GÜZELLEŞMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



GÜZELLEŞMEK harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli GÜZELLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GÜZEL14, GEZME13, GÜLME12, GÜLLE11, ÜŞMEK11, ÜZMEK11, GELME10, EŞLEM9, EŞMEK9, EZMEK9, ELZEM9, MELEŞ9, MELEZ9, EŞLEK8, KELEŞ8, ŞELEK8, ŞEKEL8, EKLEM6, ELEME6, ELMEK6, KELEM6, MELEK6, KELLE5


KELLE (Kelime Kökeni: Farsça kelle)


[isim]
  • Koyun, kuzu ve keçinin pişirilmiş başı
[teklifsiz konuşmada]
  • Baş, kafa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kelle götürmek
  • kelle koltukta gezmek
  • kelle koparmak
  • kelle koşturmak
  • kelle kulak yerinde
  • kelle sağ olsun da külah bulunur
  • kellesinden olmak
  • kellesini koltuğuna almak
  • kellesini uçurmak
  • kellesini vurdurmak
  • kelleyi koltuğun altına almak
  • kelleyi vermek


EKLEM


[isim] [anatomi]
  • Vücut kemiklerinin uç uca veya kenar kenara gelip birleştiği yer, mafsal

Birleşik Kelimeler: eklem bacaklılar, omuz eklemi


ELEME


[isim]
  • Elemek işi, eliminasyon
[spor]
  • Çeyrek sona katılacak sporcu ve takımları ayırmak için düzenlenen seçme yarışı

Birleşik Kelimeler: eleme sınavı, ön eleme


ELMEK (Kelime Kökeni: (elektronik mektup'tan))


[isim] [bilişim]
  • Elektronik posta

KELEM (Kelime Kökeni: Farsça kelem)


[isim] [halk ağzında]
  • Lahana

Birleşik Kelimeler: etsiz kelem


MELEK (Kelime Kökeni: Arapça melek)


[isim] [din bilgisi]
  • Tanrı ile insan arasında aracılık yaptığına ve nurdan olduğuna inanılan manevi varlık, ferişte
[mecaz]
  • Terbiyeli, uysal kimse

    Yanlarındaki kızlar ise sahici birer melekti. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • melek gibi

Birleşik Kelimeler: melek otu


EŞLEK


[isim] [coğrafya]
  • Ekvator

Birleşik Kelimeler: gök eşleği


KELEŞ


[sıfat] [halk ağzında]
  • Yiğit, cesur, bahadır

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleş keleş sırıtmak


ŞELEK


[isim] [halk ağzında]
  • Sırtta taşınan yük

ŞEKEL (Kelime Kökeni: İngilizce shekel)


[isim]
  • İsrail para birimi

EŞLEM


[isim]
  • Kopya

EŞMEK


[-i]
  • Toprağı veya toprak gibi yumuşak bir şeyi biraz kazmak

    Bereket versin ateş koydu demin komşu kadın / Üşüyorsan eşiver mangalı, eş, eş de ısın - Mehmet Akif Ersoy

[mecaz]
  • Araştırmak, incelemek
[nesnesiz]
  • At hızlı gitmek

EZMEK


[-i]
  • Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek

    Ben kendi hesabıma aruzu bir bal mumu gibi ezer, oynar, istediğim şekle sokardım. - Enis Behiç Koryürek

[nesnesiz]
  • Sıvı içinde bastırıp karıştırarak eritmek

    Şerbet için şeker ezmek. Boya ezmek.

[mecaz]
  • Üzmek, sıkıntıya sokmak

    Seven kalbi ezmek, sevmeyen kalbi durdurmaktan daha affedilmez bir cinayettir. - Aka Gündüz

[mecaz]
  • Dayanıklılığını aşacak derecede çalıştırarak yormak

    Bu yol hayvanı ezdi.

[mecaz]
  • Yenmek, sindirmek

    Düşmanı ezmek.

[argo]
  • Harcamak

    Paraları bir haftada ezerim. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ez de suyunu iç
  • ezip büzmek

Birleşik Kelimeler: ezimevi, elezer, özezer, karıncaezmez


ELZEM (Kelime Kökeni: Arapça elzem)


[sıfat] [eskimiş]
  • Çok gerekli, vazgeçilmez

    Hükmün muteber olması için ittifakla alınması elzemdir. - Tarık Buğra


MELEŞ


[isim] [halk ağzında]
  • İki kuzulu koyun