Geç ile Başlayan 8 Harfli Kelimeler



GEÇ harfleri ile başlayan 8 harfli 14 kelime bulunuyor. Başında GEÇ olan 8 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "geç ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde Geç olan 8 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

GEÇİŞSİZ22, GEÇİMSİZ20, GEÇİRGEN19, GEÇERSİZ19, GEÇİŞMEK19, GEÇMİŞLİ19, GEÇİRİCİ18, GEÇİNMEK16, GEÇİMLİK16, GEÇİLMEK16, GEÇİRMEK16, GEÇMELİK16, GEÇİRTME16, GEÇERLİK15


GEÇERLİK


[isim]
  • Yürürlükte olma, değerini sürdürme durumu, revaç, valör

    Bu para geçerlikten kaldırıldı.

Birleşik Kelimeler: genelgeçerlik


GEÇİNMEK


[nesnesiz]
  • Yaşamak için gerekeni sağlamak

    Avla geçinen bir kabile, bu gıdaları tesadüfe borçlu olduğuna inanabilir. - Cemil Meriç

[-le]
  • Uzlaşmak, anlaşmak

    Aman çocuklar, birbirinizle iyi geçinin.

[mecaz]
  • Taslamak

    Şiir güç ya, şair olmak, şair geçinmek o kadar değil. - Nurullah Ataç

[-den] [mecaz]
  • Kendi gereksinimlerini başkalarından sağlamak

    Sen altmış para verip bir paket tütün almaz, herkesin tabakasından geçinirsin. - Memduh Şevket Esendal

[halk ağzında]
  • Ölmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • geçinip gitmek


GEÇİMLİK


[isim]
  • Yiyecek parası, nafaka

GEÇİLMEK


[-den]
  • Geçme işi yapılmak

    Terkos köprüsü geçildikten sonra cümbüş tekrar başladı. - Osman Cemal Kaygılı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • geçilmemek


GEÇİRMEK


[-i]
  • Geçme işini yaptırmak, geçmesini sağlamak
[-e]
  • Bir şeyi bir yandan öbür yana götürmek

    Kalanımızı peşine takarak Murat Suyu'nun karşı kıyısına geçirdi. - Kemal Bilbaşar

[-e] [-i]
  • Bir şeyi bir yerden başka yere taşımak, nakletmek

    Odanın eşyasını öbür odaya geçirmek.

[-e] [-i]
  • Tespit etmek, yazmak, kaydetmek

    Merkez, kadının dosyasına vefat kaydını geçirdi. - Refik Halit Karay

[-e] [-i]
  • Bir şeyi kendisine ayrılmış olan yere yerleştirmek, takmak

    Yem torbalarını hayvanların boyunlarına geçirdikten sonra arkadaşına sordu. - Osman Cemal Kaygılı

[-e] [-i]
  • Yola çıkan birini uğurlamaya gitmek, selametlemek, teşyi etmek

    Arkadaşımı geçirmeye gittim.

[-i] [-de]
  • Bir süre yaşamak, oturmak, kalmak

    Oralarda geçirdiğim günleri daima bir endişe, bir nevi hüzün ile derhatır ediyorum. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[-e] [nesnesiz]
  • Giymek, giyinmek

    Sırtına pembe, kolları tamamen çıplak bir bluz geçirmişti. - Sait Faik Abasıyanık

[-den]
  • Bir işi birden çok kişi üzerinde uygulamak

    Kılıçtan geçirmek. Dayaktan geçirmek.

[-i] [-den]
  • Herhangi bir durumu yaşamış olmak

    Ne yapar ne eder, günde iki üç saatini at üstünde geçirirdi. - Necati Cumalı

[-e] [-i]
  • Hastalık bulaştırmak

    Nezleyi bana geçirdin.

[-e]
  • Vurmak
[mecaz]
  • Alışverişte aldatmak, kötü mal satmak, kazıklamak
[-e] [argo]
  • Birine kötü söz söylemek

Birleşik Kelimeler: kurşungeçirmez, görmüş geçirmiş


GEÇMELİK


[isim]
  • Bazı yerlerden geçenlerin ödemek zorunda oldukları para, müruriye

GEÇİRTME


[isim]
  • Geçirtmek işi

GE


[kimya]
  • Germanyum elementinin simgesi

GEÇİRGEN


[sıfat] [fizik]
  • Gaz, sıvı vb.ni içinden kolaylıkla geçiren
[jeoloji]
  • Sıvıların geçmesine elverişli (kayaç), geçirimli

Birleşik Kelimeler: yarı geçirgen


GEÇERSİZ


[sıfat]
  • Yürürlükten çıkarılmış, hükümsüz

    Bu yasa geçersizdir.


GEÇİŞMEK


[nesnesiz] [-le]
  • Birbirinin içine geçip karışmak, tedahül etmek

GEÇMİŞLİ


[sıfat]
  • Bir geçmişi olan

GEÇİMSİZ


[sıfat]
  • Çevresindekilerle iyi geçinemeyen, kavga çıkaran, dirliksiz

GEÇİŞSİZ


[sıfat] [dil bilgisi]
  • Nesne ile kullanılmayan (fiil), lazım: Gülmek, ağlamak, düşmek, gitmek, küsmek, barışmak gibi