HÜMANİSTLEŞMEK ile Oluşan Kelimeler (HÜMANİSTLEŞMEK Kelime Türetme)



HÜMANİSTLEŞMEK harflerinden oluşan 1159 kelime bulunuyor. HÜMANİSTLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hümanistleşmek kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

HÜMANİSTLEŞMEK26

13 Harfli Kelimeler

HÜMANİSTLEŞME25

11 Harfli Kelimeler

SATHİLEŞMEK20

10 Harfli Kelimeler

SAHİLEŞMEK19, SATHİLEŞME19, AHİTLEŞMEK18, HAİNLEŞMEK18, KÜTİNLEŞME16, SAKİNLEŞME15, MÜSTAKİLEN14, ÜMİTLENMEK14, TEMLİKNAME12

9 Harfli Kelimeler

MÜSTAHKEM18, MEMİŞHANE18, SAHİLEŞME18, AHİTLEŞME17, HİNLEŞMEK17, HAİNLEŞME17, MÜSTEHLİK17, METHÜSENA17, KLİŞEHANE16, KÜMELEŞİM16, HİSLENMEK15, HAMLETMEK15, KÜMELENİŞ15, KESİMHANE15, MAHKEMELİ15, ASİLEŞMEK14, AHESTELİK14, AKSİLEŞME14, KİSTLEŞME14, MİTLEŞMEK14
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

HÜMANİST16, HÜKMETME16, HİNLEŞME16, HAŞMETLİ16, HİSLENME14, HAMLETME14, KÜTLEŞME14, TÜMLEŞİK14, ASİLEŞME13, HELENİST13, HALETMEK13, HASETLİK13, İSTEŞMEK13, MÜSTAKİM13, MÜSTAMEL13, MİTLEŞME13, NÜMİSMAT13, SAHTELİK13, TÜMSELME13, TELMİHEN13
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

MÜŞTEHİ17, MÜŞAHİT17, MEŞİHAT15, ŞEHNAME15, MÜNTEHA14, SÜTHANE14, TENASÜH14, KÜLHANİ13, MÜNŞEAT13, MÜŞTEKİ13, MAHKEME13, MEMLEHA13, TEHALÜK13, ÜŞENMEK13, ÜLEŞMEK13, AHMETLİ12, EMİŞMEK12, HAMİLEN12, HALETME12, HAKEMLİ12
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

MÜTHİŞ16, HEMŞİN14, HAŞMET14, MEŞHET14, MÜLHEM14, MÜHMEL14, MÜSHİL14, MAHKÜM14, ŞAHSEN14, TEŞHİS14, HÜKMEN13, KÜSTAH13, MÜLHİT13, MÜLHAK13, MÜHLİK13, MÜHLET13, MÜNHAL13, MÜNHAT13, HİMMET12, HAMSİN12
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

EŞHAS13, HAMİŞ13, MÜHİM13, ŞAHSİ13, HÜKMİ12, HÜNSA12, HAŞİN12, İŞTAH12, NÜSHA12, ŞAHNE12, ŞAHİT12, ŞAHİN12, ŞEHLA12, ŞEHİT12, ESHAM11, HAMSE11, HAMSİ11, KÜLAH11, MESİH11, MÜNŞİ11
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

HİŞT11, HÜMA11, KÜNH10, MESH10, ÜŞME10, EHEM9, HAMT9, HAMİ9, İMHA9, İHAM9, SAHİ9, SAHN9, ŞEMS9, ÜLEŞ9, ATEH8, AHİT8, EŞME8, EHLİ8, EHİL8, EMİŞ8
Tümünü Gör

3 Harfli Kelimeler

HİŞ10, ŞAH10, TÜH9, HİS8, HEM8, HAM8, HAS8, SİH8, SAH8, AHİ7, HİN7, HİT7, HAK7, HAL7, HAT7, HAN7, KAH7, LEH7, MAŞ7, ŞEM7
Tümünü Gör

2 Harfli Kelimeler

AH6, EH6, HA6, HE6, AŞ5, EŞ5, İŞ5, ŞE5, ÜS5, NÜ4, ÜN4, AS3, AM3, EM3, ES3, İM3, İS3, ME3, Mİ3, MA3
Tümünü Gör


AS


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kakım
[isim]
  • İskambil, domino vb. oyunlarda bir işaretini taşıyan kâğıt veya taş, birli, bey
[sıfat]
  • Bir işte başta gelen (kimse veya şey)

    As oyuncu.

