Dem ile Başlayan Kelimeler



DEM ile başlayan 105 kelime bulunuyor. Başında DEM olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Dem kelimesinin anlamı nedir? Dem ile biten kelimeler. İçinde dem olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

DEMOKRATİKLEŞME23, DEMİRLEYEBİLMEK23

14 Harfli Kelimeler

DEMORALİZASYON25, DEMİRLEYEBİLME22, DEMOKRATLAŞMAK22, DEMLENDİRİLMEK20

13 Harfli Kelimeler

DEMLEYİVERMEK25, DEMONSTRASYON22, DEMOKRATLAŞMA21, DEMLENDİRİLİŞ21, DEMLEYEBİLMEK21, DEMLETEBİLMEK19, DEMLENDİRİLME19, DEMLENEBİLMEK19, DEMOKRATİKLİK17, DEMİRLETİLMEK17

12 Harfli Kelimeler

DEMLEYİVERME24, DEMODELEŞMEK22, DEMLEYEBİLME20, DEMİRLEBLEBİ19, DEMLENDİRMEK18, DEMLENEBİLME18, DEMLETEBİLME18, DEMİRLETİLME16

11 Harfli Kelimeler

DEMODELEŞME21, DEMLENDİRİŞ19, DEMİRSİZLİK18, DEMİRLEŞMEK18, DEMLENDİRME17, DEMOKRATLIK16, DEMİRLETMEK15, DEMİRLENMEK15, DEMETLETMEK15, DEMETLENMEK15

10 Harfli Kelimeler

DEMOGRAFİK24, DEMAGOGLUK23, DEMİRPERDE19, DEMİRHİNDİ19, DEMİRLEYİŞ18, DEMETLEYİŞ18, DEMİRLEŞME17, DEMİRKAZIK17, DEMİRKAPAN17, DEMORALİZE17, DEMİRCİLİK16, DEMETLETİŞ16, DEMETLENİŞ16, DEMİRLETME14, DEMİRLENME14, DEMİRLEMEK14, DEMETLETME14, DEMETLENME14, DEMETLEMEK14, DEMOKRATİK14

9 Harfli Kelimeler

DEMAGOJİK26, DEMOGRAFİ23, DEMİURGOS19, DEMODELİK15, DEMOKRASİ14, DEMİRİMSİ14, DEMLETMEK13, DEMLENMEK13, DEMİRLEME13, DEMETLEME13

8 Harfli Kelimeler

DEMAGOJİ25, DEMOGRAF22, DEMİRÖZÜ22, DEMİRKÖY19, DEMLEYİŞ16, DEMBEDEM16, DEMİRBAŞ16, DEMİRSİZ15, DEMETÇİK14, DEMİNCEK14, DEMLENİŞ14, DEMİRCİK14, DEMİNDEN13, DEMOKRAT12, DEMLETME12, DEMLEMEK12, DEMLENME12

7 Harfli Kelimeler

DEMAGOG19, DEMİRCİ13, DEMETÇİ13, DEMİRSİ11, DEMEMEK11, DEMLEME11, DEMİRLİ10, DEMİNKİ10, DEMETLİ10, DEMARKE10

6 Harfli Kelimeler

DEMEVİ15, DEMKEŞ12, DEMODE12, DEMİRİ9, DEMLİK9

5 Harfli Kelimeler

DEM11, DEM8, DEMİR8, DEMİN8, DEMET8, DEMEK8

4 Harfli Kelimeler

DEMO8, DEME7

3 Harfli Kelimeler

DEM6


DEM (Kelime Kökeni: Farsça dem)


[isim]
  • Hazırlanan çayın renk ve koku bakımından istenilen durumu
[halk ağzında]
  • Pişirilen yemeklerin yenecek kıvamda olması
[eskimiş]
  • Soluk, nefes
[eskimiş]
  • İçki
[eskimiş]
  • Koku

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dem çekmek
  • dem tutmak
  • dem vurmak

Birleşik Kelimeler: her dem

[isim] [eskimiş]
  • Kan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dem dökmek

Birleşik Kelimeler: deveranıdem


DEME


[isim]
  • Demek işi

    Çoğumuz hâlâ yazarım demeye çekiniriz. - Adalet Ağaoğlu

[edebiyat]
  • Halk edebiyatında şiir
[edebiyat]
  • Genellikle Alevi şairlerin tarikatlarıyla ilgili konuları işleyen şiirlerine, kendilerince verilen ad
[edebiyat]
  • Ağıt
[halk ağzında]
  • Atasözü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... demeye getirmek
  • ... demeye kalmamak
  • demem o (ki)


DEMLİ


[sıfat]
  • Çok demlenmiş, koyu (çay)

DEMİR


[isim] [kimya]
  • Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C'de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe)
[sıfat]
  • Bu elementten yapılmış

