FARMAKODİNAMİK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler



FARMAKODİNAMİK harflerini içeren 7 harfli 23 kelime bulunuyor. 7 harfli FARMAKODİNAMİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

FORMİKA15, KAFADAN15, KAFADAR15, RAFADAN15, MANKAFA14, İNFİRAK13, DONAMAK11, KODAMAN11, MAKADAM11, ADANMAK10, DİNAMİK10, MANİDAR10, ARMONİK9, AKRONİM9, MİNORKA9, MAKRAMA9, OKRAMAK9, ONARMAK9, ARANMAK8, KANAMAK8, KARAMAN8, KARAMAK8, MAKARNA8


ARANMAK


[nesnesiz]
  • Arama işine konu olmak

    Ertesi günü uygun pansiyon aranacaktı. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aranıp taranmak


KANAMAK


[nesnesiz]
  • Vücudun herhangi bir yerinden kan akmak, kan gelmek
[mecaz]
  • Manevi acılar yeniden etkisini duyurmak, depreşmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kanayan yara olmak


KARAMAN


[isim]
  • Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • Karaman'ın koyunu sonra çıkar oyunu

[isim] [hayvan bilimi]
  • Orta Anadolu'da yetiştirilen, kuyruğu iri ve yağlı bir tür koyun

Birleşik Kelimeler: akkaraman, morkaraman, güney karamanı


KARAMAK


[-i] [halk ağzında]
  • Hor görmek

    Merhametin çoktur beni karama / Beni görüp mah yüzünü bürüme - Karacaoğlan


MAKARNA (Kelime Kökeni: İtalyanca maccherone)


[isim]
  • İrmik veya una yumurta karıştırılarak hazırlanmış türlü biçimlerdeki kuru hamur
[argo]
  • İtalyan lireti

Birleşik Kelimeler: burgu makarna, çubuk makarna, fırında makarna, fiyonk makarna, kıymalı makarna, salçalı makarna, şerit makarna, yüksük makarna, düdük makarnası


ARMONİK (Kelime Kökeni: Fransızca harmonique)


[sıfat] [müzik]
  • Armoni ile ilgili olan
[isim]
  • Armonika

    Her adım atışında koyu lacivert akordiyon eteği hakikaten bir armonik gibi açılıp kapanıyordu. - Mahmut Yesari


AKRONİM (Kelime Kökeni: Fransızca acronyme)


[isim] [dil bilgisi]
  • Kısma ad

MİNORKA (Kelime Kökeni: İngilizce minorca)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Genellikle siyah tüylü, balta veya gül ibikli yumurta tavuğu

MAKRAMA


[isim]
  • Mahrama

OKRAMAK


[nesnesiz] [halk ağzında]
  • Acıkmış, susamış olan at yiyecek veya su gördüğü zaman kişnemek

ONARMAK


[-i]
  • Bozulmuş, eskimiş olan bir şeyi düzeltip işler veya kullanılır duruma sokmak, işe yarar duruma getirmek, tamir etmek

    Bozuk bir saati onardı.

[mecaz]
  • İşlenen bir kusuru, yapılan bir yanlışlığı giderecek veya önleyecek davranışlarda bulunmak

ADANMAK


[nesnesiz]
  • Adama işine konu olmak

DİNAMİK (Kelime Kökeni: Fransızca dynamique)


[sıfat] [mecaz]
  • Canlı, etkin, hareketli

    Neden olmasın, çok istekli bir çocuk. Üstelik genç ve dinamik. - Ahmet Ümit

[fizik]
  • Hareketli, her an değişebilen, duruk karşıtı
[felsefe]
  • Devimsel
[isim]
  • Mekaniğin kuvvet, hareket, enerji arasındaki ilişkilerini inceleyen dalı, devim bilimi

Birleşik Kelimeler: dinamik analiz


MANİDAR (Kelime Kökeni: Arapça maʿnī + Farsça -dār)


[sıfat]
  • Anlamlı

    Soruyu soruşum da ses tonum da manidardı. - Ahmet Ümit


DONAMAK


[-i]
  • Süslemek, tezyin etmek