Haş ile Başlayan Kelimeler



HAŞ ile başlayan 40 kelime bulunuyor. Başında HAŞ olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Haş ile biten kelimeler. İçinde haş olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

HAŞARILAŞMAK24

11 Harfli Kelimeler

HAŞARILAŞMA23, HAŞİNLEŞMEK22, HAŞLAMLILAR20

10 Harfli Kelimeler

HAŞHAŞHANE28, HAŞIRDAMAK21, HAŞİNLEŞME21, HAŞILLAMAK19

9 Harfli Kelimeler

HAŞIRDAMA20, HAŞIRTILI19, HAŞILLAMA18, HAŞARILIK18, HAŞLANMAK17, HAŞLATMAK17

8 Harfli Kelimeler

HAŞVİYAT23, HAŞLANIŞ19, HAŞARICA19, HAŞMETLİ16, HAŞLATMA16, HAŞLANMA16, HAŞLAMAK16, HAŞİNLİK15

7 Harfli Kelimeler

HAŞIRTI16, HAŞLAMA15, HAŞERAT14

6 Harfli Kelimeler

HAŞHAŞ20, HAŞEFE19, HAŞYET15, HAŞİYE15, HAŞARI14, HAŞMET14, HAŞERE13, HAŞLAK13

5 Harfli Kelimeler

HAŞİV18, HAŞİŞ15, HAŞIL13, HAŞİR12, HAŞİN12, HAŞAT12

4 Harfli Kelimeler

HAŞA11


HAŞA (Kelime Kökeni: Arapça ḥāşā)


[ünlem]
  • Bir durum veya davranışın kesinlikle kabul edilmediğini anlatan bir söz

    Siz böyle söylemişsiniz. Haşa! ben öyle söylemedim.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • haşa huzurdan (veya huzurunuzdan)
  • haşa sümme haşa


HAŞİR (Kelime Kökeni: Arapça ḥaşr)


[isim] [eskimiş]
  • Toplanma, bir araya gelme
[din bilgisi]
  • Kıyamet gününde ölülerin diriltilip mahşere çıkarılması

    Haşre kadar beklesen bu iş olmaz.


HAŞİN (Kelime Kökeni: Arapça ḫaşīn)


[sıfat]
  • Sert, kırıcı, gönül kırıcı

    Bu ağlamayacak kadar keskin, sert, haşin çocuk yüzü birdenbire bir yağmur gibi ağlamaya başladı. - Sait Faik Abasıyanık

[zarf]
  • Sert, kırıcı, gönül kırıcı bir biçimde

    Öyle ani ve haşin çıkmıştı ki bu soru, karşıdaki boş bulunup ismini söyledi. - Elif Şafak


HAŞAT


[sıfat] [argo]
  • Darmadağınık, işe yaramaz, bozuk, kötü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • haşadı çıkmak
  • haşat etmek
  • haşat olmak


HAŞERE (Kelime Kökeni: Arapça ḥaşere)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Böcek

HAŞLAK


[sıfat]
  • Kızgın, kaynar, çok sıcak

    Fakat kendisini iki çatık kaşın altında parlayan iki hiddetli göz karşıladı. Sevincinin üzerine haşlak sular döküldü. - Aka Gündüz


HAŞIL


[isim] [halk ağzında]
  • Dokumacılıkta kullanılan unlu veya çirişli sıvı

HAŞERAT (Kelime Kökeni: Arapça ḥaşerāt)


[isim] [eskimiş]
  • Böcekler

    Ağustos böceklerinin ninnileri, dızdızlarının ahengi sanki bu karanlık gölgelerde saklı haşeratı uyutuyordu. - Ömer Seyfettin

[mecaz]
  • Değersiz ve zararlı kimseler

HAŞARI


[sıfat]
  • Çok yaramaz, ele avuca sığmayan (çocuk)

    Köy kahvesinden yetişen birkaç delikanlı bu haşarıları darmadağın etmişti. - Osman Cemal Kaygılı


HAŞMET (Kelime Kökeni: Arapça ḥaşmet)


[isim] [eskimiş]
  • Görkem

    Ayıldı ve Avrupa haşmetinin tesirini silkeledi üzerinden. - Necip Fazıl Kısakürek


HAŞİNLİK


[isim]
  • Haşin olma durumu, haşin davranış

HAŞLAMA


[isim]
  • Haşlamak işi

HAŞYET (Kelime Kökeni: Arapça ḫaşyet)


[isim] [eskimiş]
  • Korku, korkma

    Bir kâbustan silkinen adamların haşyetiyle göz kapaklarını ovalayarak açıyordu. - Peyami Safa


HAŞİYE (Kelime Kökeni: Arapça ḥāşiye)


[isim]
  • Dipnot
[eskimiş]
  • Bir eseri daha iyi açıklamak için yazılan kitap

HAŞİŞ (Kelime Kökeni: Arapça ḥaşīş)


[isim] [eskimiş]
  • Hint kenevirinden çıkarılan esrar