GEÇİŞTİRME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



GEÇİŞTİRME harflerini içeren 5 harfli 39 kelime bulunuyor. 5 harfli GEÇİŞTİRME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Geçiştirme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Geçiştirme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

GEÇİŞ15, GEÇİM13, GEÇME13, ÇEMİŞ12, ÇERGE12, ÇEŞME12, GEÇER12, GEÇİT12, GİRİŞ12, GERÇİ12, GEREÇ12, GERİŞ12, ÇİRİŞ11, ÇEŞİT11, GİRME10, GİTME10, GİRİM10, GEMRE10, GERİM10, GERME10, ÇİTME9, ERMİŞ9, İŞEME9, MERİÇ9, REŞME9, ŞETİM9, İŞRET8, İÇERİ8, REŞİT8, ŞERİT8, TİRŞE8, TEŞRİ8, ERİME6, METRE6, MERET6, RİTİM6, TERME6, TERİM6, İRİTE5


İRİTE (Kelime Kökeni: Fransızca irrité)


[isim]
  • `Sinirlendirmek, rahatsız etmek` ve tıp alanında `tahriş etmek, kaşındırmak` anlamında irite etmek birleşik fiilinde kullanılan bir söz

ERİME


[isim]
  • Erimek işi

    Dışarıda karlar erimeye başlamış. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: aşırı erime, kemik erimesi


METRE (Kelime Kökeni: Fransızca mètre)


[isim] [matematik]
  • Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, 100 cm'lik temel uzunluk ölçüsü birimi

    İskenderun Körfezi'ne sekiz yüz metre yukarıdan bakıyordum. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: metrekare, metreküp, metre sistemi, akselerometre, alkalimetre, alkolmetre, altimetre, ampermetre, anemometre, areometre, asidimetre, azotometre, barometre, bolometre, çelik metre, dansimetre, debimetre, dekametre, densimetre, desimetre, dilatometre, dinamometre, elektrodinamometre, elektrometre, fotometre, füzyometre, galvanometre, gazometre, grafometre, gramsantimetre, grizumetre, hektometre, hidrometre, higrometre, interferometre, kalorimetre, kilogrammetre, kilometre, klinometre, kolorimetre, kronometre, lüksmetre, manometre, manyetometre, mikrometre, milimetre, minimetre, odyometre, oleometre, ozonometre, ödyometre, parametre, parkmetre, pedometre, piknometre, pirometre, plüviyometre, polarimetre, radyometre, sakarimetre, sakkarometre, santimetre, sülfürimetre, şerit metre, takeometre, takimetre, takometre, taksimetre, tansiyometre, telefonometre, telemetre, termometre, voltametre, voltmetre


MERET (Kelime Kökeni: Arapça mārid)


[isim]
  • Sıkıntı veren, hoşlanılmayan şeyler veya kimseler için kullanılan sövgü sözü

    Ben de öyle söyledim. Bırakalım artık şu meredi, dedim. - Ahmet Ümit

[sıfat] [halk ağzında]
  • Uğursuz

RİTİM (Kelime Kökeni: Fransızca rythme)


[isim] [müzik]
  • Dizem

Birleşik Kelimeler: ritim saz


TERME (Kelime Kökeni: Farsça terme)


[isim] [halk ağzında]
  • Bir tür yaban turpu
[isim]
  • Samsun iline bağlı ilçelerden biri

TERİM


[isim]
  • Bir bilim, sanat, meslek dalıyla veya bir konu ile ilgili özel ve belirli bir kavramı karşılayan kelime, ıstılah

    Bazıları ise terimlerimizi milletlerarası esaslara bağlamak davasındadırlar. - Falih Rıfkı Atay

[mantık]
  • Geleneksel mantıkta özne veya yüklem
[matematik]
  • Cebirsel bir anlatımda + veya - işaretleri arasında bulunan parçalardan her biri
[matematik]
  • Bir denklemde = işaretinin iki yanındaki anlatımlardan her biri
[matematik]
  • Bir kesrin pay ve paydasından her biri, had

Birleşik Kelimeler: terim bilimi, terimler dizgesi, büyük terim, küçük terim, orta terim, bir terimli, çok terimli, iki terimli


İŞRET (Kelime Kökeni: Arapça ʿişret)


[isim] [eskimiş]
  • İçki içme

    İşret meclisi.


İÇERİ


[isim]
  • İç yan, iç bölüm, dışarı karşıtı

    İçeriden sesler geliyor.

[sıfat]
  • İç yüzeyde, iç bölümde olan

    İçeri odadan sesler geliyor.

[zarf]
  • İç yana, iç yana doğru

    İçeri girmekten korkarak bahçedeki demir kanepeye oturmak istedi. - Peyami Safa

[mecaz]
  • Gönül, yürek
[mecaz]
  • Hapishane

Ata Sözleri ve Deyimler

  • içeri (veya içeriye) atmak (veya almak veya tıkmak)
  • içeriden çıkmak
  • içeriden evlenmek
  • içeride olmak
  • içeri girmek
  • içeriye dalmak
  • içeriye düşmek


REŞİT (Kelime Kökeni: Arapça reşīd)


[sıfat] [eskimiş] [hukuk]
  • Ergin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • reşit olmak


ŞERİT (Kelime Kökeni: Arapça şerīṭ)


[isim]
  • Dar, uzun dokuma veya kumaş parçası

    Güzel bir şeritle künyemi göğsüme bağladım ve gittim. - Falih Rıfkı Atay

[hayvan bilimi]
  • Şeritgillerden, vücudu yassı, birbirine kenetlenmiş boğumları bulunan ve bazısı metrelerce boyda olan bir bağırsak asalağı, tenya, sığır tenyası, sığır şeridi, abdestbozan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şerit değiştirmek

Birleşik Kelimeler: şerit balığı, şerit ihlali, şerit makarna, şerit metre, şerit perde, manyetik şerit, sağ şerit, sol şerit, daktilo şeridi, emniyet şeridi, güvenlik şeridi, sahil şeridi, sığır şeridi, suşeridi, tırmanma şeridi, trafik şeridi


TİRŞE (Kelime Kökeni: Farsça terāşe)


[isim]
  • Yeşil ile mavi arası renk
[sıfat]
  • Bu renkte olan

    Rıhtım kenarlarında en taze yosunların tirşe çizgisi var. - Ruşen Eşref Ünaydın

Birleşik Kelimeler: tirşe gözlü


TEŞRİ (Kelime Kökeni: Arapça teşrīʿ)


[isim] [eskimiş]
  • Yasama

Birleşik Kelimeler: teşri kuvveti


ÇİTME


[isim]
  • Çitmek işi

ERMİŞ


[isim] [din bilgisi]
  • Dinî inançlara göre kendisinde olağanüstü manevi güç bulunan kişi, eren, evliya, veli

    Anadolu ermişlerinin hikâyesini de kendine özgü üslubuyla anlatmıştır. - Nezihe Araz