G ile Başlayan N ile Biten Kelimeler



G ile başlayan N ile biten 107 kelime bulundu.N ile başlayan G ile biten kelimeler

Ayrıca, "İçinde gn olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

GÖKTIRMALAYAN27

12 Harfli Kelimeler

GAYRİMUAYYEN24

11 Harfli Kelimeler

GÖKGÜVERCİN36, GAYRİMÜMKÜN23, GAYRİMEMNUN20, GAYRİMESKUN20

10 Harfli Kelimeler

GELİNBOĞAN24, GÖSTERİLEN21, GİBİSİNDEN19, GEORGETOWN19, GİBİLERDEN18, GREKOROMEN17

9 Harfli Kelimeler

GÖKKUZGUN28, GARDIFREN22, GİRİFTZEN22, GAGABURUN21, GANGLİYON20, GECELEYİN18, GÜNEBAKAN17, GERÇEKTEN16

8 Harfli Kelimeler

GÖKDOĞAN28, GÖKSOĞAN27, GÜMÜŞÇÜN25, GÜNGÖREN24, GÜNDÜZÜN23, GÜVERCİN23, GÖZETMEN22, GÜNBEGÜN22, GLİKOJEN22, GRAMOFON21, GÖKDELEN20, GÜNDEDÜN20, GÖSTEREN19, GÜNAYDIN19, GEÇİRGEN19, GAZELHAN19, GÜLABDAN18, GERGEDAN18, GABARDİN16, GARNİZON16
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

GAZOJEN24, GEZEĞEN21, GÜLEĞEN20, GİDEĞEN20, GELEĞEN18, GEZEGEN18, GÜLECEN16, GIYABEN16, GAZOLİN15, GABORON15, GİYOTİN14, GROSTON14, GASEYAN14, GENÇTEN14, GALEYAN13, GARİBAN13, GİRESUN13

6 Harfli Kelimeler

GÖÇKÜN21, GÖÇMEN20, GÖKŞİN19, GÖKSUN18, GÖKMEN17, GUFRAN17, GEZGİN17, GÜRGEN16, GÜLŞEN15, GEZMEN14, GİRGİN14, GERGİN14, GULDEN13, GOBLEN13, GEÇKİN13, GRABEN12, GLÜTEN12, GARSON12, GANYAN12, GERDAN12
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

GÖCEN18, GÖDEN17, GÜVEN17, GÜCÜN16, GÜZÜN16, GÖNEN15, GEVEN15, GÜRÜN13, GABON12, GEÇEN12, GİDON12, GABİN11, GALON10, GELEN9, GİREN9, GEREN9, GELİN9

4 Harfli Kelimeler

GREN8

3 Harfli Kelimeler

GÖN13, GÜN9, GEN7


GEN


[sıfat] [eskimiş]
  • Geniş
[sıfat]
  • Üçgen, dörtgen vb. geometri terimlerinde `kenarlı` anlamıyla kullanılan bir söz

Birleşik Kelimeler: altıgen, beşgen, çeşitkenar üçgen, çokgen, dış çokgen, dik üçgen, dikdörtgen, dikgen, dokuzgen, dörtgen, eşkenar dörtgen, eşkenar üçgen, iç çokgen, ikizkenar üçgen, köşegen, küresel üçgen, ongen, sekizgen, üçgen, yedigen

[sıfat] [halk ağzında]
  • Bir süre sürülmeyerek boş bırakılmış (tarla)

    Yurdumuzun neresinde işlenmemiş bir parça toprak, gen bir tarla görsem seni anarım. - Necati Cumalı

[isim] [biyoloji]
  • İçinde bulunduğu hücre veya organizmaya özel bir etkisi olan, kuşaktan kuşağa ve hücreden hücreye geçen kalıtımsal öge

GREN (Kelime Kökeni: Fransızca grain)


[isim]
  • Kâğıdın yüzeyinin pürüzlülük derece ve tipinin bir izlenimi

GELEN


[sıfat]
  • Gelme işini yapan (kimse veya nesne)
[fizik]
  • Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gelen ağam giden paşam
  • gelene git denilmez
  • gelen gideni aratır (veya gelen gidene rahmet okutur)

Birleşik Kelimeler: gelen geçen, gelen giden, ileri gelen


GİREN


[isim] [halk ağzında]
  • Hafif bulutlu, sisli hava

GEREN


[isim] [halk ağzında]
  • Kuruyunca çatlayan toprak, verimsiz, tuzlu, killi toprak

GELİN


[isim]
  • Evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gelin almak
  • gelin altın taht getirmiş, çıkmış kendisi oturmuş
  • gelin eşikte, oğlan beşikte
  • gelin etmek
  • gelin gibi süzülmek
  • gelin girmedik ev olur, ölüm girmedik ev olmaz
  • gelin gitmek
  • gelini ata bindirmişler "ya nasip" demiş
  • gelin olmak
  • gelin yazmak

