HALVETHANE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



HALVETHANE harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli HALVETHANE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AHVAL15, EHVEN15, HELVA15, HAVAN15, LEVHA15, EVLAT11, ELVAN11, LAVTA11, TELVE11, TAVLA11, TAVAN11, VELET11, VATAN11, AHLAT9, HELEN9, HALEN9, HALET9, HALAT9, TENHA9, ANELE5, ENTEL5, LANET5, TALAN5


ANELE (Kelime Kökeni: İtalyanca anello)


[isim] [denizcilik]
  • Gemilerde türlü işlerde kullanılan bir tür demir halka

ENTEL (Kelime Kökeni: Fransızca intellectuelle'den)


[sıfat]
  • Entelektüel olmaya özenen ancak bunun için gerekli olan niteliği kazanmamış (kimse)
[isim] [mecaz]
  • Sahte aydın

    Gençlerin bazıları entellerle birlikte olmaktan gurur duyduklarını söylüyorlar. - Tomris Uyar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • entel takılmak


LANET (Kelime Kökeni: Arapça laʿnet)


[isim]
  • Tanrı'nın merhametinden yoksun olma

    Başıma yağan bu ana laneti beni ürpertiyor. - Yusuf Ziya Ortaç

[sıfat]
  • Kötü, berbat, çok kötü

    Lanet bir adam.

[ünlem]
  • Bir ilenme sözü

    Lanet, filozofum diyerek ortaya çıkıp Allah'a ve kullara karşı hezeyan eden tımarhanelik herifler! - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lanet etmek
  • lanet okumak
  • lanet olsun!


TALAN


[isim]
  • Yağma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talandan geçmek
  • talan etmek

Birleşik Kelimeler: alan talan


AHLAT (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • Gülgillerden, kendi kendine yetişen, üzerine armut aşılanan ağaç, yaban armudu, dağ armudu (Pirus piraster)
[bitki bilimi]
  • Bu ağacın, armuda benzeyen, iyice olgunlaştıktan sonra yenilebilen yemişi
[argo]
  • Kaba adam, yol iz bilmez kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ahlatın iyisini (dağda) ayılar yer

[isim] [eskimiş]
  • Bir karışım içindeki parçalar, ögeler
[fizyoloji]
  • Beden yapısının temelini oluşturan ögeler

Birleşik Kelimeler: ahlatıerbaa

[isim]
  • Bitlis iline bağlı ilçelerden biri

HELEN (Kelime Kökeni: Fransızca hellène)


[isim]
  • Grek

HÂLEN (Kelime Kökeni: Arapça ḥālen)


[zarf]
  • Şimdi, şu anda, bugünkü günde

HÂLET (Kelime Kökeni: Arapça ḥālet)


[isim] [eskimiş]
  • Durum

    Huşu içinde, başları önlerine eğik olarak oturmaları hep ölümden sonraki ve dirilişten evvelki hâlete işarettir. - Asaf Halet Çelebi

Birleşik Kelimeler: hâletinez, hâletiruhiye


HALAT (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Pamuk, kenevir, Hindistan cevizi gibi bitkisel liflerin veya çelik tellerin sarılmasıyla oluşan kolların bir arada bükülmesiyle elde edilen kalın ip

Birleşik Kelimeler: halat çekme, halat fitili, halat ızgarası, halat tamburu, çelik halat, hamhalat, tel halat, açmaz halatı, baş halatı, çekme halatı, varagele halatı


TENHA (Kelime Kökeni: Farsça tenhā)


[sıfat]
  • Issız
[eskimiş]
  • Yalnız, tek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tenha kalmak


EVLAT (Kelime Kökeni: Arapça evlād)


[isim]
  • Bir kimsenin oğlu veya kızı, çocuk

    Zengin adamlarda evlat muhabbeti daha fazla mı oluyor? - Refik Halit Karay

[ünlem]
  • Yaşlı kimselerin çocukları yaşındakilere kullandıkları bir seslenme sözü

    Evladım, sakın kimseciklere borç etme! - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • evladı ben doğurdum ama gönlünü ben doğurmadım
  • evladın var mı derdin var
  • evlat edinmek

Birleşik Kelimeler: evlat acısı, emeksiz evlat, manevi evlat, üvey evlat, âdem evladı, bel evladı, hanım evladı, insan evladı, yol evladı


ELVAN (Kelime Kökeni: Arapça elvān)


[isim] [eskimiş]
  • Renkler
[sıfat] [halk ağzında]
  • Türlü renklerde olan

    Çok aradım bulamadım dengimi / Elvan çiçeklerden aldım rengimi - Halk türküsü

Birleşik Kelimeler: elvan elvan


LAVTA (Kelime Kökeni: Almanca Laute)


[isim] [müzik]
  • Mızrapla çalınan, gövdesi uttan küçük bir çalgı
[isim]
  • Ebe
[tıp]
  • Tutçek
[eskimiş]
  • Erkek doğum hekimi

TELVE


[isim]
  • Fincanın dibine çöken kahve tortusu

    Fincanını çalkalayıp çalkalayıp diker, dibinde hiç telve bırakmamacasına! - Attila İlhan


TAVLA (Kelime Kökeni: Arapça ṭavīle)


[isim]
  • At ahırı

    Dağın ardında bir nazlı sultanım / Tavlamda doru bir küheylanım - Ahmet Muhip Dranas

[isim]
  • Bölümlere ayrılmış iki yanlı tahta üzerinde on beşerden otuz pul ve iki zarla iki kişinin karşılıklı oynadığı oyun

    Kahveciden başka üç kişi vardı, ikisi tavla oynuyordu. - Yusuf Atılgan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tavla atmak

Birleşik Kelimeler: kız tavlası, Yahudi tavlası