GÖRECİ ile Oluşan Kelimeler (GÖRECİ Kelime Türetme)



GÖRECİ harflerinden oluşan 15 kelime bulunuyor. GÖRECİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Göreci kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

6 Harfli Kelimeler

GÖRECİ19

4 Harfli Kelimeler

GÖCE17, GÖRE14, ÖRGE14, ERGİ8, GERİ8, ECİR7

3 Harfli Kelimeler

ÖGE13, ERG7, GRİ7, CER6

2 Harfli Kelimeler

GE6, CE5, ER2, RE2


ER


[isim]
  • Erkek

    Noksansız bir çeyiz ve düğünle iyi bir ere verilen Zeynep'in hissesi ayrılmıştır. - Tarık Buğra

[mecaz]
  • İşini iyi bilen, yetenekli kimse

    Sanat eri çalışır, bir eser kor ortaya, onun güzel olduğuna inanır, o güzelliği herkesin anlamasını, kavramasını ister. - Nurullah Ataç

[sıfat] [mecaz]
  • Kahraman, yiğit
[askerlik]
  • Rütbesiz asker, nefer

    Düşman erleri arasında Fransızlar da vardır. - Salâh Birsel

[halk ağzında]
  • Koca

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ere gitmek (veya varmak)
  • ere vermek
  • erim er olsun da yerim çalı dibi olsun
  • erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını
  • er kocar, gönül kocamaz
  • er lokması er kursağında kalmaz
  • er olan ekmeğini taştan çıkarır
  • er oyunu üçe kadar

Birleşik Kelimeler: erbaş, er bezi, erdişi, er ekmeği, er kişi, er meydanı, er suyu, acemi er, komando er, tam er, avcı eri, emir eri, gönül eri, hizmet eri, iş eri, sanat eri, yazın eri

[zarf] [halk ağzında]
  • Erken

    Er sabah kalktım ki sular çağlıyor - Halk türküsü

Birleşik Kelimeler: er ekmeği, er geç

[kimya]
  • Erbiyum elementinin simgesi

RE


[isim] [müzik]
  • Gam (II) dizisinde do ile mi arasındaki ses
[kimya]
  • Renyum elementinin simgesi

CE


[ünlem]
  • Kucak çocuklarını, bebekleri eğlendirmek için çıkarılan ses

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ce demeye mi geldin?

[kimya]
  • Seryum elementinin simgesi

CER (Kelime Kökeni: Arapça cerr)


[isim] [eskimiş]
  • Çekme, sürükleyerek götürme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • cerre çıkmak

Birleşik Kelimeler: cer hocası


GE


[kimya]
  • Germanyum elementinin simgesi

ECİR (Kelime Kökeni: Arapça ecr)


[isim] [eskimiş]
  • Sevap

    Bu sabrın ecri büyüktür. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ecir sabır dilemek


ERG (Kelime Kökeni: Fransızca erg)


[isim] [fizik]
  • CGS sisteminde, uygulama noktasını, kuvvet yönünde 1 santimetre hareket ettiren 1 dinlik kuvvetin yaptığı işe eşit olan iş birimi: Bir kilogrammetre 981 x 105 erge eşittir
[isim] [coğrafya]
  • Büyük Sahra'da kumullarla örtülü bölge

GRİ (Kelime Kökeni: Fransızca gris)


[isim]
  • Kül rengi, boz renk, demir rengi, demirî
[sıfat]
  • Bu renkte olan

Birleşik Kelimeler: gri pasaport, açık gri, koyu gri, gümüş grisi, kum grisi, kurşun grisi


ERGİ


[isim] [eskimiş]
  • İyi bir şeye erişme durumu, mazhariyet

GERİ


[isim]
  • Arka, bir şeyin sonra gelen bölümü, art, alt taraf, ileri karşıtı

    Amerikan barın gerisinden işaret eden barmen seslendi. - Necati Cumalı

[sıfat]
  • Eksik gösteren (saat)

    Bu saat beş dakika geridir.

[sıfat]
  • Aptal, anlayışsız
[sıfat] [mecaz]
  • Benzerlerine ayak uydurup ilerleyememiş, gelişememiş

    Geri düşünce. Geri adam.

[zarf]
  • Geriye doğru

    Bağına, bahçene, suyuna, toprağına veda ederek geri gidiyorum. - Falih Rıfkı Atay

[ünlem]
  • `Geri dön, geri git!` anlamında bir söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • geri almak
  • geri basmak
  • geri çekilmek
  • geri çevirmek
  • geri dönmek
  • geri durmak
  • geri gitmek
  • geri göndermek
  • geri kalmak
  • geri kalmamak
  • geri komamak
  • geri saymak
  • geri vermek
  • geriye bırakmak
  • geriye dönmek
  • geriye yürümek

Birleşik Kelimeler: geri besleme, geri bildirim, geri çekilme, geri dönüşüm, geri hizmet, geri kafalı, geri kalmış, geri ödeme, geri plan, geri tepme, geri vites, geri zekâlı, geriden geriye, gerisin geri, geriye dönüş, ileri geri

[isim] [halk ağzında]
  • Araba üzerine gerilerek kenarları arabanın korkuluğuna tutturulan ve içine saman veya tahıl doldurulan büyük kıl çuval

ÖGE


[isim]
  • Bir bütünü oluşturan, bütünden ayrıştırıldığında da kendi başına anlam taşıyan parça, unsur
[kimya]
  • Birleşik bir şeyi oluşturan basit şeylerden her biri, unsur, eleman
[dil bilgisi]
  • Bir cümleyi oluşturan özne, yüklem, tümleç vb. birimlerden her biri
[toplum bilimi] [mantık]
  • Bir sınıf veya bir topluluğun bireylerinden her biri

Birleşik Kelimeler: inorganik öge, organik öge


GÖRE


[zarf]
  • Bir şeye uygun olarak, bir şey uyarınca, gereğince

    Kendime göre bir de aday buldum. - Adalet Ağaoğlu


ÖRGE


[isim]
  • Motif

GÖCE


[isim] [halk ağzında]
  • Tarhana, bulgur yapmak için kullanılan kabuğu soyulmuş ve kırılmış buğday

GÖRECİ


[sıfat] [felsefe]
  • Bağıntıcılık yanlısı olan, bağıntıcı, rölativist