DEFİHACET Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



DEFİHACET harflerini içeren 4 harfli 29 kelime bulunuyor. 4 harfli DEFİHACET kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HAFİ14, FECİ13, CİFE13, CEFA13, DEFİ12, DEFA12, FEDA12, FİDE12, HECE11, CHAT11, CEHT11, AFET10, AHDİ10, DAHİ10, DEHA10, HADİ10, İTFA10, İFTA10, TEFE10, CİDE9, CEDİ9, ATEH8, AHİT8, TEHİ8, İCAT7, ADET6, EDAT6, İADE6, İDEA6


ÂDET (Kelime Kökeni: Arapça ʿādet)


[isim] [toplum bilimi]
  • Görenek

    Bayram tebriği bir güzel âdettir. - Burhan Felek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • âdet edinmek
  • âdet görmek
  • âdet olduğu üzere
  • âdet olmak
  • âdet yerini bulsun diye

Birleşik Kelimeler: âdetgörmezlik

[isim] [matematik]
  • Sayı

    İşe giren kadınların adedi günden güne çoğalıyor. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: adedimürettep


EDAT (Kelime Kökeni: Arapça edāt)


[isim] [dil bilgisi]
  • Tek başına anlamı olmayan, sonuna geldiği sözle cümledeki diğer kelimeler arasında ilişki kuran kelime türü, ilgeç: Ev gibi huzur köşesi olmaz. Çocuk sabaha karşı uyudu

Birleşik Kelimeler: edat grubu, edat tümleci, rabıt edatı


İADE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāde)


[isim]
  • Alınmış bir şeyi geri verme

    Sekiz buçuk altını iade için eline mühim bir para geçmesi lazımdı. - Refik Halit Karay

[edebiyat]
  • İadeli

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iade etmek

Birleşik Kelimeler: iadeiitibar, iadeiziyaret, vergi iadesi


İDEA (Kelime Kökeni: Yunanca)


[isim]
  • Düşünce

    İdea akılla algılananın en üst aşamasını yani kavramı tanımlar. - Azra Erhat


İCAT (Kelime Kökeni: Arapça īcād)


[isim]
  • Buluş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • icat çıkarmak
  • icat etmek

Birleşik Kelimeler: gâvur icadı


ATEH (Kelime Kökeni: Arapça ʿateh)


[isim] [eskimiş] [tıp]
  • Bunama

    Akdeniz kıyılarında yaşayanlar, uzun süren bu hayati medeniyetten sonra ateh devrine girdiler. - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ateh getirmek


AHİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿahd)


[isim]
  • Kendi kendine söz vererek bir işi üzerine alma, ant

    Ahdim olsun, bu işi yapacağım.

[eskimiş]
  • Devir, zaman

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ahde vefa
  • ahde vefa etmek

Birleşik Kelimeler: ahitname, ahdetmek, Ahd-i Atik, Ahd-i Cedit


TEHİ (Kelime Kökeni: Farsça tehī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Boş

    Vallahi rüyasını görmüştüm, geçen gece, tenha, tehi bir yoldaymışız. - Haldun Taner


C


[kimya]
  • Karbon elementinin simgesi

AFET (Kelime Kökeni: Arapça āfet)


[isim]
  • Çeşitli doğa olaylarının sebep olduğu yıkım

    O yıl su baskınları bir afet gibiydi.

[sıfat] [mecaz]
  • Çok kötü

    Şöhret gibi servetin de afet olduğunu yeni anlıyordum. - Reşat Nuri Güntekin

[mecaz]
  • Güzelliği ile insanı şaşkına çeviren, aklını başından alan kadın

    Gül yüzlü bir afetti ki her busesi lale. - Yahya Kemal Beyatlı

[tıp]
  • Hastalıkların dokularda yaptığı bozukluk

Birleşik Kelimeler: afet istasyonu, doğal afet, tabii afet


AHDÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿahdī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Antlaşmaya göre olan, antlaşma gereği olan

DAHİ


[bağlaç]
  • Da, de

    Ben dahi başka bir diyara gitmek için izin talep ederim. - Ahmet Kabaklı

[isim]
  • Olağanüstü yeteneği ve yaratıcı gücü olan kimse, deha, öke

    Atatürk, bilmek için öğrenmiş olmaya ihtiyacı olmayan dâhiler soyundandı. - Haldun Taner


DEHA (Kelime Kökeni: Arapça dehā)


[isim]
  • İnsan zekâsının, insan kişiliğinin erişebileceği en yüksek düzey, dâhilik

    Hepimiz Mustafa Kemal'in askerlik dehasına inanırdık. - Falih Rıfkı Atay


HADİ


[ünlem]
  • Haydi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hadi canım sen de
  • hadi oradan

Birleşik Kelimeler: hadi hadi


İTFA (Kelime Kökeni: Arapça iṭfāʾ)


[isim] [eskimiş]
  • Söndürme
[fizik]
  • Sönüm
[ticaret]
  • Sönüm

Ata Sözleri ve Deyimler

  • itfa etmek