DENİZ ile Oluşan Kelimeler (DENİZ Kelime Türetme)



DENİZ harflerinden oluşan 16 kelime bulunuyor. DENİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Deniz kelimesinin anlamı nedir? Deniz ile başlayan kelimeler. Deniz ile biten kelimeler. İçinde deniz olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

DENİZ10, ZİNDE10

4 Harfli Kelimeler

DİZE9, DİNE6, DENİ6

3 Harfli Kelimeler

DİZ8, ZEN6, DİN5, EDİ5, İDE5

2 Harfli Kelimeler

İZ5, ZE5, DE4, EN2, İN2, NE2


EN


[isim]
  • Bir yüzeyde boy sayılan iki kenar arasındaki uzaklık, genişlik, boy, uzunluk karşıtı

    Kumaşın eni. Yolun eni. Kâğıdın eni.

[isim] [halk ağzında]
  • Hayvanlara veya eşyaya vurulan damga, işaret
[zarf]
  • Başına geldiği sıfatların üstün derecede olduğunu gösteren kelime

    En iyi adamını yollamış buraya. - Ahmet Ümit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • en kötü günümüz böyle olsun

Birleşik Kelimeler: en aşağı, en azından, enberi, enöte


İN


[isim]
  • Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • in gibi

[isim]
  • İnsan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • in cin
  • in cin top oynamak
  • in cin yok
  • in misin, cin misin


NE


[kimya]
  • Neon elementinin simgesi
[zamir]
  • Hangi şey
[sıfat]
  • Hangi

    Güzel heykel, ne yandan bakarsan, ne yana çevirirsen gene güzeldir. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[sıfat]
  • Nasıl

    Bu ne kıyafet?

[zarf]
  • Neden

    Efendi, sen de ne üstüme abanıyorsun? - Burhan Felek

[zarf]
  • Şaşma veya abartı bildiren bir söz

    Ne sıcak, ne sıcak! Ne güzel çiçekler! Ne kaba adam!

[ünlem]
  • Soru biçiminde şaşma bildiren ünlem

    Ne, yıkıldı ha!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ne âlem
  • ne âlemde?
  • ne alıp veremiyor?
  • ne arar (veya onda ... ne gezer)
  • ne arıyor
  • ne biçim?
  • ne buyrulur?
  • ne çare
  • ne çıkar
  • ne çiçektir, biliriz
  • ne dedim de
  • ne demek?
  • ne demek olsun
  • ne demeye
  • ne denir (veya dersin)
  • ne denli
  • ne de olsa
  • ne dese beğenirsin?
  • nedir ki
  • ne diye?
  • ne ekersen onu biçersin
  • ne fayda
  • ne gam
  • ne gezer
  • ne gibi?
  • ne gözle bakmak
  • ne güne duruyor?
  • ne günlere kaldık!
  • ne haber?
  • ne hacet
  • ne haddine!
  • ne hâlde?
  • ne hâli varsa görsün
  • ne hikmetse (veya hikmettir)
  • ne idiği belirsiz
  • ne imiş?
  • ne ise
  • ne istediğini bilmek
  • ne iyi!
  • ne kadar
  • ne kadar olsa
  • ne kadar varsa
  • ne lazım
  • neler
  • neler de neler, maydanozlu köfteler
  • neler neler
  • ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
  • ne mene
  • ne menem
  • ne mümkün
  • ne münasebet!
  • ne o?
  • ne olacak!
  • ne olduğunu bilememek
  • ne oldum delisi olmak
  • ne olur (veya olursun veya olursunuz)
  • ne olursa olsun
  • ne oluyor?
  • ne pahasına olursa olsun
  • ne söylüyorsun?
  • ne var ki
  • ne yaparsın (veya yapmalı) ki
  • ne yapıp yapıp
  • ne yaptığını bilmemek
  • ne yazar
  • ne yazık ki
  • neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
  • neyin nesi (kimin fesi)
  • neyleyim
  • neymiş
  • ne yüzle

Birleşik Kelimeler: ne âlâ, neme gerek, neme lazım


DE



DİN (Kelime Kökeni: Arapça dīn)


[isim] [din bilgisi]
  • Tanrı'ya, doğaüstü güçlere, çeşitli kutsal varlıklara inanmayı ve tapınmayı sistemleştiren toplumsal bir kurum, diyanet

    Her dinin mabetleri bütün müminlere açıktır. - Hüseyin Cahit Yalçın

[din bilgisi]
  • Bu nitelikteki inançları kurallar, kurumlar, töreler ve semboller biçiminde toplayan, sağlayan düzen

    Yazık ki bu sanat ve din bahsinde bana arkadaşlık edecek kültürde değil. - Refik Halit Karay

[mecaz]
  • İnanılıp çok bağlanılan düşünce, inanç veya ülkü, kült

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dinden imandan çıkmak
  • dinden imandan olmak
  • dini bir uğruna
  • dini gibi bilmek
  • dini imanı para
  • dinime küfreden (veya söven veya dahleden) bari Müslüman olsa
  • dinim hakkı için (veya aşkına)
  • dinine yandığım

Birleşik Kelimeler: din adamı, din baronu, din birliği, din dışı, din erki, din felsefesi, dini bütün, gizli din, Hak dini

