HABERSİZLİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



HABERSİZLİK harflerini içeren 6 harfli 38 kelime bulunuyor. 6 harfli HABERSİZLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BERZAH15, HALSİZ14, HESABİ13, HAZİRE13, İHZARİ13, SAHİBE13, ZAHİRİ13, ZAHİRE13, HALEBİ12, RAHİBE12, SERBAZ12, BREZİL11, HASEKİ11, AHİLİK10, ERKSİZ10, HAREKİ10, HARELİ10, KAHİRE10, BASKİL9, BESİLİ9, RİZELİ9, BİRLİK8, BAKİRE8, BERİKİ8, EKABİR8, KABİLE8, RAKİBE8, ASKERİ7, ASİLİK7, ALEKSİ7, ERİKSİ7, KİLİSE7, RİSKLİ7, RİSALE7, SERİLİ7, SELİKA7, SEKİLİ7, KARELİ6


KARELİ


[sıfat]
  • Karelere bölünmüş, üstünde kareleri olan, damalı, satrançlı

    Dokuz kat elbiseniz arasında, iri siyah kareli elbisenizi bulamamışlar. - Necip Fazıl Kısakürek


ASKERÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaskerī)


[sıfat]
  • Askerlikle ilgili, askere özgü

    Sonra subay salonunda, askerî sorgu yargıcının karşısına çıkardılar. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: askerî ambargo, askerî ataşe, askerî güç, askerî hastane, askerî inzibat, askerî kaput, askerî rüştiye


ASİLİK


[isim]
  • Başkaldırıcılık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asilik etmek


ALEKSİ (Kelime Kökeni: Fransızca alexie)


[isim] [tıp]
  • Okuma yitimi

ERİKSİ


[sıfat]
  • Eriği andıran, eriğe benzeyen, erik gibi

KİLİSE (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [din bilgisi]
  • Hristiyanların ibadet etmek için toplandıkları yer

    Onlardan iki fedai kilise kapısının karşısındaki harap evin penceresine mitralyözlerini kurdu. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kilise direği gibi

Birleşik Kelimeler: kilise çanı, kilise hukuku, başkilise


RİSKLİ


[sıfat]
  • Riski olan

    Rastgele ve dağınık yeni bir oyun çatısı sunmak elbette riskli bir şeydi. - Haldun Taner


RİSALE (Kelime Kökeni: Arapça risāle)


[isim] [eskimiş]
  • Kitapçık

    Son derece kötü kâğıda basılmış bir risale idi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


SERİLİ


[sıfat]
  • Serilmiş, yayılmış

    Yerde yumuşak kilimler serili geniş odasına bağdaş kurup yerleşiriz. - Azra Erhat


SELİKA (Kelime Kökeni: Arapça selīḳa)


[isim] [eskimiş]
  • Güzel söyleme ve yazma yeteneği

SEKİLİ


[sıfat]
  • Sekisi olan

BİRLİK


[isim]
  • Tek, bir olma durumu, vahdaniyet

    Tanrı'nın birliğine inanır.

[sıfat]
  • Bir taneden oluşmuş, bir tane alabilen

    Birlik cezve.

[askerlik]
  • Bölük, tabur, alay vb. bir bütün sayılan topluluk

    Birliğine dönerken karısını kendi anasının babasının yanına bıraktı. - Necati Cumalı

[edebiyat]
  • Konunun bir ana düşünce çevresinde toplanması
[felsefe]
  • Bölünmezliği içeren yalın bütün
[müzik]
  • En büyük değerdeki nota, dört dörtlük

Ata Sözleri ve Deyimler

  • birlik olmak
  • birlikten kuvvet doğar

Birleşik Kelimeler: beşibirlik, günübirlik, zırhlı birlik, acemi birliği, ağız birliği, çıkarma birliği, dağ birliği, dil birliği, din birliği, el birliği, evlilik birliği, gönül birliği, görüş birliği, güç birliği, gümrük birliği, hava birliği, ırk birliği, ihtiram birliği, iş birliği, kader birliği, mal birliği, mekanize birliği, oy birliği, söz birliği, şirketler birliği, tören birliği, varlık birliği, yüklem birliği, paraşüt birlikleri, üç birlik kuralı, iş birlikli


BAKİRE (Kelime Kökeni: Arapça bākire)


[sıfat]
  • Cinsel ilişkide bulunmamış (dişi), kızoğlan, kızoğlankız, erden

    Bu mahallede bakire kızları bakkal dükkânına bile yollamıyorlar. - Peyami Safa


BERİKİ


[sıfat]
  • Beride olan

    Beriki ev.

[zamir]
  • Beride olan şey veya kimse

    Fakat berikiler onu işitmemiş gibi masaya oturdular. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: öteki beriki


EKÂBİR (Kelime Kökeni: Arapça ekābir)


[isim] [eskimiş]
  • Büyükler, devlet büyükleri, ileri gelenler

    Kaymakam beyin hemen arkasında kalan ekâbiri umursamadan sıtma doktoru da kalkmıştı. - Tarık Buğra

[alay yollu]
  • Kendini beğenmiş kimse

    Senin gibi ekâbir bir adam bu tür haberlerin peşinde koşturmaz. - Ahmet Ümit