FORSEPS ile Oluşan Kelimeler (FORSEPS Kelime Türetme)



FORSEPS harflerinden oluşan 28 kelime bulunuyor. FORSEPS kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Forseps kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

7 Harfli Kelimeler

FORSEPS20

6 Harfli Kelimeler

PROSES13

4 Harfli Kelimeler

FORS12, EFOR11, SERF11, PESO10, SPOR10, PRES9, REPO9, EROS6

3 Harfli Kelimeler

POF14, FOS11, SOF11, FES10, FER9, POS9, PES8, ROP8, SOS6, SES5, SER4

2 Harfli Kelimeler

OF9, FE8, PE6, ES3, SE3, ER2, RE2


ER


[isim]
  • Erkek

    Noksansız bir çeyiz ve düğünle iyi bir ere verilen Zeynep'in hissesi ayrılmıştır. - Tarık Buğra

[mecaz]
  • İşini iyi bilen, yetenekli kimse

    Sanat eri çalışır, bir eser kor ortaya, onun güzel olduğuna inanır, o güzelliği herkesin anlamasını, kavramasını ister. - Nurullah Ataç

[sıfat] [mecaz]
  • Kahraman, yiğit
[askerlik]
  • Rütbesiz asker, nefer

    Düşman erleri arasında Fransızlar da vardır. - Salâh Birsel

[halk ağzında]
  • Koca

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ere gitmek (veya varmak)
  • ere vermek
  • erim er olsun da yerim çalı dibi olsun
  • erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını
  • er kocar, gönül kocamaz
  • er lokması er kursağında kalmaz
  • er olan ekmeğini taştan çıkarır
  • er oyunu üçe kadar

Birleşik Kelimeler: erbaş, er bezi, erdişi, er ekmeği, er kişi, er meydanı, er suyu, acemi er, komando er, tam er, avcı eri, emir eri, gönül eri, hizmet eri, iş eri, sanat eri, yazın eri

[zarf] [halk ağzında]
  • Erken

    Er sabah kalktım ki sular çağlıyor - Halk türküsü

Birleşik Kelimeler: er ekmeği, er geç

[kimya]
  • Erbiyum elementinin simgesi

RE


[isim] [müzik]
  • Gam (II) dizisinde do ile mi arasındaki ses
[kimya]
  • Renyum elementinin simgesi

ES


[isim] [müzik]
  • Notada duraklama zamanı ve bunu gösteren işaretin adı

    Dörtlük es. Sekizlik es.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • es geçmek

[kimya]
  • Aynştaynyum elementinin simgesi

SE


[isim]
  • Üç

Birleşik Kelimeler: ciharıse

[kimya]
  • Selenyum elementinin simgesi

SER (Kelime Kökeni: Farsça ser)


[isim] [eskimiş]
  • Baş, kafa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • serde ... var
  • ser verip sır vermemek

Birleşik Kelimeler: serasker, serazat, serdengeçti, serdümen, serencam, serhat, serlevha, sermaye, sermest, sermestane, sermuharrir, sermürettip, serpuş, sersefil, sertabip, seryaver

[isim]
  • Limonluk

    Köşkünün arka tarafında çiçek serleri vardır, her mevsim en nadide çiçekler yetiştirilir. - Aydın Boysan


SES


[isim]
  • Kulağın duyabildiği titreşim, seda, ün

    Şafağa doğru otomobil sesi duyuldu. - Falih Rıfkı Atay

[dil bilimi]
  • Akciğerlerden gelen havanın ses yolunda oluşturduğu titreşim

    Mustafa sesimdeki alaycı tınıdan kuşkulandı. - Ahmet Ümit

[mecaz]
  • Duygu ve düşünce

    Gençliğin sesini duyuran başka bir dergide ... - Yusuf Ziya Ortaç

[mecaz]
  • Herhangi bir davranış, tutum karşısında uyanan ruhsal tepki

    Vicdanın sesi. Aklın sesi.

[müzik]
  • Aralarında uyum bulunan titreşimler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ses çıkarmamak (veya etmemek)
  • ses çıkmamak
  • ses etmek
  • ses getirmek
  • sesi ayyuka çıkmak
  • sesi çıkmamak (veya kesilmek)
  • sesini çıkarmamak
  • sesini kesmek
  • sesini kısmak
  • sesini yükseltmek
  • ses kesilmek
  • ses vermek

Birleşik Kelimeler: ses aleti, ses aygıtı, ses bilgisi, ses bilimi, ses birimi, ses dalgaları, ses değişmesi, ses duvarı, ses düşmesi, ses kakışması, ses kuşağı, ses organları, ses perdesi, ses seda, ses soluk, ses telleri, ses türemesi, ses uyumsuzluğu, ses uyumu, sesyayar, sesyazar, ses yitimi, ses yolu, ses yönetmeni, ses yoğunluğu, alçak ses, çatal ses, çatlak ses, dış ses, iç ses, ince ses, kalın ses, ön ses, pes ses, radyofonik ses, son ses, tiz ses, yanık ses, yüksek ses, çevir sesi, göğüs sesi, kafa sesi, mağara sesi


EROS (Kelime Kökeni: Fransızca érôs)


[isim] [ruh bilimi]
  • Ruhsal çözümleme açısından cinsel eğilimler ve bundan doğan isteklerin tümü
[isim]
  • Yunan mitolojisinde aşk tanrısının adı

SOS (Kelime Kökeni: Fransızca sauce)


[isim]
  • Bazı yemeklerin üzerine dökülen, domates, baharat vb. şeylerle yapılan karışım

PE



PES (Kelime Kökeni: Farsça bes)


[ünlem]
  • Yenilgiyi kabul ettiğini belirtmek için veya birinin şaşkınlık veren davranışlarına karşılık olarak kullanılan bir söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • pes demek
  • pes etmek

[sıfat]
  • Hafif, yavaş sesle söylenen, pest, ince karşıtı

    Nihayet Zehra kapıya doğru yürüyünce pesten, sevinçli seslerle söyleşerek arkasından giderler. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: pes perde, pes ses


ROP (Kelime Kökeni: Fransızca robe)


[isim]
  • Çoğu tek parça kadın giysisi

    İlk gözüme çarpan şey pembe renkli, ince yünlü, sade bir roptu. - Peyami Safa


FE


[kimya]
  • Demir elementinin simgesi

PRES (Kelime Kökeni: Fransızca presse)


[isim] [teknik]
  • İşletme, onarma, düzletme vb. işlemlerin uygulanması için bir nesneyi, iki ağırlık arasında mekanik olarak sıkıştırmaya yarayan alet, mengene, cendere
[spor]
  • Baskı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • pres yapmak


REPO


[isim] [ekonomi]
  • Bankalar arası işlemlerde bir gecelik faiz uygulaması

FER (Kelime Kökeni: Farsça fer)


[isim]
  • Parlaklık, aydınlık

Birleşik Kelimeler: kerli ferli