[isim] [fizik]
  • C.G.S. sisteminde 1 gramlık bir kütlenin hızını saniyede 1 santimetre artıran güç birimi: Bir nevton 105 din'e eşittir
[isim] [halk ağzında]
  • Bir şeyin en yüksek ve sivri noktası

Birleşik Kelimeler: din doruğu

[isim] [halk ağzında]
  • İlmek

EDİ


[isim] [halk ağzında]
  • İş yapma
[isim] [halk ağzında]
  • Birbiriyle iyi anlaşan iki yaşlının baş başa kalışını anlatan Edi ile Büdü, Şakire Dudu deyiminde geçen bir söz

İDE (Kelime Kökeni: Fransızca idée)


[isim]
  • Düşünce

İZ


[isim]
  • Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare

    Nihayet bir dönemeçte izlerin sahibini gördüm. - Sait Faik Abasıyanık

[matematik]
  • Bir düzlemin başka bir düzlemle veya bir doğru ile kesişmesinden doğan ara kesit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iz bırakmak
  • izi belirsiz olmak
  • izinden yürümek
  • izine basmak
  • izine dönmek
  • izine düşmek
  • izine uymak
  • izini düşürmek
  • izini kaybetmek
  • izi silinmek
  • iz sürmek

Birleşik Kelimeler: iz düşümü, ayak izi, parmak izi


ZE



DİNE


[isim] [halk ağzında]
  • Konaklama yeri

    İsmini duyduklarımızın, bildiklerimizin kimi çayımdan, kimi dinemden geçti. - Falih Rıfkı Atay


DENİ (Kelime Kökeni: Arapça denī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Alçak, kötü, kişiliksiz (kimse)

ZEN (Kelime Kökeni: Farsça zen)


[isim]
  • Kadın

Birleşik Kelimeler: zendost


DİZ


[isim] [anatomi]
  • Kaval, baldır ve uyluk kemiğinin birleştiği yer

    Bir iskemlede ellerini dizlerine sermiş, sessizce oturuyordu. - Ayla Kutlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • diz çökmek
  • dize gelmek
  • dize getirmek
  • dizi (veya dizinin) dibinden ayrılmamak
  • dizini (veya dizlerini) dövmek
  • dizleri kesilmek (veya tutmamak)
  • dizlerine kapanmak
  • dizlerine kara su inmek
  • dizlerinin bağı çözülmek

Birleşik Kelimeler: diz ağırşağı, diz bağı, diz boyu, diz dize, diz kapağı, dizüstü, diz üstü, diz yastığı, ekmeği dizinde


DİZE


[isim]
  • Şiirin satırlarından her biri, mısra

    İkinci dizenin sonunda, 'gözlerinin renginden'i okurken Belkıs kesti. - Necati Cumalı


DENİZ


[isim]
  • Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu su kütlesi
[mecaz]
  • Geniş alan

    Tarife kalkma bizi / Ne şuyuz ne de buyuz / Adem denen denizi / Arayan birer suyuz - Enis Behiç Koryürek

[mecaz]
  • Çokluk, yoğunluk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • deniz bindirmek
  • deniz çıkmak
  • deniz dalgasız olmaz, gönül sevdasız olmaz
  • deniz dalgasız olmaz, kapı halkasız
  • denizdeki balığın karada komisyonculuğunu yapmak
  • denizdeki balığın pazarlığı olmaz
  • denizde kum, onda para
  • denizden (veya denizi) geçip çayda boğulmak
  • denizden çıkmış balığa dönmek
  • deniz durmak (veya düşmek)
  • denize açılmak
  • denize çıkmak
  • denize düşen yılana sarılır
  • denize indirmek
  • deniz kenarında dalga eksik olmaz
  • deniz tutmak

Birleşik Kelimeler: deniz akıntısı, deniz alası, denizaltı, deniz altı, denizanası, denizaslanı, denizaşırı, deniz ataşesi, denizatı, denizaygırı, denizayısı, deniz aynası, deniz basması, deniz bilimi, deniz boyu, deniz buzu, denizçakısı, deniz çulluğu, deniz depremi, deniz feneri, deniz geçişi, denizgergedanı, denizgülü, denizgüzeli, deniz hamamı, deniz haritası, deniz hırsızı, denizhıyarı, deniz hukuku, denizısırganları, denizibiği, deniziğnesi, deniz iklimi, denizineği, deniz kabuğu, denizkadayıfı, deniz kaplumbağası, deniz kazı, denizkedisi, denizkestanesi, deniz kırlangıcı, denizkızı, deniz kızı, denizkozalağı, denizköpüğü, denizkulağı, deniz kulağı, deniz kurdu, deniz kuvvetleri, denizlaleleri, deniz marulu, deniz mavisi, denizmaymunu, deniz menekşesi, deniz mili, deniz motoru, deniz otobüsü, deniz ördeği, denizörümceği, denizpalamudu, denizpelidi, denizpırasası, deniz piyadesi, deniz rezenesi, deniz sarmaşığı, deniz seviyesi, deniz suyu, denizşakayığı, deniztarağı, deniz tavşancılı, deniztavşanı, deniztilkisi, deniz tutması, deniz uçağı, deniz üssü, denizüzümü, deniz yeli, deniz yılanı, denizyıldızı, deniz yolu, deniz yosunu, deniz yüksekliği, açık deniz, Akdeniz humması, Akdeniz mavisi, ana deniz, ara deniz, bulaşık deniz, dâhilî deniz, iç deniz, inik deniz, kabarık deniz, ölü deniz