ELİBÖĞRÜNDE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ELİBÖĞRÜNDE harflerini içeren 5 harfli 42 kelime bulunuyor. 5 harfli ELİBÖĞRÜNDE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BÖĞÜR22, ÖĞLEN18, BELİĞ14, DEĞİN14, DEĞİL14, DEĞER14, DİĞER14, NİĞDE14, BÖLEN13, DÖNER13, DÖNEL13, ÖNDER13, LEĞEN12, DÜBEL11, ÖNERİ11, BENDE9, BELDE9, BEDİR9, BEDEN9, BEDEL9, DEBİL9, DERBİ9, EBEDİ9, EDEBİ9, LEDÜN9, NEDBE9, BİNER7, BELEN7, BENLİ7, BERİL7, DİREN7, DERİN7, DENLİ7, ELDEN7, EBELİ7, ERBİN7, ERDEN7, ENDER7, LİDER7, LİBRE7, RENDE7, NELER5


NELER


Ata Sözleri ve Deyimler

  • ne âlem
  • ne âlemde?
  • ne alıp veremiyor?
  • ne arar (veya onda ... ne gezer)
  • ne arıyor
  • ne biçim?
  • ne buyrulur?
  • ne çare
  • ne çıkar
  • ne çiçektir, biliriz
  • ne dedim de
  • ne demek?
  • ne demek olsun
  • ne demeye
  • ne denir (veya dersin)
  • ne denli
  • ne de olsa
  • ne dese beğenirsin?
  • nedir ki
  • ne diye?
  • ne ekersen onu biçersin
  • ne fayda
  • ne gam
  • ne gezer
  • ne gibi?
  • ne gözle bakmak
  • ne güne duruyor?
  • ne günlere kaldık!
  • ne haber?
  • ne hacet
  • ne haddine!
  • ne hâlde?
  • ne hâli varsa görsün
  • ne hikmetse (veya hikmettir)
  • ne idiği belirsiz
  • ne imiş?
  • ne ise
  • ne istediğini bilmek
  • ne iyi!
  • ne kadar
  • ne kadar olsa
  • ne kadar varsa
  • ne lazım
  • neler de neler, maydanozlu köfteler
  • neler neler
  • ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
  • ne mene
  • ne menem
  • ne mümkün
  • ne münasebet!
  • ne o?
  • ne olacak!
  • ne olduğunu bilememek
  • ne oldum delisi olmak
  • ne olur (veya olursun veya olursunuz)
  • ne olursa olsun
  • ne oluyor?
  • ne pahasına olursa olsun
  • ne söylüyorsun?
  • ne var ki
  • ne yaparsın (veya yapmalı) ki
  • ne yapıp yapıp
  • ne yaptığını bilmemek
  • ne yazar
  • ne yazık ki
  • neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
  • neyin nesi (kimin fesi)
  • neyleyim
  • neymiş
  • ne yüzle


BİNER


[sıfat]
  • Bin sayısının üleştirme sayı sıfatı

BELEN


[isim] [halk ağzında]
  • Bel
[isim]
  • Hatay iline bağlı ilçelerden biri

BENLİ


[sıfat]
  • Ben (I) bulunan

    Tılsımı çözmek için kadının sırtı benli olmalı imiş. - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: püskürme benli


BERİL (Kelime Kökeni: Fransızca béryl)


[isim] [mineraloji]
  • Doğada altıgen billurlar durumunda bulunan, saydam, çoğu yeşil renkli berilyum ve alüminyum silikat

DİREN


[isim]
  • Dirgen

DERİN


[sıfat]
  • Dibi yüzeyinden veya ağzından uzak olan

    Genç kız onun kırık dişli ağzının içindeki derin karanlığa bakıyor. - Ömer Seyfettin

[mecaz]
  • Ayrıntılı

    Hangi limana varacağını bilmeyen gemiciye derin bir denizcilik bilgisinin faydası ne? - İsmet Özel

[mecaz]
  • İçten gelen

    Bir yandan da bundan derin bir utanç duyuyorum. - Adalet Ağaoğlu

[isim]
  • Dip

    Körfezdeki dalgın suya bir bak göreceksin / Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • derine inmek

Birleşik Kelimeler: derin derin, derin devlet, derin dondurucu, derin soğutma, derin soğutucu, derin uyku, uykusu derin


DENLİ


[edat]
  • `Kadar` anlamında üstünlük derecesini belirten bir söz

    İnsan sevgisi ne kadar yoğunsa gözü karardığında cesareti de o denli delice idi. - Ayşe Kulin

[sıfat]
  • Ağırbaşlı, sözleri ve davranışları ölçülü olan (kimse)

Birleşik Kelimeler: denli densiz


ELDEN


[zarf]
  • Doğrudan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • elden almak

Birleşik Kelimeler: elden düşme, art elden, bir elden, ilk elden, tezelden


EBELİ


[sıfat]
  • Ebesi olan

ERBİN (Kelime Kökeni: Fransızca erbine)


[isim] [kimya]
  • Erbiyum oksit (Er2O3) veya erbiyum hidroksit, Er(OH)2

ERDEN


[sıfat]
  • Bakire
[zarf]
  • Bakire olarak, bakire bir biçimde

    Bu cinayetleri işlemiş olanların iç dünyalarında erden kalmış yığınla insani zenginlik belirir. - Selim İleri


ENDER (Kelime Kökeni: Arapça ender)


[sıfat]
  • Çok az, çok seyrek

    Ender fırsatlarla gittiğim bu salaşın içi bana pek sempatik gelirdi. - Burhan Felek

[zarf]
  • Çok seyrek olarak, çok seyrek bir biçimde

    Gözleri, ender görülen bir acıyla gölgelendi. - Halikarnas Balıkçısı


LİDER (Kelime Kökeni: Fransızca leader)


[isim]
  • Önder, şef

    İhtilal partisinin liderini yakından ilk defa tanıyacaktım. - Falih Rıfkı Atay

[spor]
  • Bir yarışmada başta bulunan takım veya yarışmacı

LİBRE (Kelime Kökeni: İtalyanca libbra)


[isim] [eskimiş]
  • Yarım kilogramlık bir ağırlık ölçü birimi