İçinde Ep Bulunan Kelimeler



İçinde EP olan 390 kelime bulunuyor. İçerisinde EP geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ep ile başlayan kelimeler. Ep ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

DEPREŞTİREBİLME27

14 Harfli Kelimeler

HAFİFMEŞREPLİK38, DEPOLİTİZASYON28, DEPOLAYABİLMEK26, GAZİANTEPLİLİK25, DEPOLANABİLMEK24, MÜREKKEPLENMEK22

13 Harfli Kelimeler

EPİDEMİOLOJİK31, EPİSTEMOLOJİK30, EDEPSİZCESİNE27, EDEPSİZLEŞMEK27, HAKKIMÜKTESEP26, REPRODÜKSİYON26, DEPREŞEBİLMEK25, DEPOLAYABİLME25, EPİKUROSÇULUK25, KONSEPTÜALİZM25, ADEDİMÜRETTEP24, DEPOLANABİLME23, DEPRENEBİLMEK22, KELEPÇELENMEK21, MÜREKKEPLENME21, MÜREKKEPLEMEK21

12 Harfli Kelimeler

EPİDEMİOLOJİ30, GEPEGENCECİK30, EPİSTEMOLOJİ29, EDEPSİZLEŞME26, DEPREŞEBİLME24, DEPREMSİZLİK23, ANTREPOCULUK22, DEPREŞTİRMEK22, ORGANOLEPTİK22, DEPOLATILMAK21, DEPRENEBİLME21, KELEPÇELEMEK20, KELEPÇELENME20, MÜREKKEPLEME20, STREPTOMİSİN20, KELEPİRCİLİK19, TEPELEMESİNE18

11 Harfli Kelimeler

HAFİFMEŞREP35, HEPATOLOJİK30, DEPOZİTOSUZ27, MEZHEPÇİLİK26, CEPHELEŞMEK26, DEPREMÇİZER24, EPİKÜRCÜLÜK24, DEPREMYAZAR23, CEPHELENMEK23, GAZİANTEP22, KEPÇEKUYRUK22, MÜREKKEPSİZ22, DEPREŞTİRME21, DEPOLATILMA20, SALEPGİLLER20, ÇEPELLENMEK19, KELEPÇELEME19, MADREPORLAR19, SEBEPLENMEK19, TEPKİSİZLİK19
Tümünü Gör

10 Harfli Kelimeler

HEPATOLOJİ29, TEPEGÖZLER27, CEPHELEŞME25, GÜRGENTEPE24, SEBEPSİZCE24, DEPREMZEDE22, DEPOZİTOLU22, FORTEPİANO22, TEPHİRHANE22, CEPHELENME22, EPİKUROSÇU21, KEPÇEBURUN21, KELEPÇESİZ21, REPERTUVAR21, SEPETKULPU21, CEPHANELİK21, DEREPAZARI20, EDEPSİZLİK20, MÜREKKEPÇİ20, ŞİLEPÇİLİK20
Tümünü Gör

9 Harfli Kelimeler

ÇEPEÇEVRE25, KREPDÖŞİN24, SAVAŞTEPE23, CEPHANECİ23, DEPOLAYIŞ22, EDEPSİZCE22, DEPOCULUK21, DEPREMSİZ20, DEPOLANIŞ20, GAZİANTEP20, DEPREŞMEK19, DEPRESYON19, NEPTÜNYUM19, REPOCULUK19, SEPTİSİZM19, ANTREPOCU18, AYDINTEPE18, BİLASEBEP18, EDEPLENİŞ18, KIZILTEPE18
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

MÜZEHHEP26, ÇEPÇEVRE24, GEPEGENÇ23, MÜZEBZEP23, MEZHEPÇİ23, EPİGRAFİ22, MUHADDEP22, FOSEPTİK20, ÇEPELSİZ19, ÇEPERSİZ19, DEPOZİTO19, EPİGENEZ19, EPİKÜRCÜ19, RESEPTÖR19, SEBEPSİZ19, DEPREŞME18, MÜCERREP18, TEPEBAŞI18, CEPÇİLİK18, DEPRENİŞ17
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

TEPEGÖZ24, GEPGENÇ22, FORSEPS20, ZEPHİYE20, MUAZZEP19, MÜEDDEP18, CEPHELİ18, CEPHANE18, BOZTEPE17, DEPOZİT17, EDEPSİZ17, EPİGRAM16, EPEYİCE16, HEPATİT15, PEPELİK15, SALEPÇİ15, SEPETÇİ15, TEPESİZ15, TEPİŞME15, YEPYENİ15
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

MEZHEP18, DEPOCU17, HEPÇİL17, NEZGEP17, EPİFİT16, HEPYEK16, EPEYCE15, EPİLOG15, MAHLEP15, PEPTON15, PEPEME15, PEPSİN15, REPOCU15, SAHLEP15, EPİZOT14, HEPTEN14, MEŞREP14, SEPİCİ14, TEPHİR14, DEPREM13
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

CEPHE16, ÇEPEZ15, CEPÇİ15, EPOPE14, HEP14, HASEP14, ÇEPEL12, ÇEPER12, ÇEPİN12, ÇEP12, KEPEZ12, KEPÇE12, RECEP12, SEPYA12, SEBEP12, ŞİLEP12, ŞEPİT12, TEPİŞ12, CELEP12, DEPAR11
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

PEPE12, ACEP11, DEPO11, EPEY10, EDEP10, REPO9, STEP9, SEPİ9, EPİK8, EPER8, KREP8, TEPİ8, TEPE8

3 Harfli Kelimeler

HEP11, CEP10, EPE7, KEP7, LEP7


EPE (Kelime Kökeni: Fransızca épée)