Birleşik Kelimeler: gelin abla, gelin alayı, gelin alıcı, gelinboğan, gelin böceği, gelin çiçeği, gelinfeneri, gelin hamamı, gelin havası, gelinkuşağı, gelin kuşu, gelin otu, gelinparmağı, gelin teli


GÜN


[isim]
  • Güneş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gün ağarmak
  • gün almak
  • gün atmak
  • gün batmak
  • gün bugün
  • gün doğmadan kimliği söylenmez
  • gün doğmadan neler doğar
  • gün doğmak
  • gün doğmak
  • güne göre kürk giyinmek gerek
  • gün eylemek
  • gün geçer, kin geçmez
  • gün geçirmek (veya öldürmek)
  • gün geçmek
  • gün gibi açık
  • gün görmemek
  • gün güne uymaz
  • gün kavuşmak
  • gün koymak
  • günlerden bir gün
  • günleri gece olmak
  • günleri sayılı olmak
  • gün meselesi
  • gün ola harman ola
  • gün olur yılı besler, yıl olur günü beslemez
  • gün saymak
  • günü (veya gününü) kurtarmak
  • günü dolmak
  • günü gününe uymaz
  • gününü (veya günlerini) saymak (veya beklemek)
  • gününü doldurmak
  • gününü görmek
  • gününü göstermek
  • gününü gün etmek
  • günü yetmek
  • gün varken davarını eve götür
  • gün yemek
  • gün yüzü görmemek
  • gün yüzü görmemiş (söz veya küfür)

Birleşik Kelimeler: günâşık, günaşırı, günaydın, gün balı, gün balığı, gün batımı, gün batısı, günbegün, günberi, gün boyu, günçiçeği, gün dikilmesi, gün doğusu, gündöndü, gün dönümü, gün durumu, güngörmez, güngörmüş, gün gülü, gün günden, günısı, gün ışığı, günindi, gün merkezli, gün ortası, günöte, Gün tutulması, gün tün eşitliği, gün yağmuru, gün yayı, gün yeli, günden güne, günebakan, günler günü, günübirlik, günü geçmiş, günü gününe, günün adamı, günün birinde, ala gün, artık gün, ay gün takvimi, ay gün yılı, ek gün, ertesi gün hapı, her gün, iyi gün, iyi gün dostu, kara gün, kara gün dostu, mübarek gün, öbür gün, ön gün, öte gün, tam gün, ana baba günü, arife günü, aşure günü, bayram günü, çalışma günü, doğum günü, güneş günü, halk günü, hesap günü, imza günü, iş günü, kabul günü, kandil günü, kış günü, kıyamet günü, mahşer günü, okuma günü, paça günü, yaş günü, yıldız günü


GALON (Kelime Kökeni: İngilizce gallon)


[isim]
  • Anglosaksonların kullandığı yaklaşık dört buçuk litrelik bir tür ölçü birimi

GABİN (Kelime Kökeni: Arapça ġabn)


[isim] [eskimiş]
  • Alışverişte satın alınan mala ödenen karşılığın, malın değerinden çok fazla olması, alışverişte hile yapma
[hukuk]
  • Edimler arasında açık oransızlık

GRABEN (Kelime Kökeni: Almanca Graben)


[isim] [coğrafya]
  • Çöküntü hendeği

GLÜTEN (Kelime Kökeni: Fransızca gluten)


[isim]
  • Katı cisimlerin parçalarını birbirine yapıştıran bir tür madde
[kimya]
  • Tahıl unlarından nişasta çıkarıldıktan sonra geri kalan albüminli madde

Birleşik Kelimeler: glüten ekmeği, glüten tutkalı


GARSON (Kelime Kökeni: Fransızca garçon)


[isim]
  • Lokanta, pastane, kahvehane vb. yerlerde müşterilere hizmet eden kimse

    Öğle yemeklerinde garson olarak çalışacak, buna karşılık öğle ve akşam yemeklerini lokantadan yiyecekti. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: başgarson, şef garson


GANYAN (Kelime Kökeni: Fransızca gagnant)


[sıfat]
  • At yarışlarında birinciliği kazanan (at)
[isim]
  • Bu at için alınan bilet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ganyan oynamak

Birleşik Kelimeler: altılı ganyan, beşli ganyan, dörtlü ganyan, üçlü ganyan


GERDAN (Kelime Kökeni: Farsça gerden)


[isim]
  • Vücudun omuzlarla baş arasında kalan ön bölümü

    Başını geri atıp gerdanını olanca beyazlığıyla göstererek sarsıla sarsıla güldü. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gerdan kırmak


GEÇEN


[sıfat]
  • Bir önceki (hafta, ay, yaz, kış vb.)

    Yine bir gün o kızı geçen yıl gördüğü incirlikte bir daha gördü. - Osman Cemal Kaygılı