Fan ile Başlayan Kelimeler



FAN ile başlayan 24 kelime bulunuyor. Başında FAN olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Fan kelimesinin anlamı nedir? Fan ile biten kelimeler. İçinde fan olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

FANATİKLEŞMEK23

12 Harfli Kelimeler

FANATİKLEŞME22

9 Harfli Kelimeler

FANTEZİST19, FANTASTİK16

8 Harfli Kelimeler

FANTAZYA19, FANATİZM18, FANTASMA16

7 Harfli Kelimeler

FANUSLU16, FANTEZİ16, FANATİK13, FANİLİK13

6 Harfli Kelimeler

FANFİN18, FANFAN18, FANFAR18, FANGRİ16, FANYOL15, FANTOM14, FANİLA12

5 Harfli Kelimeler

FANYA13, FANUS13, FAN11, FANTA11

4 Harfli Kelimeler

FANİ10

3 Harfli Kelimeler

FAN9


FAN (Kelime Kökeni: İngilizce fan)


[isim]
  • Havalandırma aracı, pervane, pervane kanadı, vantilatör

FÂNİ (Kelime Kökeni: Arapça fānī)


[sıfat]
  • Ölümlü, gelip geçici, kalımsız

    Her fâni güneşten, çimden nasibini alıyor. - Yusuf Ziya Ortaç

[isim]
  • İnsanoğlu

Birleşik Kelimeler: fâni dünya

[isim] [fizik]
  • İnsan gözünün algıladığı ışık şiddeti

FANTİ (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • İskambil oyunlarında oğlan, bacak veya vale adlarıyla bilinen kâğıt

FANTA


[isim] [hayvan bilimi]
  • Mavimsi yeşil renkli bir tür baştankara, dağ isketesi

FANİLA (Kelime Kökeni: İtalyanca flanella)


[isim]
  • Genellikle ince pamuk ipliğinden dokunmuş, ten üzerine giyilen iç çamaşırı

    Nihat'ı birkaç fanila ile sımsıkı giydirerek bitişik odada, karyolaya oturttu. - Peyami Safa

[sıfat]
  • Yumuşak yünden örülmüş veya dokunmuş, hafif ve gevşek (kumaş)

    Fanila örtü.

Birleşik Kelimeler: atlet fanilası, ten fanilası


FANATİK (Kelime Kökeni: Fransızca fanatique)


[sıfat]
  • Bağnaz

    Kendine fanatik tutkunluk duyan insana göre, dünyanın ekseni kendisidir. - Haldun Taner


FÂNİLİK


[isim]
  • Fâni olma durumu

    Bütün bu fânilikleri küçük görerek bunları ancak gönül oyalayıcı şeyler diye telakki ettiklerini gösteriyordu. - Abdülhak Şinasi Hisar


FANYA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Bir balık ağına eklenen iri gözlü ikinci ağ

FANUS (Kelime Kökeni: Arapça fānūs)


[isim]
  • Süslü, ayaklı fener

    Bütün bahçeyi donanma gecelerinde olduğu gibi fenerlerle, renkli fanuslarla donatmışlar; bayraklar asmışlar. - Sermet Muhtar Alus


FANTOM (Kelime Kökeni: Fransızca fantôme)


[isim]
  • Hayalet

FANYOL (Kelime Kökeni: İtalyanca eufonio)


[isim] [eskimiş] [müzik]
  • Bariton veya tenor ses veren, bakırdan yapılmış çalgı

    Klarnetlerle fanyollar ağır, yalvarıcı nağmelere dökülmüşlerdi. - Osman Cemal Kaygılı


FANTASTİK (Kelime Kökeni: Fransızca fantastique)


[sıfat]
  • Hayalî

    Fantastik hikâyeler.

[isim] [edebiyat]
  • XVIII. yüzyıldan başlayarak Fransa'da gelişen bir edebî tür

FANTASMA (Kelime Kökeni: Fransızca fantasme)


[isim]
  • Gerçekte olmadığı hâlde var gibi görünen hayal

FANUSLU


[sıfat]
  • Fanusu olan

    Çabuk, fanuslu lambaları yak, paşa geldi. - Mithat Cemal Kuntay


FANTEZİ (Kelime Kökeni: Fransızca fantaisie)


[isim]
  • Sonsuz, sınırsız hayal, fantazya
[sıfat]
  • Süslü ve türü değişik olan

    Yerinden doğrulmuş fantezi ipek çoraplarını, yeni gömleğini gururla göstererek. gülüyordu. - Reşat Nuri Güntekin

[müzik]
  • Serbest biçimli beste veya alaturkada serbest biçimli şarkı