İçinde Aha Bulunan 7 Harfli Kelimeler



İçerisinde AHA olan 7 harfli 27 kelime bulunuyor. İçinde AHA olan 7 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Aha ile başlayan 7 harfli kelimeler. aha ile biten 7 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ISFAHAN19, FESAHAT18, SAFAHAT18, SAHAVET18, SEFAHAT18, VAHAMET18, BAHARCI17, LAHAVLE17, MEZBAHA17, BAHADIR16, KAHKAHA15, BAHARLI14, RAHATÇA14, SAHABET14, SEYAHAT14, CERAHAT14, ARDAHAN13, BAHARAT13, ISLAHAT13, KABAHAT13, SEMAHAT13, MAHARET12, MAHALLİ12, MAHALLE12, SARAHAT12, TAHARET11, TAHARRİ11


TAHARET (Kelime Kökeni: Arapça ṭahāret)


[isim]
  • Temizlik, temiz olma
[din bilgisi]
  • İslam dini inanışlarına uygun olarak yapılan temizlik

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taharet almak

Birleşik Kelimeler: taharet bezi, taharet borusu


TAHARRİ (Kelime Kökeni: Arapça taḥarrī)


[isim] [eskimiş]
  • Arama, araştırma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taharri etmek

Birleşik Kelimeler: taharri memuru


MAHARET (Kelime Kökeni: Arapça mahāret)


[isim]
  • Beceri

    Daha önce kazanılmış bir maharet, yeni bir maharet kazanmayı güçleştirir. - Cemil Meriç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • maharet kazanmak


MAHALLÎ (Kelime Kökeni: Arapça maḥallī)


[sıfat]
  • Yöresel

    Bu arada bizim diyalekt dediğimiz mahallî sözleri umumi lügate aktarmak da kabildir. - Burhan Felek

Birleşik Kelimeler: mahallî idare, mahallî seçim


MAHALLE (Kelime Kökeni: Arapça maḥalle)


[isim]
  • Bir şehrin bir kasabanın, büyükçe bir köyün bölündüğü parçalardan her biri

    Bir dakika sonra çığlık bütün mahalleyi ayaklandırdı. - Etem İzzet Benice

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mahalleyi ayağa kaldırmak

Birleşik Kelimeler: mahalle arası, mahalle arkadaşı, mahalle bekçisi, mahalle çapkını, mahalle imamı, mahalle kahvesi, mahalle karısı, mahalle mektebi, mahalle muhtarı, mahallenin delisi, aşağı mahalle, kenar mahalle, yedi mahalle, yukarı mahalle, teneke mahallesi


SARAHAT (Kelime Kökeni: Arapça ṣarāḥat)


[isim]
  • Belginlik

    Hazırladığınız raporlarınızda bu konuda hiçbir sarahat yok. - Osman Aysu


ARDAHAN


[isim]
  • Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

BAHARAT (Kelime Kökeni: Arapça bahārāt)


[isim]
  • Yiyecek ve içeceklere hoş koku ve tat vermek için kullanılan tarçın, karanfil, zencefil, karabiber vb. maddeler, bahar (II)

    Alttan alta, keskin bir baharat kokusu hissediliyor. - Attila İlhan


ISLAHAT (Kelime Kökeni: Arapça iṣlāḥāt)


[isim] [eskimiş]
  • Düzeltme

    Kadıncağıza paşadan kalan aylık her yeni devlet ıslahatında kırılıp küçülüyordu. - Reşat Nuri Güntekin


KABAHAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳabāḥat)


[isim]
  • Uygunsuz hareket, çirkin, yakışıksız davranış, suç, kusur, töhmet

    Bir kabahat gizlenirse büyür, söylenirse küçülür. - Peyami Safa

[hukuk]
  • Hafif hapis, para cezası veya meslek ve sanattan alıkonulma ile cezalandırılan suç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kabahati (birinde) bulmak (veya aramak)
  • kabahati (birine veya bir şeye) yüklemek
  • kabahat işlemek (veya etmek)
  • kabahat samur kürk olsa kimse sırtına almaz


SEMAHAT (Kelime Kökeni: Arapça semāḥat)


[isim] [eskimiş]
  • Cömertlik

BAHARLI


[sıfat]
  • Baharatlı

RAHATÇA


[zarf]
  • (raha'tça) Rahat bir biçimde

    Buradan hem aşağı obayı hem yukarı obayı rahatça seyredebiliyordu. - Nezihe Araz

[sıfat]
  • Rahat

SAHABET (Kelime Kökeni: Arapça ṣaḥābet)


[isim] [eskimiş]
  • Koruma, kayırma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sahabet etmek


SEYAHAT (Kelime Kökeni: Arapça siyāḥat)


[isim]
  • Yolculuk

    Her zamanki seyahat hatıralarını anlatmaya başladı. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • seyahat etmek

Birleşik Kelimeler: seyahat acentesi, seyahatname, iş seyahati