İçinde Emm Bulunan Kelimeler



İçinde EMM olan 28 kelime bulunuyor. İçerisinde EMM geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Emm ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

EHEMMİYETSİZLİK27

14 Harfli Kelimeler

MÜKEMMELLEŞMEK23

13 Harfli Kelimeler

MÜKEMMELLEŞME22

12 Harfli Kelimeler

EHEMMİYETSİZ24, MÜKEMMELİYET19

11 Harfli Kelimeler

EHEMMİYETLİ19, MÜKEMMELLİK16

10 Harfli Kelimeler

MÜKEMMELEN15

9 Harfli Kelimeler

EHEMMİYET17, ZEMMETMEK15

8 Harfli Kelimeler

EMMİOĞLU19, TEYEMMÜM15, MÜSEMMEN14, MÜTEMMİM14, ZEMMETME14, MÜKEMMEL13, TEKEMMÜL12

7 Harfli Kelimeler

MÜSEMMA13, TECEMMU13, MÜLEMMA12, MÜEMMEN12, DİLEMMA11, TEEMMÜL11

6 Harfli Kelimeler

TEMMUZ12

5 Harfli Kelimeler

EMM10, EMMEK7

4 Harfli Kelimeler

EMMİ6, EMME6


EMMİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamm)


[isim] [halk ağzında]
  • Amca

    Bir kız bana emmi, dedi, n'eyleyim. - Karacaoğlan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emmim dayım kesem, elimi soksam yesem

Birleşik Kelimeler: emmi kızı, emmi oğlu


EMME


[isim]
  • Emmek işi
[fizik]
  • Soğurma
[teknik]
  • Petrol ile ilgili işlemlerde bir akışkanın çekilişi

Birleşik Kelimeler: emme basma tulumba


EMMEK


[-i]
  • Dudak, dil ve soluk yardımıyla bir şeyi içine çekmek, somurmak

    Çanağımdaki köpüklü sütü emer gibi içeceğim. - Sait Faik Abasıyanık

[fizik]
  • Soğurmak

    Toprak suyu emdi.

[argo]
  • Uzun süre yararlanmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emdiği (helal) süt haram olmak
  • emdiği sütü burnundan getirmek


EMMEÇ


[isim] [fizik]
  • Aspiratör

DİLEMMA (Kelime Kökeni: Yunanca)


[isim] [eskimiş] [mantık]
  • İkilem

TEEMMÜL (Kelime Kökeni: Arapça teʾemmul)


[isim] [eskimiş]
  • Bir işi ayrıntılarıyla düşünme, düşünüp taşınma

TEKEMMÜL (Kelime Kökeni: Arapça tekemmul)


[isim] [eskimiş]
  • Olgunlaşma, yetkinleşme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tekemmül etmek


MÜLEMMA (Kelime Kökeni: Arapça mulemmaʿ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Alaca renkli, renk renk
[isim] [edebiyat]
  • Dizelerinden her biri başka dille yazılmış şiir
[mecaz]
  • Bulaşmış, sıvanmış

MÜEMMEN (Kelime Kökeni: Arapça muʾemmen)


[sıfat] [eskimiş]
  • Emniyete alınmış (kimse)

TEMMUZ (Kelime Kökeni: Arapça temmūz)


[isim]
  • Yılın yedinci ayı, orak ayı

MÜKEMMEL (Kelime Kökeni: Arapça mukemmel)


[sıfat]
  • Kusursuz

    Sesinizin tonalitesi mükemmel. - Nazım Hikmet

[zarf]
  • Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane bir biçimde

    O, köylülerin ağzından girip burnundan çıkmayı mükemmel becerir. - Sadri Ertem


MÜSEMMA (Kelime Kökeni: Arapça musemmā)


[sıfat] [eskimiş]
  • Ad verilmiş, adı olan

Birleşik Kelimeler: ismiyle müsemma


TECEMMU (Kelime Kökeni: Arapça tecemmuʿ)


[isim] [eskimiş]
  • Yığınak

MÜSEMMEN (Kelime Kökeni: Arapça mus̱emmen)


[sıfat] [eskimiş]
  • Sekizli
[isim] [edebiyat]
  • Sekizer dizeli bentlerden oluşan şiir

MÜTEMMİM (Kelime Kökeni: Arapça mutemmim)


[sıfat] [eskimiş]
  • Tamamlayan, bütünleyen, bitiren

    Hâlbuki birçok kadınlar malumatlarını zarafetlerinin bir mütemmimi addederler. - Peyami Safa

[matematik]
  • Bütünler
[isim] [dil bilgisi]
  • Tümleç

Birleşik Kelimeler: mütemmim cüz