HIRSLANIŞ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



HIRSLANIŞ harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli HIRSLANIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HIŞIR14, ŞAHIS14, HAŞIL13, HINIS12, HIRLI11, HASIL11, HASIR11, ISLAH11, AŞIRI10, AŞILI10, HARIN10, HARLI10, NAHIR10, SANIŞ10, SARIŞ10, ARŞIN9, ŞANLI9, ASILI8, SIRLI8, SINIR8, NASIL7, NASIR7, SANRI7, SANLI7


NASIL (Kelime Kökeni: Türkçe ne + Arapça aṣl)


[zarf]
  • Bir işin ne biçimde, hangi yolla olduğunu belirtmek için kullanılan bir söz

    Nasıl sevebilirse üç gönül bir tek gülü / Sen de güzelliğine kul edersin üç gönlü - Faruk Nafiz Çamlıbel

[sıfat]
  • Ne gibi, ne türlü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nasıl ki
  • nasıl olmuşsa
  • nasıl olsa
  • nasılsınız


NASIR (Kelime Kökeni: Arapça nāsūr)


[isim]
  • En çok el ve ayağın sürekli sürtünmelere uğrayan noktalarında üst derinin kalınlaşması ve sertleşmesiyle oluşmuş deri

    Ellerinde nasır, yüzlerinde nur / Yarına ümitle yürüyenlere / Bir selam uçuralım - Orhan Veli Kanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nasır bağlamak (veya tutmak)
  • nasırına basmak

Birleşik Kelimeler: nasır yakısı


SANRI


[isim] [ruh bilimi]
  • Uyanık bir kişinin, kendi dışında var sandığı ancak gerçekte olmayan olguları algılaması, yaşaması, varsanı, birsam, halüsinasyon

    Olmaz, gerçek olamaz bu yaşadığımız, ya sanrı ya sanrıya çok yakın bir şey. - Attila İlhan


SANLI


[sıfat]
  • Sanı olan, ünlü

Birleşik Kelimeler: adlı sanlı, ana sanlı, baba sanlı


ASILI


[sıfat]
  • Asılmış olan, asma, asık, muallak

    Bugün son kuraklığın on ikinci yılıdır / Hakanın baş ucunda bir kılıç asılıdır - Faruk Nafiz Çamlıbel

[zarf]
  • Asılmış bir biçimde

    Dostlarından birine kızdı mı onun salonda asılı duran resmini alır, ayakyolunun duvarına asar. - Salâh Birsel


SIRLI


[sıfat]
  • Sır sürülmüş, sırı olan

    Toprak olanları dahi pek zevkle yapılmış olup ekserisi cam gibi sırlıdır. - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]
  • Sırrı olan

SINIR (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • İki komşu devletin topraklarını birbirinden ayıran çizgi, hudut
[matematik]
  • Değişken bir büyüklüğün istenildiği kadar yaklaşabildiği durağan büyüklük, limit
[mecaz]
  • Uç, son

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sınır çekmek (veya çizmek)
  • sınırlarını (veya sınırını) zorlamak

Birleşik Kelimeler: sınır açı, sınıraşan, sınır boyu, sınır dışı, sınır kapısı, sınır karakolu, sınır taşı, açlık sınırı, akma sınırı, takat sınırı, yaş sınırı, yoksulluk sınırı


ARŞIN


[isim] [eskimiş]
  • Yaklaşık 68 santimetreye eşit olan uzunluk ölçüsü

    Bu duvarlar yerden bir arşın kadar yüksek, üstünde güzel bir parmaklığı olan duvarlardı. - Memduh Şevket Esendal


ŞANLI


[sıfat]
  • Tanınmış, ünlü

    O gün bu şanlı fırka kumandanını görebilmek hepimiz için bir emeldi. - İbrahim Alâeddin Gövsa

Birleşik Kelimeler: şanlı şöhretli, anlı şanlı, namlı şanlı


AŞIRI


[sıfat]
  • Alışılan veya dayanılabilen dereceden çok daha fazla, taşkın

    Ticaret az gelişmiş toplumlarda aşırı bir gelişme gösterir. - Oktay Rifat

[zarf]
  • Ötede, ötesinde

    İki ev aşırı.

[zarf]
  • Gereğinden fazla olarak, çokça

    Kadın aşırı boyanmıştı, adamın yüzü solgundu. - Yusuf Atılgan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşırı gitmek

Birleşik Kelimeler: aşırı akım, aşırı bellem, aşırı besi, aşırı doyma, aşırı duyarlık, aşırı duyu, aşırı erime, aşırı etkin, aşırı gerilim, aşırı şiddetli fırtına, aşırı taşırı, aşırı uç, aşırı yük, denizaşırı, günaşırı, yılaşırı


AŞILI


[sıfat]
  • Herhangi bir hastalığa karşı aşılanmış olan (kimse)

HARIN (Kelime Kökeni: Arapça ḥarūn)


[sıfat] [halk ağzında]
  • Bir şeyden huylanıp yürümeyen, geri geri giden (hayvan)
[mecaz]
  • Hain, huysuz
[mecaz]
  • Obur

HARLI


[zarf]
  • Kuvvetli bir biçimde

    Yüreğimizdeki uygarlaşma ateşi öylesine harlı yanıyordu ki hatalarımızı görmüyorduk. - Ayşe Kulin


NAHIR


[isim] [halk ağzında]
  • Sığır sürüsü

SANIŞ


[isim]
  • Sanma işi, zannediş