İçinde Devre Bulunan Kelimeler



İçinde DEVRE olan 12 kelime bulunuyor. İçerisinde DEVRE geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Devre kelimesinin anlamı nedir? Devre ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

DEVREDİLEBİLMEK28

14 Harfli Kelimeler

DEVREDİLMEZLİK28, DEVREDİLEBİLME27

11 Harfli Kelimeler

DEVREDİLMEK22

10 Harfli Kelimeler

DEVREDİLİŞ23, DEVREDİLME21

9 Harfli Kelimeler

DEVRETMEK18, DEVREKANİ17

8 Harfli Kelimeler

DEVRETME17

6 Harfli Kelimeler

DEVREN14, DEVREK14

5 Harfli Kelimeler

DEVRE13


DEVRE (Kelime Kökeni: Arapça devre)


[isim]
  • Belirlenmiş zaman dilimi

    Bu kadar uzun bir bekleyiş devresi, tatsız ara veriş yeter. - Aka Gündüz

[fizik]
  • Çevrim

Ata Sözleri ve Deyimler

  • devreye alınmak
  • devreye girmek
  • devreye sokmak

Birleşik Kelimeler: devre arası, devre dışı, devre kesici, devre mülk, devre potansiyeli, devre voltajı, açık devre, ardışık devre, ilk devre, kapalı devre, kısa devre, hazırlık devresi

[zarf] [halk ağzında]
  • Ters, yanlış bir biçimde

    Sarıldı boynuma ağlama deyi / Hotozumu devre bağlama deyi - Karacaoğlan


DEVREN (Kelime Kökeni: Arapça devren)


[zarf]
  • Devir (II) yoluyla, devrederek

    Devren satılık bakkal dükkânı.


DEVREK


[isim]
  • Zonguldak iline bağlı ilçelerden biri

DEVREKÂNİ


[isim]
  • Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri

DEVRETME


[isim]
  • Devretmek işi

DEVRETMEK (Kelime Kökeni: Arapça devr + Türkçe etmek)


[nesnesiz]
  • Dönmek, dolaşmak
[hukuk]
  • Bir malın mülkiyetini, bir mal üzerindeki hakkı başkasına geçirmek

    Bana gelip hisseni satın almak istiyorum, bana devret deseydin belki razı olurdum. - Orhan Kemal

[-i]
  • Aktarmak

    Kıran kırana bir güreş bitmiş, Büyük Millet Meclisi, Başkumandanlık yetkilerini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmiştir. - Tarık Buğra

[-i] [eskimiş]
  • Baştan sona değin okumak, bitirmek

    Tarih kitabını üç kez devrettim.


DEVREDİLME


[isim]
  • Devredilmek işi, devrolma

DEVREDİLMEK (Kelime Kökeni: Arapça devr + Türkçe edilmek)


[nesnesiz]
  • Devretme işi yapılmak, devrolmak

DEVREDİLİŞ


[isim]
  • Devredilme işi

DEVREDİLEBİLME


[isim]
  • Devredilebilmek işi

DEVREDİLEBİLMEK


[nesnesiz]
  • Devredilme ihtimali veya imkânı bulunmak

DEVREDİLMEZLİK


[isim] [hukuk]
  • İnsan haklarının niteliklerinden birini belirtmek için kullanılan terim