Ens ile Başlayan Kelimeler



ENS ile başlayan 19 kelime bulunuyor. Başında ENS olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ens ile biten kelimeler. İçinde ens olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

ENSTRÜMANTALİZM23

12 Harfli Kelimeler

ENSTRÜMANTAL16

10 Harfli Kelimeler

ENSELETMEK12, ENSELENMEK12, ENSTANTANE11

9 Harfli Kelimeler

ENSEFALİT16, ENSTRÜMAN13, ENSELEMEK11, ENSELENME11, ENSELETME11

8 Harfli Kelimeler

ENSİZLİK12, ENSELEME10

7 Harfli Kelimeler

ENSEFAL14, ENSTİTÜ10

6 Harfli Kelimeler

ENSEST8

5 Harfli Kelimeler

ENSİZ9, ENSAR6, ENSER6

4 Harfli Kelimeler

ENSE5


ENSE


[isim] [anatomi]
  • Boynun arkası

    Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı. - Ayşe Kulin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ense kulak yerinde olmak
  • ensesinde boza pişirmek
  • ensesine binmek
  • ensesine yapışmak
  • ense yapmak
  • enseyi karartmak

Birleşik Kelimeler: ense çukuru, ense kökü, ensesi kalın, elense


ENSAR (Kelime Kökeni: Arapça enṣār)


[isim] [din bilgisi]
  • Hz. Muhammed'e hicret zamanında yardım eden Medineliler

ENSEST (Kelime Kökeni: Fransızca inceste)


[isim] [toplum bilimi]
  • Aile içi yasak ilişki

ENSİZ


[sıfat]
  • Eni küçük olan, dar

    Bu ensiz tahta köprü altında ince dere. - Enis Behiç Koryürek


ENSELEME


[isim]
  • Enselemek işi

ENSTİTÜ (Kelime Kökeni: Fransızca institut)


[isim]
  • Bir üniversiteye bağlı veya bağımsız bir kuruluş olarak genellikle araştırma yapan ve bazı durumlarda öğretime de yer veren eğitim kurumu

    Türkiyat Enstitüsü.

    Gönül, daha birçoklarının bu enstitüde kabiliyetlerini bilemesini istiyor. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: eğitim enstitüsü, güzellik enstitüsü, sanat enstitüsü


ENSTANTANE (Kelime Kökeni: Fransızca instantané)


[isim]
  • Işıklama süresi saniyenin 1/25'i veya daha kısa olan hızlı bir hareketi çekme yöntemi
[sıfat]
  • Anlık

    Yazmanın çok enstantane bir düşünce olduğunu biliyorum. - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: enstantane fotoğraf


ENSELEMEK


[-i] [argo]
  • Kaçan veya saklanan birini yakalamak

    Herifi enseleyemezsem diye aklı başından gidiyordu. Mahalledeki on beş yıllık bekçilik haysiyeti iki paralık olacaktı. - Samim Kocagöz


ENSELENME


[isim]
  • Enselenmek işi

ENSELETME


[isim]
  • Enseletmek işi

ENSELETMEK


[-i] [argo]
  • Enseleme işini yaptırmak

ENSELENMEK


[nesnesiz] [argo]
  • Yakalanmak, ele geçirilmek

    Ucu kızgın demirle delikten fare çıkarılır gibi her köşede bir ihtikârcı enseleniyor. - Necip Fazıl Kısakürek


ENSİZLİK


[isim]
  • Ensiz olma durumu

ENSTRÜMAN (Kelime Kökeni: Fransızca instrument)


[isim] [müzik]
  • Çalgı

    Bu konserde mevcut enstrümanlarda tam bir isabetsizlik mevcuttu. - Asaf Halet Çelebi

[ticaret]
  • Mali belge

ENSEFAL (Kelime Kökeni: Fransızca encéphale)


[isim] [tıp]
  • Beyin