Birleşik Kelimeler: assolist, astasım, asteğmen, asyön

[kimya]
  • Arsenik elementinin simgesi

AM


[isim] [kaba konuşmada]
  • Dişilik organı
[kimya]
  • Amerikyum elementinin simgesi

EM


[isim] [halk ağzında]
  • İlaç, merhem

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eme seme yaramamak
  • eme yaramak


ES


[isim] [müzik]
  • Notada duraklama zamanı ve bunu gösteren işaretin adı

    Dörtlük es. Sekizlik es.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • es geçmek

[kimya]
  • Aynştaynyum elementinin simgesi

İM


[isim]
  • İşaret

Birleşik Kelimeler: im bilimi, çizgi im, kesme imi


İS


[isim]
  • Dumanın değdiği yerde bıraktığı kara leke

    Uzandı, is çıkarmaya başlayan fitili kesti. - Memduh Şevket Esendal

[halk ağzında]
  • Sürme (II)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ise tutmak
  • isin yanına varan is, misin yanına varan mis kokar


ME


[isim]
  • Koyun, kuzu vb. hayvanların çıkardığı ses

    Kara koyun kuzular kuzulamaz / Me deme - Fazıl Hüsnü Dağlarca


Mİ (Kelime Kökeni: İtalyanca mi)


[isim] [müzik]
  • Gam dizisinde re ile fa arasındaki ses ve bu sesi gösteren nota işareti

NÜ (Kelime Kökeni: Fransızca nu)


[sıfat]
  • Çıplak
[isim]
  • Çıplak resim

ÜN


[isim]
  • Ses

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ün almak (veya kazanmak veya salmak veya yapmak)
  • üne kavuşmak



[isim]
  • Yemek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşını, eşini, işini bil
  • aşı pişiren yağ olur, gelinin yüzü ağ olur
  • aş taşınca kepçeye paha olmaz
  • aş tuz ile, tuz oran ile

Birleşik Kelimeler: aş damı, aşerme, aşevi, aşhane, aş ocağı, alaca aş, katıklı aş, arabaşı



[isim]
  • Birbirinin aynı olan veya birbirine çok benzeyen iki şeyden her biri, benzeri

    Çorabın öbür eşini yerden almak için sol ayağını uzatıyordun. - Ömer Seyfettin

[halk ağzında]
  • Kuma, ortak
[halk ağzında]
  • Arkadaş
[halk ağzında]
  • Döl eşi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eşi benzeri (veya manendi veya menendi) olmamak (veya bulunmamak veya yok)
  • eş tutmak

Birleşik Kelimeler: eş adlı, eş anlam, eş anlı, eş bacaklılar, eş basınç, eş başkan, eş biçim, eş cinsel, eş değer, eş deprem, eş dost, eş eksenli, eş güdüm, eş kanatlı, eşkenar, eş koşma, eş merkezli, eş ölçüm, eş sesli, eş sıcak, eş yapı, eş yapım, eş yükselti, eş zaman, döl eşi


İŞ


[isim]
  • Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma

    İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]
  • Sorun, konu, mesele, maslahat

    Etrafın gülüşmeleri arasında iş anlaşıldı. - Hüseyin Cahit Yalçın

[mecaz]
  • Gizli neden veya maksat

    Çoktandır köylünün şurada burada yayıp gezeceği ehemmiyetli bir iş, bir keramet gösterememişti. - Refik Halit Karay

