FİZYOKRAT Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



FİZYOKRAT harflerini içeren 4 harfli 58 kelime bulunuyor. 4 harfli FİZYOKRAT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Fizyokrat ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Fizyokrat olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

FRİZ13, FOYA13, FAİZ13, FARZ13, ZİFT13, ZARF13, TAYF12, FORA11, FOTA11, KOFA11, TİFO11, ARİF10, FRAK10, FAİK10, FAKR10, FARK10, İTFA10, İFTA10, KAFİ10, ZİYA9, ZAYİ9, AZOT8, KOZA8, ROZA8, ZOKA8, AZİT7, İYOT7, İKAZ7, KRİZ7, ORYA7, TARZ7, ZİRA7, ZATİ7, ZAİT7, RİYA6, AORT5, AKOR5, KORT5, KOTA5, KARO5, ORAK5, ORTA5, OKAR5, ROKA5, ROTA5, TOKA5, TROK5, TRİO5, TORK5, ATİK4, AKİT4, İRAT4, İKTA4, KİRA4, KARİ4, KART4, KATİ4, RİKA4


ATİK


[sıfat]
  • Çabuk davranan, çevik

Birleşik Kelimeler: atik tetik

[sıfat] [eskimiş]
  • Eski, eski zamanla ilgili

Birleşik Kelimeler: Ahd-i Atik


ÂKİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳid)


[sıfat]
  • Bağıtçı
[isim] [eskimiş] [hukuk]
  • Sözleşme

Birleşik Kelimeler: akit vaadi, akdetmek, evlilik akdi, hizmet akdi, iş akdi


İRAT (Kelime Kökeni: Arapça īrād)


[isim]
  • Gelir

    Şenlik pansiyonerleri de ekseriyetle iratları düzgün kimseler değildir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[eskimiş]
  • Söyleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • irat etmek

Birleşik Kelimeler: iradımesel


İKTA (Kelime Kökeni: Arapça ıḳṭāʿ)


[isim] [tarih]
  • Bir kişinin mülkiyetinde olmayıp devlete ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkâna hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi

KİRA (Kelime Kökeni: Arapça kirāʾ)


[isim]
  • Bir konutun, bir mülkün veya taşıt gibi herhangi bir şeyin belli bir bedel karşılığında, bir süre için sahibi tarafından başkasına verilmesi, icar

    Eski kirayı yükseltiyorum, isterseniz gidin mahkemeye. - Çetin Altan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kirada olmak
  • kirada oturmak
  • kiraya vermek

Birleşik Kelimeler: kira arabası, kira bedeli, kira kontratı, kira sözleşmesi, ayak kirası, diş kirası, maden kirası


KARİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳāriʾ)


[isim] [eskimiş]
  • Okuyucu, okur

    Bu kusurlara rağmen Gülistan tercümesi bugünkü hâliyle de Türk karisi için faydalı olmaktan uzak değildir. - Asaf Halet Çelebi


KART


[sıfat]
  • Gençliği ve körpeliği kalmamış, körpe karşıtı

    Bu kart hatunun, bu içi dışı pörsük kadının hâlâ piyasa yeri araması beni çıldırtıyor. - Halide Edip Adıvar

[isim]
  • Düzgün kesilmiş ince karton parçası

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kart basmak
  • kart çıkarmak

Birleşik Kelimeler: açık kart, ek kart, hamilikart, kırmızı kart, manyetik kart, sanal kart, sarı kart, serbest kart, yeşil kart, adres kartı, banka kartı, basın kartı, duhuliye kartı, giriş kartı, kimlik kartı, kredi kartı, nakit kartı, ödeme kartı, posta kartı, tanıtma kartı, tebrik kartı, telefon kartı, uçuş kartı, varlık kartı, yaka kartı


KATİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭʿī)


[sıfat]
  • Kesin

    Cem dayattı ve bu rolü asla kabul etmeyeceğini kati bir dille bildirdi. - Necip Fazıl Kısakürek

Birleşik Kelimeler: kati teminat


RİKA (Kelime Kökeni: Arapça riḳʿa)


[isim] [eskimiş]
  • Arap harflerinin en çok kullanılan el yazısı biçimi

AORT (Kelime Kökeni: Fransızca aorte)


[isim] [anatomi]
  • Ana atardamar

AKOR (Kelime Kökeni: Fransızca accord)


[isim] [müzik]
  • Üç veya daha çok sesin bir arada tınlaması

KORT (Kelime Kökeni: İngilizce court)


[isim] [spor]
  • Tenis oynanan alan, tenis sahası, tenis kortu

    Otelin tenis kortunu geçtik. - Hüseyin Cahit Yalçın

Birleşik Kelimeler: tenis kortu


KOTA (Kelime Kökeni: Fransızca quota)


[isim] [ekonomi]
  • Bir ülkede ithal edilecek malların çeşitlerini, oranlarını veya miktarlarını gösteren liste
[sinema]
  • Bazı ülkelerde, sinemalarda belirli bir süre oynatılması zorunlu olan yerli film sayısının yabancı filmlere oranı

KARO (Kelime Kökeni: Fransızca carreau)


[isim]
  • Oyun kâğıtlarının küçük, kırmızı, baklava biçimli benekli olanı, orya
[mimarlık]
  • Betondan yapılmış dört köşe döşeme taşı

    Olmaz, ben bu karonun metrekaresini iki bine döşeyemem. - Muzaffer İzgü


ORAK


[isim]
  • Yarım çember biçiminde yassı, ensiz ve keskin metal bir bıçakla, buna bağlı bir saptan oluşan ekin, ot vb. biçme aracı

Birleşik Kelimeler: orak ayı, orak böceği, orak işi, beyinorağı, çalgı orağı