DEKARTÇI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



DEKARTÇI harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli DEKARTÇI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Dekartçı ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Dekartçı olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ARDIÇ11, ÇADIR11, ARTÇI9, ÇIKAR9, ÇIKRA9, ÇIRAK9, ÇITAK9, ÇARIK9, ÇATIK9, ÇATKI9, ÇAKIR9, KIRAÇ9, TIKAÇ9, ÇAKER8, DEKAR7, KADER7, ARKIT6, ARTIK6, KATIR6, KIRAT6, TIRAK6, KATRE5, RAKET5, REKAT5, TRAKE5


KATRE (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭre)


[isim] [eskimiş]
  • Damla

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katresi kalmadı (veya yok)


RAKET (Kelime Kökeni: Fransızca raquette)


[isim] [spor]
  • Masa tenisi, tenis vb. oyunlarda topa vurmak için kullanılan, oval tahta bir kasnağa gerilmiş bir ağla veya lastikle kaplanmış saplı araç, vuraç

REKÂT (Kelime Kökeni: Arapça rekʿat)


[isim] [din bilgisi]
  • Namazda bir kıyam, bir rükû ve iki secdeden oluşan bölüm

    Öğle namazının kaç rekât olduğunu unutmuş, aklında hiç namaz suresi kalmamıştı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


TRAKE (Kelime Kökeni: Fransızca trachée)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Soluk borusu

ARKIT


[isim] [halk ağzında]
  • Köy evlerinde kapıların arkasına konulan kalın kuşak

ARTIK


[sıfat]
  • İçildikten, yenildikten veya kullanıldıktan sonra geriye kalan
[isim]
  • Bir şeyin harcandıktan veya kullanıldıktan sonra artan bölümü

    Kumaş artığı.

    Dibinde bir yudumluk kararmış çay artığı vardı. - Yusuf Atılgan

[zarf]
  • (a'rtık) Bundan böyle, bundan sonra

    Artık onlar en lüks gazino ve barlara gidiyorlar, gecelerini oralarda geçiriyorlardı. - Tarık Buğra

[isim] [müzik]
  • Büyük ve tam aralıkların yarım ses artmış hâli

Birleşik Kelimeler: artık değer, artık emek, artık göl, artık gün, artık yıl, eksik artık, üretim artığı


KATIR


[isim] [hayvan bilimi]
  • Atgillerden, kısrak ile erkek eşeğin çiftleşmesinden doğan melez hayvan

    Otomobilimizi gören katırlar ejderha görmüşcesine kaçışıyorlar. - Necip Fazıl Kısakürek

[sıfat] [mecaz]
  • Kaba, bayağı, görgüsüz (kimse)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katır gibi
  • katır kuyruğu gibi kalmak
  • katır tepmişe dönmek

Birleşik Kelimeler: katır boncuğu, katır inadı, katır karı, katırkuyruğu, katırtırnağı, katır yılanı


KIRAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳīrāṭ)


[isim]
  • Elmas, zümrüt vb. değerli taşların tartısında kullanılan, 0,20043 gramlık ağırlık ölçü birimi

    Bilmem hangi milyarder kocakarının porsuk gerdanında ışıldayan bilmem kaç kırat pırlanta mı diyeceksiniz? - Nazım Hikmet

[mecaz]
  • Nitelik, değer, düzey, seviye

    Karşısındaki oyuncu belki de orta kıratı hiçbir zaman geçmeyen birisi idi. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıratını ölçmek


TIRAK


[isim]
  • Kırılan kuru bir şeyin çıkardığı ses

Birleşik Kelimeler: tırık tırak


DEKAR (Kelime Kökeni: Fransızca décare)


[isim] [matematik]
  • 1000 m² değerinde yüzey ölçü birimi

    Dekar, hektarın onda biri değerindedir.


KADER (Kelime Kökeni: Arapça ḳader)


[isim]
  • Yazgı

    Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor / Lakin vatandan ayrılışın ızdırabı zor - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]
  • Genellikle kaçınılmaz kötü talih

    Esen rüzgâr siliyor alnımdan kaderimi / Okşuyor saçlarımı, yüzümü, ellerimi - Enis Behiç Koryürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kadere boyun eğmek
  • kader olmayınca kadir bilinmez

Birleşik Kelimeler: kader birliği, kader çizgisi, hasbelkader, karınca kaderince


ÇAKER (Kelime Kökeni: Farsça çāker)


[isim] [eskimiş]
  • Kul, köle, cariye, yanaşma

    Ayağınızın türabıyım, çakeriniz, efendimizi dünyada bırakmam. - Memduh Şevket Esendal


ARTÇI


[isim]
  • Geçmiş bir sanat veya edebiyat çığırını sürdüren sanatçı veya hareket
[askerlik]
  • Yürüyüş durumunda bulunan bir askerî birliğin güvenliğini sağlamak için arkadan gelmek üzere bırakılan kıta, dümdar, öncü karşıtı
[sıfat]
  • Arkadan gelen, sonra olan, öncü karşıtı

Birleşik Kelimeler: artçı deprem, artçı sarsıntı, artçı şok


ÇIKAR


[isim]
  • Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çıkar gözetmek
  • çıkarına bakmak
  • çıkarını tepmek

Birleşik Kelimeler: çıkar budak, çıkar yol


ÇIKRA


[isim] [halk ağzında]
  • Sık çalı