GÜFTE ile Oluşan Kelimeler (GÜFTE Kelime Türetme)



GÜFTE harflerinden oluşan 8 kelime bulunuyor. GÜFTE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Güfte kelimesinin anlamı nedir? Güfte ile başlayan kelimeler. İçinde güfte olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

GÜFTE17

3 Harfli Kelimeler

FÜG15, TÜF11, TEF9

2 Harfli Kelimeler

FE8, GE6, ET2, TE2


ET


[isim]
  • İnsanlarda, hayvanlarda deri ile kemik arasındaki kas ve yağdan oluşan tabaka

    Bu koyunda hiç et yok, pek zayıf.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • et bağlamak
  • ete kemiğe dönüştürmek (veya büründürmek)
  • eti budu yerinde (veya etine dolgun)
  • eti kemiği
  • eti kemiğine yapışmak
  • etinden et koparmak (veya kesmek)
  • eti ne budu ne?
  • eti senin, kemiği benim
  • et kanlı gerek, yiğit canlı
  • et kokarsa tuzlanır, ya tuz kokarsa ne yapılır?
  • etle tırnak arasına girilmez
  • etle tırnak gibi
  • et ne kadar arık olsa üstüne ekmek yaraşır
  • etten duvar örmek
  • etten önce çömleğe düşmek
  • et tırnak olmak
  • et tırnaktan ayrılmaz
  • et tutmak

Birleşik Kelimeler: et beni, et kafalı, et kesimi, et kırımı, et lokması, etobur, et sığırı, et sineği, et sotesi, et suyu, et şeftalisi, et tavuğu, et toprak, et unu, etyaran, etyemez, beyaz et, kaba et, kara et, kırmızı et, lop et, kül rengi et sineği, balıketi, balık eti, dana eti, diş eti, diş eti ünsüzü, göğüs eti, koyun eti, kurban eti, kuzu eti, sığır eti, soya eti, tavşan eti, tavuk eti, balıketinde


TE


[isim]
  • Sıhhi tesisatta su borusunu üç yönlü kullanabilme durumuna getiren parça
[kimya]
  • Tellür elementinin simgesi

GE


[kimya]
  • Germanyum elementinin simgesi

FE


[kimya]
  • Demir elementinin simgesi

TEF (Kelime Kökeni: Farsça def)


[isim]
  • Zilli bir kasnağa geçirilmiş kursak zarından oluşan çalgı

    Davul değişmiş, tef değişmiş, kemençe bambaşka bir çalgı olmuştu. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tef çalsan oynayacak
  • tefe koymak
  • tefe koyup çalmak


TÜF (Kelime Kökeni: Fransızca tuf)


[isim] [jeoloji]
  • Yanardağların püskürttüğü kül, kum ve lav parçacıklarından oluşan, çoğunlukla açık renkli, hafif gözenekli bir tür çökelti taşı

FÜG (Kelime Kökeni: Fransızca fugue)


[isim] [müzik]
  • Çok sesli müzikte üretici bir konunun birbirine benzer biçimde yenilenmesinden oluşan bir beste türü

    Türk romancıları içinde müzikal yapı ve füg sanatı ile romanın yakın ilişkisini de ilk keşfeden o olmuştur. - Haldun Taner


GÜFTE (Kelime Kökeni: Farsça gofte)


[isim]
  • Müzik eserlerinin yazılı metni, söz

    Sanatçı dostum bestelerinin güftelerini de kendi yazardı. - Çetin Altan