GÖVDELENMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



GÖVDELENMEK harflerini içeren 6 harfli 26 kelime bulunuyor. 6 harfli GÖVDELENMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DÖVMEK21, DÖNGEL18, GÖMLEK17, GÖKMEN17, GEVMEK17, DÖNMEK15, ÖDENME15, ÖDEMEK15, ÖDENEK14, GEDMEK13, ÖNLEME13, DELEGE12, EGEMEN11, ELEMGE11, GELEME11, GELMEK11, KENGEL10, DELMEK9, DENMEK9, DENEME9, EKLEME7, ENEMEK7, ELEMEK7, ELENME7, KELEME7, MELEKE7


EKLEME


[isim]
  • Eklemek işi
[sıfat]
  • Eklenmiş

Birleşik Kelimeler: ekleme dişi


ENEMEK


[-i]
  • İğdiş etmek

ELEMEK


[-i]
  • Elek yardımıyla ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak, elekten geçirmek

    Eledim eledim höllük eledim / Aynalı beşikte bebek beledim - Halk türküsü

[mecaz]
  • Gözden geçirmek, ayıklamak, iyisini kötüsünden ayırmak
[spor]
  • Bir yarışmacıyı yarışma dışı bırakmak, elimine etmek

ELENME


[isim]
  • Elenmek işi
[spor]
  • Yenilen oyuncu veya takımın yarışmalardan çıkması

KELEME


[sıfat] [halk ağzında]
  • Sürülmeden bırakılmış (tarla)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleme olmak


MELEKE (Kelime Kökeni: Arapça meleke)


[isim]
  • Tekrarlama sonucu kazanılan yatkınlık, alışkanlık

    Bütün melekelerim yerinde olduğu hâlde kendimde değildim. - Necip Fazıl Kısakürek

[ruh bilimi] [felsefe]
  • Yeti

DELMEK


[-i]
  • Delik açmak, delik duruma getirmek

    Taşın göze dokunmadığını ve bir parmak aşağıda yanağı deldiğini gördü. - Peyami Safa

[mecaz]
  • İncitmek, kırmak

Birleşik Kelimeler: ciğerdeldi, ağaçdelen, gökdelen, kardelen, kargadelen, zindandelen


DENMEK


[nesnesiz]
  • Ad verilmek

    Kadının köylü kılığına girmiş bir şehir kızı denecek kadar nazlı çehresi, endamı ve duruşu var. - Reşat Nuri Güntekin


DENEME


[isim]
  • Denemek işi, sınama

    Bu denemeleri yaptığıma hiç pişman değilim. Bugüne kadar yararlıklarını görüyorum. - Nazım Hikmet

[sıfat]
  • Son biçimini bulmamış, taslak durumunda olan

    İlk deneme dalış günü gelince, denizcilerde büyük bir coşkunluk, bir tören havası vardı. - Halikarnas Balıkçısı

[edebiyat]
  • Herhangi bir konuda yeni ve kişisel görüşlerle bezenmiş bir anlatım içinde sunulan düzyazı türü

    Öykülerimde, denemelerimde beni yazmaya iten yüreğimin taşmasıdır. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: deneme hayvanı, deneme tahtası, deneme yayını


KENGEL (Kelime Kökeni: Farsça kenger)


[isim] [bitki bilimi]
  • Kenger

Birleşik Kelimeler: kengel sakızı, sütlü kengel


EGEMEN


[sıfat]
  • Yönetimini hiçbir kısıtlama veya denetime bağlı olmaksızın sürdüren, bağımlı olmayan, hükümran, hâkim

    Egemen devlet.

[mecaz]
  • Sözünü geçiren, üstünlük kazanan

ELEMGE


[isim]
  • Çile durumundaki ipliği yumak yapmak veya masuraya sarmak için kullanılan ve bir eksen üzerinde dönen araç

    Bu rutubetli mahzenin loş serinliği içine elemgelerini kurmuşlar, iplik eğiriyorlar. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


GELEME


[isim] [halk ağzında]
  • İki yıl sürülmeyen, boş tarla

GELMEK


[-e] [nesnesiz] [-den]
  • Ulaşmak, varmak

    Gurbetten gelmişim yorgunum hancı / Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş - Bekir Sıtkı Erdoğan

[-e]
  • Bir şeye sonradan inanmak, doğruluğuna hak vermek, eğilim göstermek, kabul etmek

    Dediğime geldiniz mi?

[-e]
  • Uygun düşmek

    Caddelerde oturmaya gelmez. - Ömer Seyfettin

[-e]
  • Başlamak, ortaya çıkmak
[yardımcı fiil]
  • Kök veya gövdeleri sonuna -a (-e) eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur

    Alışageldiğimiz bir anlamı vardı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ...-e gelince
  • gel de (veya gelsin de)
  • gel demesi kolay ama git demesi güçtür
  • gel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eyleme
  • geldik yüze, çıktık düze
  • geleceği varsa göreceği de var
  • gelip çatmak (veya dayanmak)
  • gelip geçmek
  • gel keyfim gel
  • gelsin ... (veya gelsin ... gitsin ...)
  • gel zaman git zaman

Birleşik Kelimeler: gelgeç, gelgel, gelip geçici, gide gele, gitmeli gelmeli, varagele, rastgele, taygeldi, gelgelelim, kendigelen, karşı gelim, tümdengelim, söz gelimi, süregelmek


DELEGE (Kelime Kökeni: Fransızca délégué)


[isim]
  • Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi, murahhas

    Avrupa'da toplanıp, konuşup dağılan milletlerarası konferanslara delege olarak gönderilmiştir. - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: başdelege