[fizik]
  • Bir kuvvetin uygulanma noktasını hareket ettirirken harcadığı güç

    Erg, jul, kilogrammetre, vatsaat, kilovatsaat iş ve enerji birimleridir.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iş (birinde) bitmek
  • iş (birinden) bitmek
  • iş (birine) kalmak
  • iş açmak
  • iş almak
  • iş amana binince kavga uzamaz
  • iş anlatılıncaya kadar baş elden gider
  • iş ayağa düşmek
  • iş başa düşmek
  • iş bırakmak
  • iş bilenin, kılıç kuşananın
  • iş bilmek
  • iş bitirmek
  • iş çatallanmak
  • iş çevirmek
  • iş çığırından çıkmak
  • iş çıkarmak
  • iş dayıya düştü
  • iş değil
  • iş düşmek
  • işe almak
  • işe bak!
  • iş edinmek
  • işe girmek
  • işe karışmak
  • işe koşmak
  • iş etmek
  • işe yaramak
  • iş görmek
  • iş göstermek
  • işi ...-e dökmek
  • işi ...-e vurmak
  • işi (bir şeye) vurmak
  • işi ahbaplığa dökmek
  • işi aksi gitmek
  • işi Allah'a kalmak
  • işi anlamak
  • işi azıtmak
  • işi başından aşmak (veya aşkın olmak)
  • işi bitmek
  • işi bozmak
  • işi bozulmak
  • işi ciddiye almak
  • işi çıkmak
  • işi düşmek
  • işi ileri götürmek
  • işi iş, kaşığı gümüş
  • işi iş olmak
  • işi kotarmak
  • iş inada binmek
  • işin alayında olmak
  • işin başı
  • işinden olmak
  • işin doğrusu
  • işi ne?
  • işine bak!
  • işine gelmek
  • işine göre
  • işine hor bakan boynuna torba takar
  • işine koyulmak
  • işin fenası
  • işin garibi
  • işini bilmek
  • işini bitirmek
  • işin içinde iş var
  • işin içinden çıkamamak
  • işin içinden çıkmak (veya sıyrılmak)
  • işini görmek
  • işini kış tut da yaz çıkarsa bahtına
  • işinin adamı
  • işini uydurmak
  • işini yoluna koymak
  • işin kolayına kaçmak
  • işin kötüsü
  • işin kurdu
  • işin kurdu olmak
  • işin mi yok
  • işin ortasını bulmak
  • işin rengi değişmek
  • iş insanın aynasıdır
  • işin tuhafı
  • işin ucu birine dokunmak
  • işin üstesinden gelmek
  • işin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol
  • işi olmak
  • işi pişirmek
  • işi rast gitmek
  • işi resmiyete dökmek
  • işi sağlama almak
  • işi savsaklamak
  • işi şakaya dökmek
  • iş işlemek
  • iş işten geçmek
  • işi tatlıya bağlamak
  • işi temizlemek
  • işi uzatmak
  • işi üç nalla bir ata kaldı
  • işi yokuşa sürmek (veya koşmak)
  • işi yoluna koymak
  • işi yolunda (veya tıkırında) gitmek (veya olmak)
  • iş karıştırmak
  • iş ki
  • işler açılmak
  • işler arapsaçına dönmek
  • işler becermek
  • iş mi?
  • iş ola
  • iş olacağına varır
  • iş olsun diye
  • iş sarpa sarmak
  • iş şirazesinden çıkmak
  • işten (bile) değil
  • işten el çektirmek
  • işten güçten vakit bulamamak
  • iş tutmak
  • iş vermek
  • iş yapmak
  • iş yok

Birleşik Kelimeler: iş adamı, iş akdi, iş alanı, işbaşı, iş bırakımı, iş bıraktırımı, iş bilimi, iş birliği, iş bölümü, iş donu, iş eri, iş gezisi, işgüder, iş gücü, iş güç, iş güçlüğü, iş günü, iş hacmi, iş hanı, iş hayatı, iş kadını, iş kazası, iş kolu, iş merkezi, iş önlüğü, iş saati, iş seyahati, iş sözleşmesi, işveren, iş yeri, işe uygun, işi duman, işi tıkırında, ağır iş, beyaz iş, bulaşık iş, çürük iş, götürü iş, ince iş, kârlı iş, Acem işi, Antep işi, ayak işi, çocuk işi, el işi, erkek işi, ev işi, hamur işi, hesap işi, kalem işi, kavaf işi, mancınık işi, Maraş işi, orak işi, orta işi, sıra işi, şıpın işi, tarak işi, usta işi, dış işleri, diyanet işleri, iç işleri, özlük işleri, su altı işleri, yazı işleri, zat işleri


ŞE



ÜS (Kelime Kökeni: Arapça uss)


[isim] [matematik]
  • Bir kuvvete yükseltilmiş bir sayının üzerine yazılan ve kaçıncı kuvvete yükseltildiğini gösteren sayı: 53 anlatımında 3 rakamı üstür, 5 ise tabandır
[isim] [eskimiş]
  • Kök, asıl, temel, esas
[askerlik]
  • Bir askerî harekâtta birliklerin gereksinim duyduğu her türlü gerecin toplandığı, dağıtıldığı bölge

    Mühimmat depolarının ve üslerin arasında, herkesin istifadesine ve zevkine açıktır. - Falih Rıfkı Atay

Birleşik Kelimeler: merkez üs, deniz üssü, hava üssü, uzay üssü