kökeni: Arapça zeytūn)


[isim] [bitki bilimi]
  • Zeytingillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, 10-20 metre yüksekliğinde, dalları dikensiz, yaprakları karşılıklı, küçük ve gümüş renginde, uzun ömürlü bir ağaç (Olea europaea)
[bitki bilimi]
  • Bu ağacın tazeyken yeşil, sonradan kararan, yüksek besin değeri taşıyan yağlı meyvesi
[sıfat]
  • Bu ağaçtan yapılmış, bu ağaçla kaplanmış

    Zeytin baston.

Birleşik Kelimeler: zeytin dalı, zeytin ezmesi, zeytin güvesi, zeytin kurdu, zeytin rengi, zeytin sineği, zeytinyağı, yeşilzeytin, kalamata zeytini, sele zeytini


ŞEYTANİ (Kelime Kökeni: Arapça şeyṭānī)


[sıfat]
  • Şeytanca

    Bir millete yapılabilecek sinsi ve şeytani hücum onun vicdanından mazisini almak, hafızasında mazisini yok etmektir. - Abdülhak Şinasi Hisar


ŞEYTANET (Kelime Kökeni: Arapça şeyṭanet)


[isim] [eskimiş]
  • Şeytanlık, kurnazlık

ZEYTİNLİ


[sıfat]
  • Üzerinde veya içinde zeytin olan

EYTİŞİM


[isim]
  • Diyalektik

ZEYTUNİ (Kelime Kökeni: Arapça zeytūnī)


[isim] [eskimiş]
  • Zeytin rengi
[sıfat]
  • Bu renkte olan

ZEYTİNLİK


[isim]
  • Zeytin yetiştirilen alan

    Şimdi bir ak ev, biraz ötede portakal ve mandalina bahçesi, sonra zeytinlik. - Halikarnas Balıkçısı


ZEYTİNSİ


[sıfat]
  • Zeytini andıran, zeytine benzeyen, zeytin gibi, zeytinimsi

Birleşik Kelimeler: zeytinsi meyve


ŞEYTANLIK


[isim]
  • Şeytan olma durumu
[mecaz]
  • Hile, kurnazlık

    Aklıma bir şeytanlık geldi. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şeytanlık etmek


ŞEYTANSI


[sıfat]
  • Şeytanı andıran, şeytana benzeyen, şeytan gibi, şeytanımsı

BEYTÜLMAL (Kelime Kökeni: Arapça beyt + māl)


[isim] [tarih]
  • Devletin hazinesi

ŞEYTANCA


[sıfat]
  • Şeytana yaraşan
[zarf]
  • Şeytana yaraşır bir biçimde, kurnazca, kurnazlıkla, iblisçe, iblisane, şeytancasına

    Genç kadın, bir aynanın önüne gitti, saçlarını düzeltti ve kendi kendine bakarak şeytanca gülümsedi. - Peyami Safa


ZEYTİNCİ


[isim]
  • Zeytin ağacı yetiştiren kimse