DÖVDÜRTÜLME Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



DÖVDÜRTÜLME harflerini içeren 4 harfli 29 kelime bulunuyor. 4 harfli DÖVDÜRTÜLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Dövdürtülme ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Dövdürtülme olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÖDEV18, ÖVME17, DÜVE14, ÖDÜL14, ÖRÜM13, ÖDEM13, ÖLÜM13, ÖMÜR13, DÖRT12, ETÜV12, ÖRTÜ12, REVÜ12, MEVT11, ÖRME11, ÖTME11, ÖLME11, DÜRÜ10, ÖTRE10, ÖLET10, RÖLE10, TÖRE10, DÜET8, TÜLÜ8, MÜRT7, ÜTME7, ÜREM7, DERT6, TÜRE6, MERT5


MERT (Kelime Kökeni: Farsça merd)


[sıfat]
  • Yiğit

    Merttir, yiğittir, yüreği de bileği de pektir. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: merdikıpti, civanmert


DERT (Kelime Kökeni: Farsça derd)


[isim]
  • Üzüntü

    Göz göz oldu yüreğim, gözlerinin derdinden - Halk türküsü

[mecaz]
  • Sorun, kaygı

    Ne var ki dert evin satılması ile bitmeyecekti. - Tarık Buğra

[halk ağzında]
  • Ur

    Boynunda dert çıkmış.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • derde (veya derdine) derman olmak
  • derde (veya dertlere) düşmek
  • derde düçar olmak
  • derdi başından aşkın (olmak)
  • derdi günü
  • derdine deva bulmak
  • derdine düşmek
  • derdine yanmak
  • derdini çekmek
  • derdini deşmek (veya depreştirmek)
  • derdini dökmek
  • derdini Marko Paşa'ya anlat
  • derdini söylemeyen (veya anlatmayan) derman bulamaz
  • derdin yoksa söylen, borcun yoksa evlen
  • derdi veren devasını da verir
  • dert ağlatır, aşk söyletir
  • dert anlatmak
  • dert, çekene göredir
  • dert değil
  • dert eğirmek
  • dert etmek (veya edinmek)
  • dert gider amma yeri boş kalmaz
  • dert yanmak

Birleşik Kelimeler: dert babası, dert küpü, dert ortağı, dert sahibi, boğaz derdi, geçim derdi, başı dertte


TÜRE


[isim]
  • Adalet

MÜRT (Kelime Kökeni: Farsça murd)


[sıfat]
  • Ölmüş (hayvan)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mürt olmak


ÜTME


[isim]
  • Ütmek işi

ÜREM


[isim] [ekonomi]
  • Faiz, getiri

DÜET (Kelime Kökeni: Fransızca duet)


[isim] [müzik]
  • İki ses veya iki müzik

TÜLÜ


[isim] [hayvan bilimi]
  • Uzun tüylü, özel güreşlerde yararlanılan erkek deve

DÜRÜ


[isim] [halk ağzında]
  • Dürülmüş şey
[isim] [halk ağzında]
  • Bel denilen tarım aracı

ÖTRE


[isim]
  • Arap harfli metinlerde bir ünsüzün o, ö, u, ü seslerinden biriyle okunacağını gösteren işaret

ÖLET


[isim] [halk ağzında]
  • Öldürücü hastalık salgını, kıran(I)

RÖLE (Kelime Kökeni: Fransızca relais)


[isim] [fizik]
  • Bir cismin veya bir gücün biçimini değiştirmeye yarayan alet, değiştirgeç, konvertisör

TÖRE


[isim]
  • Bir toplulukta benimsenmiş, yerleşmiş davranış ve yaşama biçimlerinin, kuralların, görenek ve geleneklerin, ortaklaşa alışkanlıkların, tutulan yolların bütünü, âdet

    Töre anlayışları bu bilinçlilikleriyle pekişmiştir. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: töre bilimi, töre cinayeti, töre dışı, töretanımaz, aktöre, sağtöre


MEVT (Kelime Kökeni: Arapça mevt)


[isim] [eskimiş]
  • Ölüm

Birleşik Kelimeler: basübadelmevt


ÖRME


[isim]
  • Örmek işi

    Kale kapısından yalnız birini açık bırakarak bakilerini örmeye başlamışlardı. - Orhan Seyfi Orhon

[sıfat]
  • Örülerek yapılan

    Üstüne açık kahverengi yün örme bir ceket giymişti. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: örme kepenek