GÖMLEKSİZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



GÖMLEKSİZ harflerini içeren 5 harfli 31 kelime bulunuyor. 5 harfli GÖMLEKSİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GÖLEK15, ÖZLEM15, ÖLMEZ15, ÖZSEL15, SÖZEL15, GİZEM13, KÖSEM13, SÖKME13, SEZGİ13, ÖLMEK12, SÖKEL12, SİMGE11, SEMİZ10, ESKİZ9, EKSİZ9, EMZİK9, İZLEM9, SEKİZ9, İZLEK8, KİMSE7, KESİM7, LEMİS7, MİSEL7, SİLME7, SELİM7, ESKİL6, EMLİK6, İLMEK6, İMLEK6, MELİK6, SEKİL6


ESKİL


[isim]
  • Aksaray iline bağlı ilçelerden biri

EMLİK


[isim] [halk ağzında]
  • Emme döneminde olan çocuk

    Koç yiğidin yanında olur yazısı / Ananın babanın emlik kuzusu - Halk türküsü


İLMEK


[isim]
  • Çözülmesi kolay düğüm, eğreti düğüm, ilmik

    Kazak ördüm ağladım / İlmek ilmek bağladım - Halk türküsü

[-i]
  • Hafif bir düğüm yaparak bağlamak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iler tutar yeri olmamak (veya kalmamak)

[-e] [halk ağzında]
  • Değmek, dokunmak

İMLEK


[isim]
  • Bir kurum veya kuruluşun kendine seçtiği, bazı ticaret eşyası üzerine konulan, o eşyayı üreten veya satanı tanıtan resim, harf vb. özel işaret, logo

MELİK (Kelime Kökeni: Arapça melik)


[isim] [eskimiş]
  • Padişah, hükümdar, hakan

SEKİL


[isim]
  • At, eşek ve sığırların ayaklarında bileğe veya dize kadar çıkan beyazlık, seki (II)

KİMSE


[zamir]
  • Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi

    Kimsenin girdisi çıktısı, alacağı borcu ile uğraşmak istemiyordum. - Necati Cumalı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kimse bilmez, kim kazana kim yiye
  • kimseden kimseye hayır yok (veya gelmez)
  • kimse kendi memleketinde peygamber olmaz
  • kimse kimsenin çukurunu doldurmaz
  • kimsenin ahı kimsede kalmaz
  • kimse yoğurdum ekşi demez

Birleşik Kelimeler: hiç kimse


KESİM


[isim]
  • Kesme işi
[tarih]
  • Hazineye ait herhangi bir gelirin belli bir bedel karşılığı keseneğe verilmesi, mukataa
[halk ağzında]
  • Boy bos, endam
[halk ağzında]
  • Pazarlık, anlaşma

Birleşik Kelimeler: kesimevi, kesimhane, ince kesim, özel kesim, yaş kesim, ağrı kesimi, et kesimi, kamu kesimi, söz kesimi, su kesimi


LEMİS (Kelime Kökeni: Arapça lems)


[isim] [eskimiş]
  • El ile dokunarak duyma, bir şeye el ile dokunma

MİSEL (Kelime Kökeni: Fransızca micelle)


[isim] [kimya]
  • Koloit iyonlarında molekül yığılmasından oluşan ve yalnız başına koloidin bütün niteliğini taşıdığı kabul edilen bölüm

SİLME


[isim]
  • Silmek işi

    Taşlarımız öyle güzel parlardı ki o parlaklığı görme uğruna bütün gün sürekli silmeyi bile düşündüğüm olurdu. - Ayla Kutlu

[zarf]
  • Ağzına kadar, sıvama, lebalep
[zarf]
  • Baştan aşağı, tam olarak, tamamen

    O çağlarda saraylar, konaklar, yalılar silme cariyedir. - Salâh Birsel

[mimarlık]
  • Duvar, tavan vb. yerlerde yapılan kabartma kenar

Birleşik Kelimeler: silme kalıbı, silme makinesi, silme tahtası, tespihli silme


SELİM (Kelime Kökeni: Arapça selīm)


[sıfat] [eskimiş]
  • Doğru, dürüst, kusursuz

Birleşik Kelimeler: aklıselim, halim selim, hissiselim, kalbiselim, zevkiselim, zevkiselim sahibi

[isim]
  • Kars iline bağlı ilçelerden biri

İZLEK


[isim] [halk ağzında]
  • Keçi yolu, patika
[edebiyat]
  • Bir edebî eserde işlenen konunun anlamca ortaya koyduğu ana yönelim

ESKİZ (Kelime Kökeni: Fransızca esquisse)


[isim]
  • Mimari eserler ve resim için çizimlerle yapılan ön çalışma, taslak

EKSİZ


[sıfat]
  • Eki olmayan