HARDALİYE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



HARDALİYE harflerini içeren 5 harfli 31 kelime bulunuyor. 5 harfli HARDALİYE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HAYDA13, HAYDİ13, ALEYH11, DAHİL11, DELHİ11, HİDRA11, HAYLİ11, HİLYE11, HALAY11, HAYAL11, AHALİ9, DİYAR9, DALYA9, DİREY9, DERYA9, HAİLE9, İHALE9, İLAHE9, RAHLE9, RİYAD9, YARDA9, ARİYA7, ADALE7, DAİRE7, İRADE7, İDEAL7, İDARE7, LİDER7, RİYAL7, REAYA7, YERLİ7


ARİYA (Kelime Kökeni: İtalyanca aria)


[isim] [denizcilik]
  • Sancağı, yelkeni veya sereni direkten aşağı alma

ADALE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḍale)


[isim] [anatomi]
  • Kas

DAİRE (Kelime Kökeni: Arapça dāʾire)


[isim]
  • Konut olarak kullanılan bir yapının bölümlerinden her biri, kat

    Bu koskoca binanın, pasajın arka tarafında bir kısım daireleri ayrıca kiraya verilmiş. - Halit Fahri Ozansoy

[mecaz]
  • Soyut kavramlarda belli sınır, ölçü

    Serkeşliklerden vazgeçerek edep ve itaat dairesine dönünüz! - Necip Fazıl Kısakürek

[matematik]
  • Bir çemberin içinde kalan düzlem parçası
[müzik]
  • Saz takımında usul vurmaya yarayan tef

Birleşik Kelimeler: daire kesmesi, daire parçası, dubleks daire, fasit daire, uçan daire, yarım daire, arz dairesi, askerlik dairesi, enlem dairesi, hareket dairesi, harp dairesi, istihbarat dairesi, kalorifer dairesi, kaza dairesi, kazan dairesi, lojistik dairesi, saat dairesi, vergi dairesi


İRADE (Kelime Kökeni: Arapça irāde)


[isim]
  • Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü, istenç

    Korkunç bir irade kuvveti sarfıyla baş ucundaki lambayı yaktı. - Sait Faik Abasıyanık

[ruh bilimi] [felsefe]
  • İstenç
[eskimiş]
  • Buyruk

    Görülünce vurulması için irade bile var. - Sermet Muhtar Alus

[eskimiş]
  • İstek, dilek

    Ölüme, yaşama irademizin bir çeşit tükenişi diye bakıyoruz. - Ahmet Muhip Dranas

Birleşik Kelimeler: irade beyanı, irade dışı, irade kaybı, irade yitimi, millî irade


İDEAL (Kelime Kökeni: Fransızca idéal)


[isim] [felsefe]
  • Ülkü

    Büyük ideal sahiplerinin ilk kudretleri ketum oluşlarıdır. - Aka Gündüz

[sıfat]
  • Düşüncenin tasarlayabileceği bütün üstün nitelikleri kendinde toplayan

    Bu ideal kocalar, eşref saatleri tıkır tıkır işletmesini bilen kadınların kocalarıdır. - Şevket Rado

[sıfat]
  • Uygun

    Söyle şunlara, biz burayı münasip bulduk. Tek taraflı asma köprü için ideal bir yer. - Ayşe Kulin


İDARE (Kelime Kökeni: Arapça idāre)


[isim]
  • Yönetme, yönetim, çekip çevirme

    Bu zat, propagandayı tertip ve idareye memur imiş. - Atatürk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • idare etmek
  • idaresini bilmek

Birleşik Kelimeler: idare amiri, idarehane, idare hukuku, idareimaslahat, idare kandili, idare lambası, idare mahkemesi, idare meclisi, mahallî idare, merkezî idare, mülki idare, örfi idare, sivil idare, amme idaresi, kamu idaresi


LİDER (Kelime Kökeni: Fransızca leader)


[isim]
  • Önder, şef

    İhtilal partisinin liderini yakından ilk defa tanıyacaktım. - Falih Rıfkı Atay

[spor]
  • Bir yarışmada başta bulunan takım veya yarışmacı

RİYAL (Kelime Kökeni: İspanyolca real)


[isim]
  • Pesetanın dörtte biri değerinde İspanyol parası

REAYA (Kelime Kökeni: Arapça reʿāyā)


[isim] [eskimiş]
  • Bir hükümdarın yönetimi altındaki halk
[mecaz]
  • Hristiyan

YERLİ


[sıfat]
  • Taşınamayan, başka yere götürülemeyen

    Yerli dolap. Yerli sedir.

Birleşik Kelimeler: yerli dolap, yerli malı, yerli yerinde, yerli yerine, yerli yersiz, baba yerli


AHALİ (Kelime Kökeni: Arapça ahālī)


[isim]
  • Aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özellik bulunmayan kişilerden oluşan topluluk, halk

    Mevsim daha Boğaz'ın bütün ahalisini toplayamamıştır. - Abdülhak Şinasi Hisar


DİYAR (Kelime Kökeni: Arapça diyār)


[isim]
  • Ülke

    Bir gün dedim ki istemem artık ne yer ne yâr / Çıktım sürekli gurbete gezdim diyar diyar - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]
  • Dünya

    Arkamda başka bir diyar, sıkıntı, ızdırap ve kudret diyarı var. - Halide Edip Adıvar

[mecaz]
  • Bazı nitelik veya değerleri taşıyanların çok bulunduğu yer, yurt

Birleşik Kelimeler: diyarıgurbet, baba diyarı


DALYA (Kelime Kökeni: İtalyanca taglia)


[ünlem]
  • Bir şey sayılırken birim olarak alınan sayıya gelindiğinde söylenen uyarma sözü

    Dalya yüz! Dalya iki yüz!

[isim] [bitki bilimi]
  • Yıldız çiçeği (Dahlia)

DİREY


[isim] [hayvan bilimi]
  • Belli bir bölgede yaşayan hayvanların tümü, fauna

DERYA (Kelime Kökeni: Farsça deryā)


[isim] [eskimiş]
  • Deniz
[mecaz]
  • Bilgili kimse
[mecaz]
  • Bir şeyin bol olduğu yer

    Kul Mustafa eydür coştum / Aşkın deryasına düştüm - Kul Mustafa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • derya gibi

Birleşik Kelimeler: deryadil, kaptanıderya, lebiderya, çamur deryası