HONDURAS Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



HONDURAS harflerini içeren 4 harfli 22 kelime bulunuyor. 4 harfli HONDURAS kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DOHA11, HONA9, HORA9, HARS9, SAHN9, DORU8, NARH8, ORDU8, ODUN8, SODA8, DARU7, DANS7, RODA7, SORU7, ONUR6, ORSA6, ORUN6, SURA6, SUNA6, ORAN5, ONAR5, URAN5


ORAN


[isim]
  • Büyüklük, nicelik, derece bakımından iki şey arasında veya parça ile bütün arasında bulunan bağıntı, nispet, rasyo

    Yerli oyunların çeviri oyunlara oranı değişti ve yükseldi. - Metin And

[matematik]
  • İki büyüklük, iki nicelik arasındaki bağıntı

    Üçün sekize oranı.

Birleşik Kelimeler: oran dışı, benzeşim oranı, doğum oranı, faiz oranı, ölüm oranı, vergi oranı


ONAR


[sıfat]
  • On sayısının üleştirme sayı sıfatı

    Oraya çıkınca hamallara onar kuruştan hesap göreceksin. - Memduh Şevket Esendal


URAN


[isim]
  • Sanayi

ONUR (Kelime Kökeni: Fransızca honneur)


[isim]
  • İnsanın kendine karşı duyduğu saygı, şeref, öz saygı, haysiyet, izzetinefis

Ata Sözleri ve Deyimler

  • onur duymak
  • onuruna ... vermek
  • onuruna dokunmak
  • onuruna yedirememek
  • onurunu okşamak

Birleşik Kelimeler: onur belgesi, onur kıtası, onur kurulu, onur üyesi


ORSA (Kelime Kökeni: İtalyanca orza)


[isim] [denizcilik]
  • Yelkenleri rüzgârın estiği yöne çevirmekte kullanılan, her iki taraftan yelkenin ortasına bağlanan ip
[ünlem]
  • (o'rsa) Geminin, rüzgârın geldiği yöne döndürülmesi için söylenen söz

    Orsa, diye bağırmasıyla dümeni basması bir oldu. - Halikarnas Balıkçısı

Birleşik Kelimeler: orsa alabanda, orsa boca


ORUN


[isim]
  • Özel yer

SURA (Kelime Kökeni: (Surate şehrinin adından))


[isim]
  • Yumuşak ince bir tür ipekli kumaş
[sıfat]
  • Bu kumaştan yapılan

SUNA


[isim]
  • Erkek ördek

    Uzatır boynunu arar eşini / Bir tek suna gördüm göl kenarında - Karacaoğlan

[halk ağzında]
  • Göl ördeği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • suna gibi

Birleşik Kelimeler: suna boylu, aksuna


DARU (Kelime Kökeni: Farsça dārū)


[isim] [eskimiş]
  • İlaç

DANS (Kelime Kökeni: Fransızca danse)


[isim]
  • Müzik temposuna uyularak yapılan ve estetik değer taşıyan düzenli vücut hareketleri, raks

    Herkesin içinde dans öğrenmem şık olur. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dans etmek

Birleşik Kelimeler: dans salonu, buz dansı, göbek dansı, İspanyol dansı, lambada dansı


RODA (Kelime Kökeni: İtalyanca roda)


[isim] [denizcilik]
  • Yöntemine uygun düzgün sarılmış halat yumağı

SORU


[isim]
  • Bir şey öğrenmek için birine yöneltilen ve karşılık gerektiren söz veya yazı, sual

Ata Sözleri ve Deyimler

  • soru sormak

Birleşik Kelimeler: soru cümlesi, soru eki, soru işareti, soru sıfatı, soru zamiri, soru zarfı, sorulu görünüm, gensoru, sözlü soru önergesi, yazılı soru önergesi


DORU


[sıfat]
  • Gövdesi kızıl, ayakları ve yelesi koyu renkli olan, yağız (at)

Birleşik Kelimeler: yağız doru, kestane dorusu


NARH (Kelime Kökeni: Farsça nirḫ)


[isim] [ticaret]
  • Tüketiciyi korumak amacıyla, özellikle temel ihtiyaç maddeleri için resmî makamlarca belirlenen ve her yerde geçerli olan fiyat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • narh koymak


ORDU


[isim]
  • Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri
[isim]
  • Bir devletin silahlı kuvvetlerinin tümü

    Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi / Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi - Yahya Kemal Beyatlı

Birleşik Kelimeler: ordubozan, ordu donatım, orduevi, ordu komutanı, ordu merkezi, düzenli ordu