GÜRLEŞTİRMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler



GÜRLEŞTİRMEK harflerini içeren 8 harfli 21 kelime bulunuyor. 8 harfli GÜRLEŞTİRMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "gürleştirmek ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde Gürleştirmek olan 8 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

GÜRLEŞME18, GÜREŞMEK18, GELİŞMEK16, ERGÜRMEK15, GÜRLEMEK15, KÜTLEŞME14, MÜŞTEREK14, ŞÜKRETME14, TÜMLEŞİK14, ERGİTMEK13, GERİLMEK13, GETİRMEK13, EŞTİRMEK12, İTLEŞMEK12, İŞLETMEK12, ELEŞKİRT11, ŞERİTLER11, ÜRETİLME11, KİRLETME9, KERTİLME9, METRELİK9


KİRLETME


[isim]
  • Kirletmek işi

KERTİLME


[isim]
  • Kertilmek işi

METRELİK


[sıfat]
  • Uzunluğu herhangi bir metre olan

    Üç metrelik kumaş.

Birleşik Kelimeler: santimetrelik


ELEŞKİRT


[isim]
  • Ağrı iline bağlı ilçelerden biri

ŞERİTLER


[isim] [hayvan bilimi]
  • Vücutları şerit biçiminde ve parçalı olan, asalak olarak insan veya hayvanların bağırsaklarında yaşayan yassı solucanlar takımı, şeritgiller

ÜRETİLME


[isim]
  • Üretilmek işi

EŞTİRMEK


[-e] [-i]
  • Eşmesini sağlamak
[-i] [halk ağzında]
  • Atı hızlı sürmek, koşturmak

    Kimine at vermiş eştirir gezer / Kimine aşk vermiş coşturur gezer - Âşık Veysel


İTLEŞMEK


[nesnesiz] [kaba konuşmada]
  • İtlenmek

İŞLETMEK


[-i]
  • İşlemesini sağlamak, çalıştırmak

    Trenlerimizi odunla işletiyorduk. - Falih Rıfkı Atay

[nesnesiz]
  • Üzerine işleme yaptırmak

    Adamcağız üşenmeden çarşı pazar dolaşıyor, kızına üşenmeden çerçeveletmek ve işletmek için ucuz atlaslar, kadifeler, ipekler satın alıyordu. - Reşat Nuri Güntekin

[teklifsiz konuşmada]
  • Şaka ve birtakım yalanlarla sezdirmeden birini kandırmak veya onunla eğlenmek

    Sana yalan söylemişler, dalga geçmişler, işletmişler seni. - Attila İlhan


ERGİTMEK


[-i] [fizik]
  • Ergimesini sağlamak, ergimesine yol açmak

GERİLMEK


[nesnesiz]
  • Germe işi yapılmak, gergin duruma gelmek, belirli bir uzama ile çekilmek

    Koltuğunda şöyle bir gerilmiş, gülümseyerek yüzüme bakıyordu. - Yusuf Ziya Ortaç

[mecaz]
  • Kasılmak
[mecaz]
  • Kızmak, öfkelenmek, sinirlenmek
[mecaz]
  • İlişki ve davranış bozulacak duruma gelmek

GETİRMEK


[-e]
  • Gelmesini sağlamak

    Dün bir deri bir kemik hâlinde eve getirip bırakmışlar. - Reşat Nuri Güntekin

[-de]
  • Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak
[-i]
  • Erişmek veya eriştiğini sanmak

    Baharı getirdik.

[nesnesiz]
  • İleri sürmek

    Örnek getirmek.

[nesnesiz]
  • Sebep olmak, ortaya çıkarmak

    Bu rüzgâr kar getirir.

[-i]
  • İletmek, bildirmek

    Bir zabit nefes nefese şu haberi getirdi. - Orhan Seyfi Orhon

[nesnesiz]
  • Sağlamak

    Haftada bir cuma günleri işleyen küçük bir kahve ayda ne kadar gelir getirirse... - Ömer Seyfettin

[yardımcı fiil]
  • Bazı kelimelerle birleşik fiil yapar

    Ateh getirmek. Nedamet getirmek.

Birleşik Kelimeler: geviş getirenler, geviş getirmeyenler


KÜTLEŞME


[isim]
  • Kütleşmek işi

MÜŞTEREK (Kelime Kökeni: Arapça muşterek)


[sıfat]
  • Ortak

    İnsanlar müşterek tecrübeleri taşıdıkları için birbirlerinin ne dediklerini anlayabilirler. - İsmet Özel

Birleşik Kelimeler: müşterek bahis, asgari müşterek


ŞÜKRETME


[isim]
  • Şükretmek işi