DOLAŞTIRILMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler



DOLAŞTIRILMAK harflerini içeren 8 harfli 52 kelime bulunuyor. 8 harfli DOLAŞTIRILMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

IŞILDAMA16, DOLAŞMAK15, DAMLATIŞ15, DIRLAŞMA15, DIŞARLIK15, DIŞLAMAK15, KALDIRIŞ15, AŞIRILMA14, AKIŞMALI14, ALIŞILMA14, DARALTIŞ14, DARAŞLIK14, IŞILATMA14, IŞILAMAK14, IŞIKLAMA14, TAŞIMLIK14, AŞTIRMAK13, AŞIRTMAK13, ALTMIŞAR13, DOLMALIK13, KIRLAŞMA13, KIŞLATMA13, KITLAŞMA13, KORLAŞMA13, KALDIRIM13, KILDIRMA13, KARŞITLI13, MAŞATLIK13, ŞIRLAMAK13, ŞORLAMAK13, TADIMLIK13, TAŞIRMAK13, ARDILMAK12, ARDILLIK12, ALDIRTMA12, ALDIRMAK12, DARILMAK12, DARILTMA12, DAMLALIK12, DAMATLIK12, KODLATMA12, KALDIRMA12, KARTALOŞ12, ARITILMA11, AKITMALI11, ORALILIK11, TIKAMALI11, ARALIKLI10, KLORLAMA10, KIRTLAMA10, MALTALIK10, KARTALLI9


KARTALLI


[sıfat]
  • Üzerinde kartal resmi bulunan

    Kartallı bayrak.

Birleşik Kelimeler: kartallı eğrelti otu


ARALIKLI


[sıfat]
  • Birbirine bitişik olmayan, aralarında açıklık bulunan, aralı, fasılalı
[zarf]
  • Kesik kesik

KLORLAMA


[isim]
  • Klorlamak işi

KIRTLAMA


[isim] [zarf]
  • Kıtlama

    Topal, kahvesini kesme şekerle kırtlama içerdi çokluk. - Orhan Kemal


MALTALIK


[isim]
  • Malta taşı ile kaplı sofa, avlu

    Bu üç kadın loşça bir maltalığa girdiler. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


ARITILMA


[isim]
  • Arıtılmak işi

AKITMALI


[sıfat]
  • Alnında akıtması olan (hayvan)

ORALILIK


[isim]
  • Oralı olma durumu

    Gözlerinde bir uzaklık, bir oralılık hâli sezerdim. - Abdülhak Şinasi Hisar


TIKAMALI


[sıfat]
  • Tıkaması olan, tıkaçlı

ARDILMAK


[-e] [halk ağzında]
  • Birisinin sırtına asılmak
[mecaz]
  • Musallat olmak, asılmak, takılmak

ARDILLIK


[isim]
  • Ardıl olma durumu

ALDIRTMA


[isim]
  • Aldırtmak işi

ALDIRMAK


[nesnesiz]
  • Alma işini yaptırmak

    Söyledim, söyledim, bir urgan aldıramadım. - Necati Cumalı

[-e] [-i]
  • Getirtmek

    Ne yaptı yaptı, nişanlısını oraya aldırdı. - Cahit Uçuk

[-den]
  • Başkasına kaptırmak

    Elimden aldırdım gül yüzlü yâri / Ben bir daha buldum ellere nispet - Emrah

[-e] [-i]
  • Sığdırmak

    Bunca eşyayı bu küçücük eve nasıl aldırdınız.

[-e] [mecaz]
  • Önem vermek, değer vermek

    Aldırma sen hemen çalış ki biraz / Çalışan ilerler, yerinde kalmaz - Enis Behiç Koryürek


DARILMAK


[nesnesiz]
  • Hoşa gitmeyen bir tutum, davranış veya söz dolayısıyla gücenip görüşmez olmak, gücenmek, küsmek, ilgiyi kesmek

    Kalenin üzerine top atmadılar bahanesiyle darılmadı mıydı? - Ömer Seyfettin


DARILTMA


[isim]
  • Darıltmak işi