D ile Başlayan U ile Biten Kelimeler



D ile başlayan U ile biten 63 kelime bulundu.U ile başlayan D ile biten kelimeler

Ayrıca, "İçinde du olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

DENİZPALAMUDU27

12 Harfli Kelimeler

DENİZMAYMUNU23

11 Harfli Kelimeler

DENİZKABUĞU27

10 Harfli Kelimeler

DEDİKODUCU22, DEPOZİTOLU22, DEDİKODULU19, DEKATLONCU17

9 Harfli Kelimeler

DAVULTOZU23, DEVEBOYNU23, DOKUZUNCU21, DONDURUCU20, DANABURNU15, DERİNKUYU15

8 Harfli Kelimeler

DOĞURUCU24, DOSDOĞRU23, DOĞRULTU20, DOLMUŞÇU20, DOKUYUCU19, DUYURUCU19, DOYURUCU19, DÜELLOCU17, DEDİKODU16, DESTURLU13

7 Harfli Kelimeler

DOĞURGU23, DOĞRUCU22, DOĞUMLU20, DOĞRUSU20, DAVULCU20, DOĞRULU19, DOPDOLU18, DUYUMCU18, DUYGULU18, DUPDURU18, DOLGULU16, DOKUZLU15, DOYUMLU15, DUYUMLU15, DUYULTU14, DEKORCU14, DALUYKU13, DEREOTU11

6 Harfli Kelimeler

DEJAVU24, DOĞULU18, DEPOCU17, DEFOLU16, DURUCU14, DUYURU13, DOLUSU12, DOKULU11

5 Harfli Kelimeler

DOĞRU16, DOYGU15, DUYGU15, DOLGU13, DURGU13, DONLU9

4 Harfli Kelimeler

DU15, DUYU10, DUDU10, DOKU8, DOLU8, DURU8, DORU8, DARU7


DARU (Kelime Kökeni: Farsça dārū)


[isim] [eskimiş]
  • İlaç

DOKU


[isim] [anatomi]
  • Bir vücudun veya bir organın yapı ögelerinden birini oluşturan hücreler bütünü, nesiç
[mecaz]
  • Bir bütünün yapısı ve özelliği

Birleşik Kelimeler: doku bilimi, doku bozukluğu, doku ekimi, doku uyuşmazlığı, bağ doku, bağlantı doku, besi doku, büyütken doku, destek doku, kan doku, kas doku, katılgan doku, kemik doku, kıkırdak doku, özek doku, ölü doku, pek doku, sert doku, sıkı doku, sinir doku, sümük doku, sünger doku, sürgen doku, yağ doku, besi dokusu, korun dokusu, özümleme dokusu, palizat dokusu


DOLU


[isim]
  • Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü

    Dolu ekinlerini vurmuşsa bir yıl aç demekti. - Tarık Buğra

[sıfat]
  • İçi boş olmayan, dolmuş, meşbu, pür, boş karşıtı

    Su ile dolu bir şişe.

[mecaz]
  • Bir duygunun güçlü etkisinde olan
[isim] [eskimiş]
  • İçki doldurulmuş bardak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • doluya koydum almadı, boşa koydum dolmadı

Birleşik Kelimeler: doludizgin, dolu serpme, bir dolu, deli dolu, hayat dolu, yaşam dolu, yüreği dolu


DURU


[sıfat]
  • Bulanıklığı olmayan, temiz, berrak
[mecaz]
  • Arınmış, karışık olmayan (dil, üslup vb.)

    Böyle duru bir mantık karşısında akan sular duruyordu. - Ayşe Kulin

Birleşik Kelimeler: arı duru


DORU


[sıfat]
  • Gövdesi kızıl, ayakları ve yelesi koyu renkli olan, yağız (at)

Birleşik Kelimeler: yağız doru, kestane dorusu


DONLU


[sıfat]
  • Donu olan

    Beyaz donlu çocukların yol kenarında selama duruşları beni içlendiriyordu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


DUYU


[isim]
  • İnsanların ve hayvanların, dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, koklama, dokunma ve tatma organlarıyla algılama yeteneği, duyum

    Tüm duyularım uyanık olarak trenimin rengini ve numarasını bulmaya çalışırdım. - Nazlı Eray

Birleşik Kelimeler: duyuüstü, duyu yitimi, altıncı duyu, aşırı duyu, beş duyu, güzel duyu, sağduyu, dokunma duyusu, koku alma duyusu, tat alma duyusu, tat duyusu


DUDU (Kelime Kökeni: Farsça ṭūṭī)


[isim] [eskimiş]
  • Kadınlara verilen bir unvan, hanım

    Ayşe dudu.

[halk ağzında]
  • Papağan

Birleşik Kelimeler: dudu dilli, ahududu


DEREOTU


[isim] [bitki bilimi]
  • Maydanozgillerden, ince yapraklı, bazı yemeklere konulan güzel kokulu bir bitki (Anethum)

DOKULU


[sıfat]
  • Dokusu olan

Birleşik Kelimeler: besi dokulu


DOLUSU


[sıfat]
  • Dolduracak kadar

    Aç ve susuzuz düşüncesiyle bir sepet dolusu şeftali de almışlar getirmişler. - Azra Erhat

Birleşik Kelimeler: ağız dolusu, avuç dolusu, bir çuval dolusu, etek dolusu, kucak dolusu


DESTURLU


[sıfat]
  • İzni olan

DALUYKU


[isim]
  • Derin uyku

    Yâr geliyor diyende, daluykudan uyandım - Halk türküsü


DUYURU


[isim]
  • Herhangi bir olguyu, bir işi, bir durumu duyurmak için yayımlanan yazılı veya sözlü haber, ilan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • duyuruda bulunmak

Birleşik Kelimeler: duyuru tahtası, sesli duyuru, suç duyurusu


DOLGU


[isim]
  • Bir oyuğun, bir kovuğun içine doldurulan madde

    Diş dolgusu.

[madencilik]
  • Cevher alınmasından sonra oluşan boşlukların doldurulma işleminde kullanılan taş, toprak vb. malzeme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dolgu yapmak

Birleşik Kelimeler: dolgu maddesi, taş dolgu, baca dolgusu