    Hemşiresiyle rıhtımın kenarındaki demir kanepeye oturdular. - Peyami Safa

[sıfat] [mecaz]
  • Güçlü, kuvvetli, sert

    O kadar çabuk uyanmıştı ki kalbinin demir bir elle sıkıldığını duydu. - Sait Faik Abasıyanık

[denizcilik]
  • Çıpa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • demir almak
  • demir atmak
  • demire vurmak
  • demir gibi
  • demir ıslanmaz, deli uslanmaz
  • demir nemden, insan gamdan çürür
  • demir taramak
  • demir tavında dövülür
  • demir üzerinde

Birleşik Kelimeler: demir ağacı, demirbaş, demir bilek, demir boku, demir dikeni, demir hat, demirhindi, demirkapan, demir kapı, Demirkazık, demir kırı, demir leblebi, demir oksit, demir para, demir pası, Demirperde, demir perde, demir rengi, demir resmi, demir sülfat, demir yeri, demir yolcu, demir yolu, demir yumruk, ak demir, aydemir, çekme demir, çifte demir, çubuk demir, delikli demir, dişi demir, dökme demir, erkek demir, hasır demir, iğdemir, kütük demir, nervürlü demir, buz demiri, gözdemiri, ızgara demiri, kol demiri, köşe demiri, kulak demiri, L demiri, özek demiri, saban demiri, topuk demiri


DEMİN


[zarf]
  • Az önce, demincek, deminden

    Demin aynanın arkasına baktım, bulamadım. - Mahmut Yesari

Birleşik Kelimeler: deminden beri


DEMET (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Bağlanarak oluşturulmuş deste, bağlam

    Çiçeklikten bir demet maydanoz yolup geldi, sofradaki barbunya pilakisinin üstüne doğradı. - İnci Aral

[bitki bilimi]
  • Üstün yapılı bitkilerde öz suların akmasına yarayan, bitkiye desteklik eden damarlı veya lifli kordon
[anatomi]
  • Uzunlamasına birbirine bitişik olarak bir arada bulunan sinir ve kas telleri topluluğu
[fizik]
  • Bir atomun parçalanmasından doğan elektriklenmiş taneciklerin yörüngelerinden oluşan ışık topluluğu

Birleşik Kelimeler: elektron demeti


DEMEK


[nesnesiz]
  • Söylemek, söz söylemek

    Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Burhan Felek

[-e]
  • Ad vermek

    Muşmulaya döngel de derler.

[-e]
  • Herhangi bir kanıya, yargıya varmak

    Bu işe herkes ne der?

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dediği çıkmak
  • dediğinden (dışarı) çıkmak
  • dediğine gelmek
  • dedi mi
  • deme!
  • demediğini bırakmamak (veya koymamak)
  • deme gitsin
  • demek istemek
  • demek ki (veya demek oluyor ki)
  • demek olmak
  • dememek
  • der oğlu der
  • deyip de geçmemek
  • diyecek yok

Birleşik Kelimeler: dedikodu, dediği dedik, dediğim dedikçi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dediği çıkmak
  • dediğinden (dışarı) çıkmak
  • dediğine gelmek
  • dedi mi
  • deme!
  • demediğini bırakmamak (veya koymamak)
  • deme gitsin
  • demek istemek
  • demek ki (veya demek oluyor ki)
  • demek olmak
  • dememek
  • der oğlu der
  • deyip de geçmemek
  • diyecek yok


DEMO (Kelime Kökeni: İngilizce demo)


[isim]
  • Tanıtım gösterisi

DEMİRÎ (Kelime Kökeni: Türkçe demir + Arapça -ī)


[isim] [eskimiş]
  • Gri
[sıfat]
  • Bu renkte olan

DEMLİK


[isim]
  • İçerisinde çay demlenen emzikli kap

Birleşik Kelimeler: demlik poşet


DEMİRLİ


[sıfat]
  • İçinde metal veya karışım durumunda demir bulunan

    Demirli sular. Demirli ilaçlar.

[mecaz]
  • Bağlanıp kalmış

    Ali Bey İstanbul'da demirli bir hayat temposuna bağlı kalan tek insan gibi görünüyordu. - Halide Edip Adıvar

[denizcilik]
  • Demir atmış (gemi)
[zarf]
  • Demir atmış bir biçimde

    Her sabah, şimdi limanda demirli duran bu gemide uyanacaklardı. - Halikarnas Balıkçısı

Birleşik Kelimeler: demirli beton


DEMİNKİ


[sıfat]
  • Biraz önceki

    Deminki ihtiyar nine, bu sağlam yapılı Türk evlerini, yerlilerin nasıl yaktıklarını, kendilerini şehirden nasıl kovduklarını bize anlattı. - Hamdullah Suphi Tanrıöver


DEMETLİ


[sıfat]
  • Demet biçiminde olan

DEMARKE (Kelime Kökeni: Fransızca demarké)


[sıfat] [spor]
  • Sıyrılmış, boşta kalmış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • demarke olmak


DEMİRSİ


[sıfat]
  • Demiri andıran, demire benzeyen, demir gibi, demirimsi