İBLAĞ harflerinden oluşan 14 kelime bulunuyor. İBLAĞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "İblağ kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
5 Harfli Kelimeler
BALİĞ14, İBLAĞ14
4 Harfli Kelimeler
ABLİ6
3 Harfli Kelimeler
BAĞ12, ABİ5, BAL5, ALİ3, İLA3
2 Harfli Kelimeler
AĞ9, İĞ9, AB4, AL2, İL2, LA2
AL
[isim]
-
Kanın rengi, kızıl, kırmızı
[sıfat]
-
Bu renkte olan
Al bayrak. Al çuha.
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler
- al elmaya taş atan çok olur
- al giymedim ki alınayım
- al gömlek gizlenemez
- alı alına, moru moruna
- alı al, moru mor
- al kanlara boyanmak
- al kiraz üstüne kar yağmış
Birleşik Kelimeler: albasma, albastı, al bayrak, alkarısı, al sancak, alyuvar
[isim] [eskimiş]
-
Aldatma, düzen, tuzak, hile
Ata Sözleri ve Deyimler
- al ile aslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz
[kimya]
-
Alüminyum elementinin simgesi
İL
[isim]
[tarih]
Birleşik Kelimeler: ilbay
LA
(Kelime Kökeni: İtalyanca la)
[isim] [müzik]
-
Gam dizisinde `sol` ile `si` arasındaki ses
[kimya]
-
Lantan elementinin simgesi
ALİ
(Kelime Kökeni: Arapça ʿālī)
[sıfat]
Birleşik Kelimeler: Babıali, zatıalileri, zatıaliniz
[isim]
-
`Kurnazca ve haince düzen` anlamında Ali Cengiz oyunu, `çok zorba` anlamında Ali kıran baş kesen, `bir kimse birinden aldığını ötekine, ötekinden aldığını bir başkasına vererek işini yürütmek` anlamında Ali'nin külahını Veli'ye, Veli'nin külahını Ali'ye giydirmek deyimlerinde geçen bir söz
İLA
(Kelime Kökeni: Arapça ilā)
[edat] [eskimiş]
AB
(Kelime Kökeni: Farsça āb)
[isim] [eskimiş]
Birleşik Kelimeler: abıhayat, abıkevser, abuhava
ABİ
[isim]
BAL
[isim]
-
Bal arılarının bitki ve çiçeklerden topladıkları bal özünden yapıp kovanlarındaki petek gözlerine doldurdukları, rengi beyazdan esmere kadar değişen tatlı, koyu, sıvı madde
Ata Sözleri ve Deyimler
- bal alacak çiçeği bilmek (veya bulmak)
- bal bal demekle ağız tatlanmaz
- bal dök de yala
- bal gibi
- balı dibinden, yağı yüzünden
- balın âlâsı oğlun tazesinden
- balı olan bal yemez mi?
- balı parmağı uzun yemez, kısmetlisi yer
- bal ile kaymak yenir ama her keseye göre değil
- bal olan yerde sinek de olur
- bal sağmak
- bal tutan parmağını yalar
Birleşik Kelimeler: bal arısı, balçiçeği, bal dudak, balgümeci, balhane, bal kabağı, bal kelebeği, balköpüğü, bal mumu, bal özü, bal peteği, bal rengi, acı bal, deli bal, süzme bal, ağaç balı, çam balı, gümeç balı, gün balı, kedi balı, kehribar balı, meyan balı, oğul balı, pamuk balı
ABLİ
(Kelime Kökeni: Rumca)
[isim] [denizcilik]
-
Yatay serenlerin ucuna bağlı bulunan ve bunları sağa, sola veya ortaya çevirmek için yararlanılan halat veya palanga
Ata Sözleri ve Deyimler
- abliyi kaçırmak (veya bırakmak veya koyuvermek)
AĞ
[isim]
-
İplik, sicim, tel vb. ince şeylerden kafes biçiminde yapılmış örgü
Balık ağı. Tenis ağı.
[mecaz]
[spor]
-
Oyun alanını ortadan ikiye bölen iple yapılmış örgü, file
[spor]
-
Çaprazlama örgü ile yapılan ve kale direkleri arkasına gerilen örgü, file
Ata Sözleri ve Deyimler
- ağ atmak (veya bırakmak)
- ağ çekmek
- ağına düşürmek
Birleşik Kelimeler: ağbenek, ağbeneklilik, ağ iğnesi, ağ ipliği, ağ kayığı, ağ kepçe, ağ kurdu, ağ kurşunu, ağ mantarlar, ağ tabaka, ağ tonoz, ağ torba, ağ yatak, dış ağ, genel ağ, iç ağ, serpme ağ, yerel ağ, alamana ağı, bilgisayar ağı, bilişim ağı, borda ağı, boru ağı, çektirme ağı, çevirme ağı, dalyan ağı, dip ağı, ıstakoz ağı, iletişim ağı, karides ağı, marya ağı, sürtme ağı, voli ağı
[isim]
-
Pantolon veya külotun apış arasına gelen yeri, apışlık
İĞ
[isim]
-
Pamuk, yün vb.nden iplik eğirmekte kullanılan, ortası şişkin, iki ucu sivri ve çengelli olan, ağaçtan yapılmış araç, eğirmen, kirmen
[biyoloji]
[halk ağzında]
[halk ağzında]
-
Değirmen taşının ortasında bulunan ve yukarıdaki üst taşa geçen demir eksen
Birleşik Kelimeler: iğ ağacı, iğ iplik, iğ yağı
BAĞ
[isim]
[mecaz]
[anatomi]
-
Kemikleri birbirine bağlamaya, iç organları yerinde tutmaya yarayan lif demeti
Eklem bağı, asıcı bağ.
[denizcilik]
-
Bir halat üzerine atılan sağlam, düzgün ve istendiğinde kolayca çözülebilen her türlü düğüm
[müzik]
-
Nota yazarken yan yana gelen aynı veya farklı değerdeki notaların birbirine bağlanarak çalınacağını belirtmek için yapılan yay biçimindeki işaret
Birleşik Kelimeler: bağ doku, bağ-fiil, organik bağ, ağız bağı, ayak bağı, bel bağı, boyun bağı, diz bağı, domuzbağı, düzen bağı, etek bağı, göbek bağı, gönül bağı, göz bağı, kan bağı, kasık bağı, kol bağı, sancak bağı
[isim]
-
Üzüm kütüklerinin dikili bulunduğu toprak parçası
Ata Sözleri ve Deyimler
- bağa bak, üzüm olsun, yemeye yüzün olsun
- bağ babadan, zeytin dededen kalmalı
- bağ bayırda, tarla çayırda
- bağ bozmak
- bağ budamak
- bağı ağlayanın yüzü güler
Birleşik Kelimeler: bağ bahçe, bağ bıçağı, bağboğan, bağ bozumu, bağ çubuğu, bağkesen
BALİĞ
(Kelime Kökeni: Arapça bāliġ)
[sıfat] [eskimiş]
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: akil baliğ
İBLAĞ
(Kelime Kökeni: Arapça iblāġ)
[isim] [eskimiş]
Ata Sözleri ve Deyimler