DEVİRMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



DEVİRMEK harflerini içeren 5 harfli 33 kelime bulunuyor. 5 harfli DEVİRMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEVİM14, DEVRİ13, DEVRE13, DEVİR13, VERDİ13, EVRİM12, İVMEK12, MEVKİ12, VERME12, VERİM12, VEREM12, EVRİK11, KİRVE11, DEMİR8, DEMEK8, DİKME8, DERME8, ERDEM8, DİREK7, DERİK7, ERDEK7, KİRDE7, KREDİ7, KERDE7, KEDER7, ERMEK6, ERİME6, İRKME6, KEREM6, KERİM6, KEMER6, KEMRE6, MEREK6


ERMEK


[-e]
  • Erişmek

    Nereden geldiğini anlamadığı bir ataklığa ermişti. - Necati Cumalı

[nesnesiz]
  • İnsan veya bitki büyüyüp gelişmek, yetişmek
[nesnesiz]
  • Ürün olgunlaşmak

    Arpalar erdi de gelin, girdik yolmaya - Halk türküsü

[nesnesiz] [din bilgisi]
  • Kendini Tanrı yoluna vermiş kimse insanüstü kutsal bir aşamaya erişmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erdiğine erer, ermediğine taş atar

Birleşik Kelimeler: aşermek


ERİME


[isim]
  • Erimek işi

    Dışarıda karlar erimeye başlamış. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: aşırı erime, kemik erimesi


İRKME


[isim]
  • İrkmek işi

KEREM (Kelime Kökeni: Arapça kerem)


[isim] [eskimiş]
  • Soyluluk, ululuk, büyüklük, asalet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kerem buyurun (veya eyleyin)
  • kerem etmek

Birleşik Kelimeler: kerem sahibi


KERİM (Kelime Kökeni: Arapça kerīm)


[sıfat] [eskimiş]
  • Soylu
[din bilgisi]
  • Allah'ın adlarından biri

KEMER (Kelime Kökeni: Farsça kemer)


[isim]
  • Bele dolayarak toka ile tutturulan, kumaş, deri veya metalden yapılan bel bağı

    Nihat elinde tuttuğu kemeri denize fırlatıp attı. - Peyami Safa

[sıfat]
  • Tümsekli

    Kemer burun.

[anatomi]
  • Kemiklerden oluşan yay biçimindeki yapı

    Kaş kemeri. Damak kemeri. Ayak kemeri.

[jeoloji]
  • Katmanlı kayaçlarda bir kıvrımın kabarık tepe yeri, tekne karşıtı
[mimarlık]
  • İki sütun veya ayağı birbirine üstten yarım çember, basık eğri, yonca yaprağı vb. biçimlerde bağlayan ve üzerine gelen duvar ağırlıklarını, iki yanındaki ayaklara bindiren tonoz bağlantı

    Büyük bir camiydi bu. Minareleri, kubbeleri, kemerleri ve parmaklıklı pencereleri filan hepsi tamamdı. - Oğuz Atay

[eskimiş]
  • Özellikle yolculukta kullanılan, üzerinde altın, para yerleştirmeye yarar gözleri olan meşin kuşak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kemer (veya kemerini) sıkmak
  • kemeri dolu olmak

Birleşik Kelimeler: kemer bağlama, kemer gözü, kemer patlıcanı, bel kemeri, emniyet kemeri, su kemeri

[isim]
  • Antalya iline bağlı ilçelerden biri

KEMRE


[isim] [halk ağzında]
  • Gübre, tezek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kemre bağlamak


MEREK


[isim] [halk ağzında]
  • Samanlık, odunluk, hayvan yemi deposu veya ahır

DİREK


[isim]
  • Ağaçtan veya demirden yapılan uzun ve kalın destek

    Kayıkçı yelkeni açmak için ilkin direği yerine oturtmalıdır. - Salâh Birsel

[mecaz]
  • Değerli, saygın, önde gelen kimse

    Evin direği babamdır.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • direk gibi

Birleşik Kelimeler: ana direk, mum direk, orta direk, temel direk, bayrak direği, burun direği, can direği, çadır direği, elektrik direği, korner direği, telefon direği, telgraf direği, temel direği


DERİK


[isim]
  • Mardin iline bağlı ilçelerden biri

ERDEK


[isim]
  • Balıkesir iline bağlı ilçelerden biri

KİRDE (Kelime Kökeni: Farsça girde)


[isim] [halk ağzında]
  • Genellikle mısır unuyla yapılan bir pide türü

KREDİ (Kelime Kökeni: Fransızca crédit)


[isim] [ekonomi]
  • Borç ödemede güvenilir olma durumu

    Piyasada kredisi var.

[ekonomi]
  • Ödünç alınan veya verilen mal, para

    Kredi almada, senet ödemede, şunda bunda oldum olası kolaylık göstermişlerdir. - Attila İlhan

[mecaz]
  • Güven, saygınlık, itibar
[eğitim bilimi]
  • Belli bir öğrenimin tamamlanması için öğrencilerden istenen her türlü kuramsal ve uygulamalı çalışmalar göz önünde tutularak bir yarıyıl veya bir öğretim yılı okutulan herhangi bir dersin, okul programı bütünlüğü içindeki değerini nicelik olarak gösteren birim

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kredi açmak
  • kredisi düşmek

Birleşik Kelimeler: kredi anlaşması, kredi kartı, kredi limiti, kredi mektubu, kredi sözleşmesi, açık kredi, bağlı kredi, dış kredi, emlak kredisi, kabul kredisi, konut kredisi, acil ihtiyaç kredisi


KERDE


[isim] [halk ağzında]
  • Sebze fideliği

    İlerideki kerdelerin birinde, üzerine uçuk sarı bir ışık düşmüş bir domates... - Tarık Buğra


KEDER (Kelime Kökeni: Arapça keder)


[isim]
  • Acı, üzüntü, dert, sıkıntı, ızdırap, tasa

    Hiçbir kederim yoktu ki onun bir tatlı kelamıyla bertaraf olmasın. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keder çekmek
  • keder vermek

Birleşik Kelimeler: keyfekeder