HAMİYETSİZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



HAMİYETSİZ harflerini içeren 5 harfli 45 kelime bulunuyor. 5 harfli HAMİYETSİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hamiyetsiz ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Hamiyetsiz olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

MİZAH13, MEHAZ13, AHİZE12, SİYAH12, ZAHİT12, ESHAM11, HAMSE11, HAMSİ11, MİYAZ11, MESİH11, SEMİH11, SEMAH11, SEHİM11, HİTAM10, HATİM10, HATMİ10, HASET10, İTHAM10, SATHİ10, SAHTE10, SEMİZ10, YEZİT10, ETSİZ9, MEZAT9, MATİZ9, SİYME9, SİMYA9, TEMİZ9, TAZİM9, TEİZM9, EYTAM8, SEYİT8, YİTİM8, YİTME8, YETİM8, İSMET7, İSTEM7, İSTİM7, MESAİ7, METİS7, SİTEM7, SİMİT7, SEMAİ7, TEMAS7, EMTİA6


EMTİA (Kelime Kökeni: Arapça emtiʿa)


[isim] [eskimiş] [ticaret]
  • Mal

İSMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿiṣmet)


[isim] [eskimiş]
  • Ahlak kurallarına bağlı kalma durumu, sililik

Birleşik Kelimeler: harimiismet


İSTEM


[isim]
  • Bir kimseden bir şeyi yapmasını veya yapmamasını isteme, talep, arzu
[ruh bilimi]
  • İrade veya isteğin eylem durumunda belirmesi

İSTİM (Kelime Kökeni: İngilizce steam)


[isim]
  • İslim

    Sanıyorum ki istimi fazla gelmiş kazanlar gibi hırslarından patlayacaklar. - Osman Cemal Kaygılı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • istim arkadan gelsin
  • istim üstünde olmak


MESAİ (Kelime Kökeni: Arapça mesāʿī)


[isim]
  • Çalışma, emek

    İki üç günlük mesaiyle bir sürü karanlık noktayı çözümledin. - Osman Aysu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesai yapmak
  • mesaiye kalmak

Birleşik Kelimeler: mesai saati, tam mesai, teşrikimesai, yarım mesai


METİS (Kelime Kökeni: Fransızca métis)


[sıfat] [biyoloji]
  • Melez

SİTEM (Kelime Kökeni: Farsça sitem)


[isim]
  • Bir kimseye, yaptığı bir hareketin veya söylediği sözün üzüntü, alınganlık, kırgınlık vb. duygular uyandırdığını öfkelenmeden belirtme

    Millî Mücadele'nin başından o güne kadar Atatürk'ün en hafif bir sitemine uğramamıştım. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sitemde bulunmak
  • sitem etmek


SİMİT (Kelime Kökeni: Arapça semīd)


[isim]
  • Halka biçiminde, genellikle üzerine susam serpilmiş çörek
[halk ağzında]
  • İnce bulgur, düğürcük

Birleşik Kelimeler: simit fırını, simit kebabı, akşam simidi, cankurtaran simidi, can simidi, kandil simidi


SEMAİ (Kelime Kökeni: Arapça semāʿī)


[isim] [eskimiş] [müzik]
  • Klasik Türk müziğinde iki basit usulden biri
[edebiyat]
  • Sekizer hece ölçüsüyle yazılmış olan halk şiiri türü
[sıfat]
  • Bir kurala bağlı olmayıp ancak işitmekle öğrenilen (söz)

Birleşik Kelimeler: semai kahvesi, sengin semai, yürük semai, saz semaisi


TEMAS (Kelime Kökeni: Arapça temāss)


[isim]
  • Değme (I), dokunma (I), dokunuş (I), değinti
[ruh bilimi]
  • Dokunma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • temasa geçmek
  • temasa gelmek
  • temas etmek
  • temas etmek
  • temas kurmak
  • temasta bulunmak

Birleşik Kelimeler: dirsek teması


EYTAM (Kelime Kökeni: Arapça eytām)


[isim] [eskimiş]
  • Yetimler

Birleşik Kelimeler: darüleytam


SEYİT (Kelime Kökeni: Arapça seyyid)


[isim] [eskimiş]
  • Bir topluluğun ileri gelen kişisi

YİTİM


[isim]
  • Kayıp

    Onun ölümü büyük bir yitimdir.

Birleşik Kelimeler: ağırlık yitimi, ağrı yitimi, beceri yitimi, bellek yitimi, benlik yitimi, duyu yitimi, hafıza yitimi, irade yitimi, istenç yitimi, okuma yitimi, ses yitimi, söz yitimi, yazma yitimi


YİTME


[isim]
  • Yitmek işi

YETİM (Kelime Kökeni: Arapça yetīm)


[sıfat]
  • Babası ölmüş olan (çocuk), babasız

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yetimi okşamışlar, vay sırtım demiş

Birleşik Kelimeler: yetimhane