HAMSİKUŞU Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



HAMSİKUŞU harflerini içeren 4 harfli 27 kelime bulunuyor. 4 harfli HAMSİKUŞU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HUŞU13, HAMİ9, İMHA9, İHAM9, KUHİ9, SUŞİ9, SAHİ9, HAKİ8, ŞASİ8, UŞAK8, SUMA7, ŞAKİ7, AKSU6, KUMA6, KAMU6, MİSK6, MASK6, SİMA6, SAMİ6, AKİM5, AKİS5, AKSİ5, KAİM5, MİKA5, MAKİ5, SAKİ5, SAİK5


AKİM (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳīm)


[sıfat] [eskimiş]
  • Kısır, verimsiz, döl veremeyen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akim kalmak


AKİS (Kelime Kökeni: Arapça ʿaks)


[isim]
  • Işık veya ses dalgalarının yansıtıcı bir yüzeye çarparak geri dönmesi, yansıma, yankı

    İkide birde barutla infilak akisleri geliyordu. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]
  • Bir şeyin başka bir şey üzerinde yarattığı etki
[kimya] [fizik]
  • Evirtim
[mantık]
  • Evirme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akis uyandırmak

Birleşik Kelimeler: aksetmek, aksettirmek, aksiseda, aksülamel


AKSİ


[sıfat]
  • Ters, zıt, karşıt, olumsuz, menfi

    Salıncağın ipini sallandığı istikametin aksine çekti. - Osman Cemal Kaygılı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aksi gibi
  • aksi şeytan
  • aksi tesadüf

Birleşik Kelimeler: aksi aksi, aksi hâlde, aksi takdirde


KAİM (Kelime Kökeni: Arapça ḳāʾim)


[sıfat] [eskimiş]
  • Başka bir şeyin yerine geçen
[din bilgisi]
  • Her zaman var olan (Tanrı)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaim olmak


MİKA (Kelime Kökeni: Fransızca mica)


[isim] [mineraloji]
  • Püskürük ve başkalaşmış kayalar içinde bulunan, alüminyum silikat ile potasyumdan oluşmuş, yapraklar durumunda ayrılabilen, ateşe dayanıklı parlak bir mineral, evren pulu
[sıfat]
  • Bu mineralden yapılan

MAKİ (Kelime Kökeni: Fransızca maquis)


[isim] [bitki bilimi]
  • Akdeniz dolaylarında yaygın olan, bodur ağaç ve çalılardan oluşan bitki örtüsü
[isim] [hayvan bilimi]
  • Makigillerden, Madagaskar Adası'nda sık rastlanan, uzun kuyruklu, yumuşak tüylü bir tür maymun (Lemur)

SAKİ (Kelime Kökeni: Arapça sāḳī)


[isim] [eskimiş]
  • İçkili toplantılarda içki dağıtan kimse

SAİK (Kelime Kökeni: Arapça sāʾiḳ)


[isim] [eskimiş]
  • Sebep
[felsefe] [toplum bilimi]
  • Güdü

AKSU


[isim] [halk ağzında]
  • Katarakt
[isim]
  • Isparta iline bağlı ilçelerden biri

KUMA


[isim]
  • Aynı erkekle evli olan kadınların birbirine göre adı, ortak

    Orada kimseyi kıskanmamışken bu sonuncu kumasını büyük mesele yaptı. - Refik Erduran

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kuma olmak


KAMU


[isim]
  • Halk hizmeti gören devlet organlarının tümü
[sıfat] [eskimiş]
  • Hep, bütün

    Biz kimseye kin tutmayız / Kamu âlem birdir bize - Yunus Emre

Birleşik Kelimeler: kamu davası, kamu denetçisi, kamu diplomasisi, kamu düzeni, kamu eczacısı, kamu görevlisi, kamu güvenliği, kamu hizmeti, kamu hukuku, kamu idaresi, kamu kesimi, kamu kurumu, kamuoyu, kamu personeli, kamu sağlığı, kamu sektörü, kamu tanrıcı, kamu yararı, kamu yönetimi


MİSK (Kelime Kökeni: Arapça misk)


[isim]
  • Asya'nın yüksek dağlarında yaşayan bir tür erkek ceylanın karın derisi altındaki bir bezden çıkarılan güzel kokulu madde

Ata Sözleri ve Deyimler

  • misk gibi
  • misk yerini belli eder

Birleşik Kelimeler: misk otu, devaimisk


MASK (Kelime Kökeni: Fransızca masque)


[isim]
  • Genellikle ölünün yüzüne uygulanarak elde edilen yüz kalıbı

SİMA (Kelime Kökeni: Farsça sīmā)


[isim]
  • Yüz (II)

    Beni bu sima altında tanımazsın. - Hüseyin Cahit Yalçın


SAMİ (Kelime Kökeni: Arapça sāmī)


[isim]
  • Hz. Nuh'un oğlu Sam'dan türediklerine inanılan beyaz ırkın, Arapça, Asurca, İbranice ve Habeşçe konuşan çeşitli kavimlerinin toplandığı kolu
[sıfat]
  • Bu kola özgü olan