FAKİRANE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



FAKİRANE harflerini içeren 5 harfli 27 kelime bulunuyor. 5 harfli FAKİRANE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ARİFE11, AFAKİ11, EFKAR11, FİRAK11, FRENK11, FRANK11, FAKİR11, FERİK11, FENİK11, İRFAN11, İNFAK11, KAFİR11, KEFİR11, NİFAK11, NAFİA11, NEFİR11, REFİK11, ARENA5, AKRAN5, ERKAN5, ERKİN5, ERİKA5, EKRAN5, İNKAR5, KARNE5, KARNİ5, KENAR5


ARENA (Kelime Kökeni: Fransızca arena)


[isim]
  • Boğa güreşi, yarış, oyun vb. gösteriler yapılan alan
[mecaz]
  • Siyasi çekişmelerin geçtiği yer

AKRAN (Kelime Kökeni: Arapça aḳrān)


[isim]
  • Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, böğür, taydaş, öğür

    Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı. - Necati Cumalı


ERKÂN (Kelime Kökeni: Arapça erkān)


[isim]
  • Bir topluluğun ileri gelenleri, büyükler, üstler

    Yüksek sınıf mahalle erkânını da konaklarına uğrayıp meseleden haberdar eder. - Refik Halit Karay

[askerlik]
  • General veya amiral aşamasındaki askerler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erkân göstermek

Birleşik Kelimeler: erkânıharbiyeiumumiye, erkânıharp, erkân kürkü, erkân minderi, adap erkân, yol erkân, hükûmet erkânı, çarıklı erkânıharp


ERKİN


[sıfat]
  • Hiçbir şarta bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, serbest

ERİKA


[isim] [bitki bilimi]
  • Süpürge otu

EKRAN (Kelime Kökeni: Fransızca écran)


[isim]
  • Üzerine bir cismin ışık yoluyla görüntüsü düşürülen, saydam olmayan düz yüzey, görüntülük
[sinema] [televizyon]
  • Televizyon camı, görüntülük

Birleşik Kelimeler: ekran koruyucu, sayfa ekran


İNKÂR (Kelime Kökeni: Arapça inkār)


[isim]
  • Yaptığını, söylediğini, tanık olduğunu saklama, gizleme, yadsıma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inkârdan gelmek
  • inkâr etmek


KARNE (Kelime Kökeni: Fransızca carnet)


[isim] [eğitim bilimi]
  • Öğrencilere dönem sonlarında okul yönetimleri tarafından verilen ve her dersin başarı durumu ile devam, sağlık, yetenek ve genel gidiş durumlarını gösteren belge

Birleşik Kelimeler: çalışma karnesi, sağlık karnesi


KARNİ (Kelime Kökeni: Fransızca cornue)


[isim] [kimya]
  • Laboratuvarda damıtma işlerinde kullanılan, geniş karınlı, dar ve eğri boyunlu cam kap

KENAR (Kelime Kökeni: Farsça kenār)


[isim]
  • Bir şeyin, bir yerin bitiş kısmı veya yakını, kıyı, yaka

    O sırada karşı taraçadaki kadın elinde pirinç tası olduğu hâlde taraçanın kenarına kadar geldi. - Orhan Veli Kanık

[matematik]
  • Bir biçimi sınırlayan çizgilerden her biri

    Bir üçgenin kenarları.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kenar (veya kenarını) bastırmak
  • kenara atmak
  • kenara çekilmek
  • kenarda kalmak
  • kenar gezmek
  • kenarın dilberi nazik de olsa nazenin olmaz

Birleşik Kelimeler: kenar atışı, kenar bobini, kenar mahalle, kenarortay, kenar semt, kenar suyu, kenarda köşede, kenarın dilberi, çeşitkenar, derkenar, dörtkenar, eşkenar, ikizkenar, paralelkenar


ARİFE (Kelime Kökeni: Arapça ʿarefe)


[isim]
  • Belirli bir günün, olayın bir önceki günü veya ona yakın günler, ön gün

    Bazı ramazan ve bayram arifelerinde teyzelerim beni Eyüp'teki aile mezarlığına götürürlerdi. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arifeyi gösterip bayramı göstermemek

Birleşik Kelimeler: arife günü


AFAKİ (Kelime Kökeni: Arapça āfāḳī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Gereksiz, önemsiz (söz)

    Biraz afaki sohbetten sonra oradan kalktık. - Ahmet Rasim


EFKÂR (Kelime Kökeni: Arapça efkār)


[isim] [eskimiş]
  • Düşünceler, fikirler
[teklifsiz konuşmada]
  • Tasa, kaygı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • efkâr basmak
  • efkâr dağıtmak
  • efkâr etmek
  • efkârı dağılmak

Birleşik Kelimeler: umumi efkâr, amme efkârı


FİRAK (Kelime Kökeni: Arapça firāḳ)


[isim] [eskimiş]
  • Ayrılık

FRENK (Kelime Kökeni: Farsça freng)


[isim]
  • Anglosakson, Cermen veya Latin ırklarının birinden olan kimse

    Frenklere mahsus, şen, latifeci bir ihtiyarla genç kadına doğru ilerledi. - Peyami Safa

[tarih]
  • Osmanlıların Avrupalılara, özellikle Fransızlara verdikleri ad

Birleşik Kelimeler: Frenk asması, Frenk çileği, Frenk gömleği, Frenk inciri, Frenk lahanası, Frenk maydanozu, Frenk menekşesi, Frenk üzümü, tatlısu Frengi