[isim] [spor]
  • Delici kılıç

KEP (Kelime Kökeni: İngilizce cap)


[isim]
  • Başlık, sipersiz şapka

LEP (Kelime Kökeni: Farsça leb)


[isim]
  • Dudak

Birleşik Kelimeler: lebalep, lebdeğmez, lebiderya


EPİK (Kelime Kökeni: Fransızca épique)


[sıfat] [edebiyat]
  • Destansı

EPER


[isim]
  • Işığa karşı bakıldığında kâğıt tabakasının yapısal görünümü

KREP (Kelime Kökeni: Fransızca crêpe)


[isim]
  • Çok bükümlü iplikle dokunmuş bir tür ince kumaş

    Başına kenarları yeşil oyalı mor bir gaz boyaması krep bağlıyordu. - Osman Cemal Kaygılı

[isim]
  • Yumurta, süt, un ile tavada kızartılarak yapılan, küçük yuvarlak tatlı veya tuzlu yiyecek

TEPİ


[isim] [ruh bilimi]
  • Bir işi yapmak, harekete geçmek için duyulan ve bireyin engelleyemeyeceği kadar güçlü istek, içtepi, itki

Birleşik Kelimeler: içtepi


TEPE


[isim]
  • Bir şeyin en üstteki bölümü

    Pencere önünde dimdik durmuş, kocaman ağaçların tepesine bakıyordunuz. - Sait Faik Abasıyanık

[teklifsiz konuşmada]
  • Birinin yanı başı, baş ucu

    Tepemde durup canımı sıktı.

[anatomi]
  • Başın üst, kafatasının iki kulak arasında kalan bölümü

    Güneş sanki yalnız sizin tepenize ışık ve sıcaklık aksettirmeye çalışıyor. - Refik Halit Karay

[coğrafya]
  • Yüksekliği genellikle birkaç yüz metreyi geçmeyen, çok kez tek başına, yamaçları yatık yer biçimi

    Derenin sağ tarafında yükselen tepenin yamaçları daha hafif eğimli, daha genişti. - Necati Cumalı

[matematik]
  • Çokgende veya çok yüzlüde köşelerden her biri
[matematik]
  • İkizkenar bir üçgende eşit kenarların kesişme noktası
[matematik]
  • Bakışım ekseni bulunan bir eğrinin veya yüzeyin bu eksenle kesişme noktalarından her biri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tepeden bakmak
  • tepesi atmak
  • tepesinde bitmek
  • tepesinde değirmen çevirmek
  • tepesinde havan dövmek
  • tepesinden kaynar sular dökülmek
  • tepesine binmek (veya çıkmak)
  • tepesine dikilmek
  • tepesinin tası atmak
  • tepesi üstü

Birleşik Kelimeler: tepe açısı, tepe aşağı, tepebaşı, Tepebaşı, tepe camı, tepegöz, tepegözler, tepe lambası, tepetakla, tepe tomurcuğu, tepeüstü, tepe üstü, tepeden ayağa, tepeden inme, tepeden tırnağa, ada tepe, dere tepe, tanık tepe, dalga tepesi, hacet tepesi


REPO


[isim] [ekonomi]
  • Bankalar arası işlemlerde bir gecelik faiz uygulaması

STEP (Kelime Kökeni: Fransızca steppe)


[isim] [coğrafya]
  • Bozkır

    Steplerde akşam güzel ve korkunçtur. - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: step iklimi

[isim] [spor]
  • Hatalı yürüme

SEPİ


[isim]
  • Deri, post vb.ni kullanabilecek duruma getirmek için uygulanan işlemlerin tümü

EPEY


[zarf]
  • Az denmeyecek kadar, oldukça, hayli, epeyi, epeyce, epeyice

    Epey yürüdü ve üç sokak daha değiştirdi. - Tarık Buğra


EDEP (Kelime Kökeni: Arapça edeb)


[isim]
  • Toplum töresine uygun davranma

    Olur şey mi bu, haydi edebinle çık git, çekil karşımdan! - Abdülhak Şinasi Hisar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • edebi edepsizden öğren
  • edebini takınmak
  • edep etmek
  • edeptir söylemesi
  • edep yahu

Birleşik Kelimeler: edep yeri, edebikelam


CEP (Kelime Kökeni: Arapça ceyb)


[isim]
  • Genellikle bir şey koymaya yarayan, giysinin belli bir yeri açılarak içine yerleştirilen astardan yapılmış parça

    Bayramın her günü gelirler, ellerini ceplerine sokarak dolaşırlardı. - Ayla Kutlu

[askerlik]
  • Savaş alanının bir yerinde düşmanın geriletilmesiyle ortaya çıkan taktik durum, çökertme
[spor]
  • Otomobil yarışlarında arabalarının yarışa başladıkları nokta

Ata Sözleri ve Deyimler

  • cebinden çıkarmak
  • cebine indirmek (veya atmak)
  • cebini (veya ceplerini) doldurmak
  • cebi para görmek
  • cepten aramak
  • cepten harcamak
  • cepten vermek
  • cepten yemek
  • cep yakmak

Birleşik Kelimeler: cep defteri, cep faresi, cep feneri, cep harçlığı, cep kitabı, cep saati, cep sözlüğü, cep takvimi, cep telefonu, cep televizyonu, iç cep, yalancı cep, cebi delik, kitap cebi, saat cebi, sığınma cebi, canı cebinde


DEPAR (Kelime Kökeni: Fransızca départ)


[isim] [spor]
  • Çıkış

    Depar çizgisi.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • depara geçmek
  • depara kalkmak