FASULYEMSİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



FASULYEMSİ harflerini içeren 5 harfli 46 kelime bulunuyor. 5 harfli FASULYEMSİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

EFSUS14, FUAYE14, FULYA14, YULAF14, ELYAF13, FİLUM13, MUFLA13, MEFUL13, MASİF13, SUFLE13, ESLAF12, İFLAS12, SEFİL12, MEYUS10, SİYME9, SİMYA9, SUSMA9, SUSAM9, SEYİS9, UYSAL9, ALMUS8, MESUL8, MEYİL8, USSAL8, ESASİ7, ELMAS7, EMSAL7, İSLAM7, LEMİS7, MİLAS7, MİSEL7, MİSAL7, MESAİ7, MELAS7, SİLME7, SALİM7, SEMAİ7, SELİS7, SELİM7, SESLİ7, SELAM7, ULEMA7, AMELİ6, İSALE6, İMALE6, MAİLE6


AMELÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamelī)


[sıfat]
  • Uygulamalı

    Kitaplardan gelen fikirler nazari, yaşanan fikirler ise amelîdir. - Mehmet Kaplan


İSALE (Kelime Kökeni: Arapça isāle)


[isim] [eskimiş]
  • Akıtma

İMALE (Kelime Kökeni: Arapça imāle)


[isim] [eskimiş]
  • Bir tarafa yatırma, eğme
[edebiyat]
  • Aruz vezninde kısa okunması gereken heceyi ölçüye uydurmak için uzun okuma, zihaf karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imale etmek
  • imale yapmak


MAİLE (Kelime Kökeni: Arapça māʾile)


[isim] [eskimiş] [coğrafya]
  • Aklan

ESASİ (Kelime Kökeni: Arapça esāsī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Asal

ELMAS (Kelime Kökeni: Arapça elmās)


[isim]
  • Yerin derinliklerinde bulunan, billurlaşmış arı karbon
[sıfat]
  • Bu taşlarla yapılmış

    Elim değmişken elmas kılıcımla canını cehenneme yollayayım. - Turan Oflazoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • elmas gibi

Birleşik Kelimeler: elmastıraş, kara elmas, camcı elması


EMSAL (Kelime Kökeni: Arapça ems̱āl)


[isim]
  • Benzer, eş, denk

    Tarihte o ana kadar emsali görülmedik bir ticari kepazelik devri açılmıştı. - Ercüment Ekrem Talu

[eskimiş] [matematik]
  • Katsayı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emsal olmak
  • emsal oluşturmak
  • emsal vermek


İSLAM (Kelime Kökeni: Arapça islām)


[isim] [din bilgisi]
  • Müslümanlık

Birleşik Kelimeler: İslam gizemciliği, İslam hukuku, şeyhülislam


LEMİS (Kelime Kökeni: Arapça lems)


[isim] [eskimiş]
  • El ile dokunarak duyma, bir şeye el ile dokunma

MİLÂS


[isim]
  • Muğla iline bağlı ilçelerden biri

MİSEL (Kelime Kökeni: Fransızca micelle)


[isim] [kimya]
  • Koloit iyonlarında molekül yığılmasından oluşan ve yalnız başına koloidin bütün niteliğini taşıdığı kabul edilen bölüm

MİSAL (Kelime Kökeni: Arapça mis̱āl)


[isim]
  • Örnek olarak alınabilen, gösterilen şey, örnek

    Cumhuriyet tarihimizde bunun iki misali vardır. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • misal göstermek

Birleşik Kelimeler: söz misali


MESAİ (Kelime Kökeni: Arapça mesāʿī)


[isim]
  • Çalışma, emek

    İki üç günlük mesaiyle bir sürü karanlık noktayı çözümledin. - Osman Aysu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesai yapmak
  • mesaiye kalmak

Birleşik Kelimeler: mesai saati, tam mesai, teşrikimesai, yarım mesai


MELAS (Kelime Kökeni: Fransızca mélasse)


[isim]
  • Şeker üretiminde, billurlaşan şeker alındıktan sonra kalan şekerli posa

SİLME


[isim]
  • Silmek işi

    Taşlarımız öyle güzel parlardı ki o parlaklığı görme uğruna bütün gün sürekli silmeyi bile düşündüğüm olurdu. - Ayla Kutlu

[zarf]
  • Ağzına kadar, sıvama, lebalep
[zarf]
  • Baştan aşağı, tam olarak, tamamen

    O çağlarda saraylar, konaklar, yalılar silme cariyedir. - Salâh Birsel

[mimarlık]
  • Duvar, tavan vb. yerlerde yapılan kabartma kenar

Birleşik Kelimeler: silme kalıbı, silme makinesi, silme tahtası, tespihli silme