İçinde Evirme Bulunan Kelimeler



İçinde EVİRME olan 8 kelime bulunuyor. İçerisinde EVİRME geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Evirme kelimesinin anlamı nedir? Evirme ile başlayan kelimeler. Evirme ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

ÇEVİRMENLİK21

8 Harfli Kelimeler

ÇEVİRMEN18, ÇEVİRMEK18, DEVİRMEK17

7 Harfli Kelimeler

ÇEVİRME17, DEVİRME16, EVİRMEK14

6 Harfli Kelimeler

EVİRME13


EVİRME


[isim] [fizik]
  • Evirtim
[mantık]
  • Bir önermenin konusunu yüklem, yüklemini de konu durumuna getirerek vargısı doğru olan yeni bir önerme çıkarma, akis: `Hiçbir insan ölümsüz değildir` önermesinden evirme yoluyla `hiçbir ölümsüz insan değildir` önermesi çıkarılabilir

Birleşik Kelimeler: ters evirme


EVİRMEK


[-i]
  • Döndürmek, çevirmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • evirip çevirmek

Birleşik Kelimeler: evire çevire


DEVİRME


[isim]
  • Devirmek işi

DEVİRMEK


[-i]
  • Ayakta veya dik duran bir şeyi düşürmek, yatay duruma getirmek

    Ne ince boyunlu ilaç şişesini ne kırmızı kutuyu devirdiniz. - Nazım Hikmet

[mecaz]
  • Bir yönetim organının veya başkanının yönetim gücünü zorla elinden almak

    Başkanı devirmek.

[mecaz]
  • Hepsini kısa sürede içip bitirmek

    Birinci, ikinci ve üçüncü bardaklarını hep bu birlik konusuyla devirdiler. - Necati Cumalı

[mecaz]
  • Bir yana eğmek

    Şapkasını yana devirdi.

[mecaz]
  • Belli bir yaş dönemini geride bırakmak

    Amcam ellisini devirmiş bir kişidir.

[nesnesiz] [mecaz]
  • Bir kitabı başından sonuna kadar okuyup bitirmek

ÇEVİRME


[isim]
  • Çevirmek işi, tedvir

    Kırmızı balıklar birdenbire canlanırlar ve kavanozun içinde birbiri ardınca keyifli keyifli çark çevirmeye başlarlar. - Halide Edip Adıvar

[sıfat]
  • Çevrilmiş, tercüme edilmiş

    Fransızcadan çevirme bir eser.

[halk ağzında]
  • Dikenlerden, ağaç dallarından yapılmış duvar

    Evlerinin önü yüksek çevirme / Kadir Mevla'm bugünlük de ayırma - Halk türküsü

[askerlik]
  • Uzaktan dolaşıp düşmanın yan gerilerine düşerek onu istemediği bir durumda dövüşmek zorunda bırakma, sarma, muhasara
[müzik]
  • Bir müzik parçasındaki aralığın veya bir cümle parçasının tiz sesini pese, pes sesini tize dönüştürmek işi

Birleşik Kelimeler: çevirme ağı


ÇEVİRMEN


[isim]
  • Konuşmayı bir dilden başka bir dile çeviren kimse, çevirici, dilmaç, tercüman, dragoman

ÇEVİRMEK


[-i]
  • Bir şeyin yönünü değiştirmek

    Nefes nefese koşan anneme, başını çevirmeden cevap verdi. - Yusuf Ziya Ortaç

[nesnesiz]
  • Durdurmak

    Taksi çevirmek.

[-den]
  • Çeviri yapmak

    Romanlar, hikâyeler yazar; yahut Fransızcadan çevirirmiş. - Memduh Şevket Esendal

[-i] [-le]
  • Bir yerin çevresini bir şeyle sarmak, kuşatmak

    Bağı duvarla çevirmek.

[-e] [-i]
  • Bir durumdan başka duruma getirmek, dönüştürmek

    Evlerini otele çevirdiler.

[-e] [-den]
  • Bir durumdan başka duruma geçmek
[nesnesiz]
  • Kâğıt oyunu oynamak
[nesnesiz]
  • İşlemek, yapmak

    Yine ne işler çeviriyorsun bakayım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çevir kazı yanmasın

Birleşik Kelimeler: çevir sesi, çevir sinyali, evire çevire


ÇEVİRMENLİK


[isim]
  • Çevirmenin yaptığı iş, çeviricilik, dilmaçlık, tercümanlık, mütercimlik

    Ortaklarım, çevirmenlik, olmazsa yazarlık görevini de benim üstlenmemi uygun bulmuşlardı. - Adalet Ağaoğlu