Fes ile Başlayan Kelimeler



FES ile başlayan 14 kelime bulunuyor. Başında FES olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Fes kelimesinin anlamı nedir? Fes ile biten kelimeler. İçinde fes olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

FESÜPHANALLAH34

11 Harfli Kelimeler

FESHEDİLMEK25

10 Harfli Kelimeler

FESHEDİLME24, FESATÇILIK22

9 Harfli Kelimeler

FESHETMEK21

8 Harfli Kelimeler

FESLEĞEN22, FESTİVAL21, FESHETME20, FESATLIK16

7 Harfli Kelimeler

FESATÇI18, FESAHAT18

5 Harfli Kelimeler

FESİH16, FESAT12

3 Harfli Kelimeler

FES10


FES (Kelime Kökeni: (Fas şehrinin adından))


[isim] [eskimiş]
  • Şapka yerine kullanılan, kırmızı, kalın çuhadan yapılmış, tepesinde püskülü olan, silindir biçiminde başlık

    Geriye doğru basık, yalın kat destarlı fesinde her zaman bir çiçek takılıdır. - Salâh Birsel

Ata Sözleri ve Deyimler

  • fesini havaya atmak

Birleşik Kelimeler: fes rengi, canfes, dalfes


FESAT (Kelime Kökeni: Arapça fesād)


[isim]
  • Bozukluk

    Mide fesadı. Ahlak fesadı.

[sıfat]
  • Herhangi bir konuda iyimser olmayan, kötü yorumlayan (kimse)

    Sen de ne fesat adamsın!

[sıfat]
  • Karıştırıcı, ara bozucu (kimse)

    Fakat gitgide içlerine uygunsuz adamlar ve türlü fesatlar karışmış. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • fesat çıkarmak (veya fesada vermek)
  • fesat karıştırmak

Birleşik Kelimeler: fesat kumkuması, içi fesat, mide fesadı


FESATLIK


[isim]
  • Arabozanlık

FESİH (Kelime Kökeni: Arapça fesḫ)


[isim] [hukuk]
  • Verilmiş bir yargıyı kaldırma, bozma

    Fesih kararı.


FESATÇI


[isim]
  • Arabozan

    Fesatçı ve fırsatçı olduğu kadar korkak bir adamdı. - Falih Rıfkı Atay


FESAHAT (Kelime Kökeni: Arapça feṣāḥat)


[isim] [edebiyat]
  • Kurallı, etkileyici, heyecan verici, inandırıcı, sanatlı söz söyleme

    Edebî lisanı o zamanki fesahatine ve tabiatına göre güzelleştirdiler. - Yahya Kemal Beyatlı


FESHETME


[isim]
  • Feshetmek işi

FESHETMEK (Kelime Kökeni: Arapça fesḫ + Türkçe etmek)


[-i]
  • Verilmiş bir yargıyı kaldırmak, bozmak

FESTİVAL (Kelime Kökeni: Fransızca festival)


[isim]
  • Dönemi, yapıldığı çevre, katılanların sayısı veya niteliği programla belirtilen ve özel önemi olan sanat gösterisi
[sinema] [tiyatro]
  • Belli bir sanat dalında oyun ve filmlerin sunulması ve gösterilmesi sonunda ödül, derece verilmesi biçiminde düzenlenen ulusal veya uluslararası gösteri dizisi, şenlik

    Antalya film festivali.

[teklifsiz konuşmada]
  • Düzensiz toplantı, curcuna

    İlk bakışta festivale benzer bir durum göremedi. - Attila İlhan


FESATÇILIK


[isim]
  • Arabozanlık

FESLEĞEN (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • Ballıbabagillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, yaprakları güzel kokulu, beyaz veya pembe çiçekli, bir yıllık ve otsu bir süs bitkisi, reyhan (Ocimum basilicum)

Birleşik Kelimeler: yaban fesleğeni, yer fesleğeni


FESHEDİLME


[isim]
  • Feshedilmek işi

FESHEDİLMEK (Kelime Kökeni: Arapça fesḫ + Türkçe edilmek)


[nesnesiz]
  • Kapatılmak, dağıtılmak, faaliyetten men edilmek

FESÜPHANALLAH (Kelime Kökeni: Arapça fesubḥānallah)


[ünlem]
  • Süphanallah

    Fesüphanallah! Dünyada böyle kadın var ha!. - Refik Halit Karay