GÖREVLENMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



GÖREVLENMEK harflerini içeren 6 harfli 31 kelime bulunuyor. 6 harfli GÖREVLENMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GÖMLEK17, GÖRKEM17, GÖRMEK17, GÖKMEN17, GEVMEK17, GÖRELE16, GEVREK16, ÖNERGE16, EVERME13, ÖNERME13, ÖNLEME13, VERMEK13, LEVREK12, EGEMEN11, ELEMGE11, GELEME11, GELMEK11, GERMEK11, GERMEN11, ERGENE10, KENGEL10, KENGER10, LENGER10, EKLEME7, ENEMEK7, ELEMEK7, ELENME7, KERMEN7, KELEME7, KEMERE7, MELEKE7


EKLEME


[isim]
  • Eklemek işi
[sıfat]
  • Eklenmiş

Birleşik Kelimeler: ekleme dişi


ENEMEK


[-i]
  • İğdiş etmek

ELEMEK


[-i]
  • Elek yardımıyla ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak, elekten geçirmek

    Eledim eledim höllük eledim / Aynalı beşikte bebek beledim - Halk türküsü

[mecaz]
  • Gözden geçirmek, ayıklamak, iyisini kötüsünden ayırmak
[spor]
  • Bir yarışmacıyı yarışma dışı bırakmak, elimine etmek

ELENME


[isim]
  • Elenmek işi
[spor]
  • Yenilen oyuncu veya takımın yarışmalardan çıkması

KERMEN


[isim] [tarih]
  • Kale

KELEME


[sıfat] [halk ağzında]
  • Sürülmeden bırakılmış (tarla)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleme olmak


KEMERE (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [denizcilik]
  • Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri

MELEKE (Kelime Kökeni: Arapça meleke)


[isim]
  • Tekrarlama sonucu kazanılan yatkınlık, alışkanlık

    Bütün melekelerim yerinde olduğu hâlde kendimde değildim. - Necip Fazıl Kısakürek

[ruh bilimi] [felsefe]
  • Yeti

ERGENE


[isim] [eskimiş]
  • Maden yeri

KENGEL (Kelime Kökeni: Farsça kenger)


[isim] [bitki bilimi]
  • Kenger

Birleşik Kelimeler: kengel sakızı, sütlü kengel


KENGER (Kelime Kökeni: Farsça kenger)


[isim] [bitki bilimi]
  • Birleşikgillerden, yaprakları dikenli yaban bir bitki, eşek dikeni, kengel (Cynara cardunculus)

Birleşik Kelimeler: kenger sakızı


LENGER (Kelime Kökeni: Farsça lenger)


[isim] [eskimiş]
  • Yayvan ve kenarları geniş, büyük bakır kap

    Tenha köyün sokaklarında lengerler içinde balık götüren ateş bacaklı çocuklara baktım. - Sait Faik Abasıyanık

[sıfat]
  • Bu kabın alabileceği miktarda olan

    Beykoz çayırında iddiaya girip bütün bir kuzuyla bir lenger iç pilavı gövdeye rüyamızda mı indirmiştik? - Attila İlhan

[denizcilik]
  • Gemi demiri

EGEMEN


[sıfat]
  • Yönetimini hiçbir kısıtlama veya denetime bağlı olmaksızın sürdüren, bağımlı olmayan, hükümran, hâkim

    Egemen devlet.

[mecaz]
  • Sözünü geçiren, üstünlük kazanan

ELEMGE


[isim]
  • Çile durumundaki ipliği yumak yapmak veya masuraya sarmak için kullanılan ve bir eksen üzerinde dönen araç

    Bu rutubetli mahzenin loş serinliği içine elemgelerini kurmuşlar, iplik eğiriyorlar. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


GELEME


[isim] [halk ağzında]
  • İki yıl sürülmeyen, boş tarla