BIÇAKLAYIVERMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



BIÇAKLAYIVERMEK harflerini içeren 6 harfli 141 kelime bulunuyor. 6 harfli BIÇAKLAYIVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇIVMAK17, YALVAÇ17, ÇAVMAK16, KAVLIÇ16, ÇAVELA15, KIVRIM15, KAVRAÇ15, VERKAÇ15, VEBALI15, KIVRIK14, KLAVYE14, ÇILBIR13, ÇIMBAR13, KIVRAK13, KAVLIK13, KAVRAM13, MAVERA13, VARMAK13, VARLIK13, VERMEK13, AYAKÇI12, AYIRAÇ12, AÇILIM12, BRIÇKA12, BALÇIK12, ÇEMBER12, ÇAYLIK12, KIRBAÇ12, KAVELA12, KAVLAK12, KAVRAK12, LEVREK12, YAKMAÇ12, ARIKÇI11, AÇKILI11, AÇILMA11, AÇELYA11, AMAÇLI11, BARÇAK11, BALÇAK11, BALAYI11, BAKRAÇ11, BAYRAM11, BAYMAK11, ÇIRALI11, ÇEYREK11, ÇIKMAK11, ÇIKRIK11, ÇAMLIK11, ÇAKILI11, ÇAYLAK11, ILIKÇA11, KIYMIK11, KIRÇIL11, KILÇIK11, ARAKÇI10, ARAÇLI10, AYILIK10, AYIKMA10, AYILMA10, AYRILI10, AYKIRI10, AYIRMA10, ALIKÇA10, ALAÇIK10, BIKMAK10, BAYRAK10, ÇARKLI10, ÇARLIK10, ÇAKMAK10, ÇALMAK10, ÇEKMEK10, ÇELMEK10, ÇEMREK10, IRAKÇA10, KIYMAK10, KARMAÇ10, KAÇMAK10, KAÇLIK10, MAYALI10, YIKMAK10, YILMAK10, YIKAMA10, YAMALI10, AYARLI9, AYAKLI9, AMBALE9, BARLAM9, BALKIR9, BAKMAK9, ÇALKAK9, ÇALKAR9, ILIMAK9, KIRKIM9, KAMBER9, KAYMAK9, MARLEY9, MAKBER9, MABLAK9, YERMEK9, YELMEK9, YAKALI9, YAKARI9, YAKMAK9, YARALI9, YARLIK9, YARMAK9, ARILIK8, ARMALI8, AMALIK8, BAKKAL8, BALKAR8, IKLAMA8, IRAKLI8, IRAMAK8, KIRMAK8, KIRLIK8, KIRKMA8, KARMIK8, KARILI8, KARIMA8, KAKIMA8, KABARE8, KAMALI8, KILMAK8, KIRKLI8, KAYRAK8, ARKALI7, ARALIK7, ARAKLI7, KARMAK7, KARLIK7, KARALI7, KAMERA7, KALKMA7, KALMAK7, MALKAR7, MARKKA7, MAKALE7, REKLAM7, KALKER6


KALKER (Kelime Kökeni: Fransızca calcaire)


[isim] [mineraloji]
  • Kireç taşı

Birleşik Kelimeler: sedefli kalker


ARKALI


[sıfat]
  • Arkası olan
[mecaz]
  • Koruyanı, dayanağı olan, pistonlu, iltimaslı

    Kadronun dört yüzden yukarısı masabaşında bile oturmayan arkalıların. - Rıfat Ilgaz


ARALIK


[isim]
  • Ara

    İki masa arasında bir metre aralık var.

[sıfat]
  • Yarı açık, tam kapanmamış

    İyice kararmış çarpık bir tahta kapı aralık duruyordu. - Çetin Altan

[ekonomi]
  • Borsada hisse senetlerinin alım satım emirlerinin verildiği süre
[fizik]
  • Bir sesi bir başka sesten, kalına veya inceye doğru ayıran uzaklık
[müzik]
  • İki nota arasındaki perde uzaklığı
[müzik]
  • Portenin paralel çizgileri arasındaki boşluk

    Portenin beş çizgisi arasında dört aralık vardır.

[spor]
  • Toplu beden eğitiminde art arda dizilenleri ayıran açıklık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aralık vermek

Birleşik Kelimeler: aralık korozyonu, aralık oyunu, bir aralık, dar aralık, o aralık, hava aralığı, tavan aralığı

[isim]
  • Iğdır iline bağlı ilçelerden biri

ARAKLI


[isim]
  • Trabzon iline bağlı ilçelerden biri

KARMAK


[-i]
  • Karıştırmak, birbirine katmak
[nesnesiz]
  • Toz durumundaki bir şeyi sıvı ile karıştırarak çamur veya hamur durumuna getirmek

    Yapı için harç karmak. Boya karmak.

Birleşik Kelimeler: betonkarar


KARLIK


[isim]
  • Kar kuyusu

KARALI


[sıfat]
  • Karası (II) olan

Birleşik Kelimeler: aklı karalı


KAMERA (Kelime Kökeni: Fransızca caméra)


[isim] [sinema] [televizyon]
  • Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
[ünlem]
  • Bir çekime başlanırken, yönetmenin alıcıyı çalıştırmaları için verdiği buyruk

Birleşik Kelimeler: kamera şakası, termal kamera


KALKMA


[isim]
  • Kalkmak işi

    Sabahları erken kalkmayı sevmeyen, gece geç yatan gececi kişilerdensiniz. - Tomris Uyar


KALMAK


[nesnesiz]
  • Olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek

    Sıkı sıkı kucakladı ve öylece kaldı. - Tarık Buğra

[-de]
  • Konaklamak, konmak

    Hemen karargâha yerleşmezsem ne geri dönebilir ne de otelde kalabilirdim. - Falih Rıfkı Atay

[-le]
  • Oturmak, yaşamak

    Tam beş sene benimle beraber kaldı. - Sait Faik Abasıyanık

[-de]
  • Oyalanmak, vakit geçirmek

    Kısa bir süre tezgâhın önünde kaldı. - Necati Cumalı

[-de]
  • İşlemez, yürümez duruma gelmek

    Araba yarı yolda kaldı.

[-e]
  • İleriye atılmak, ertelenmek

    Mahkeme ayın on sekizine kaldı. - Sait Faik Abasıyanık

[-de]
  • Bir şeyle kaplanmak, bir şeye bulanmak

    Oda duman içinde kaldı.

[-de]
  • Bir işi belli bir noktada bırakmak, ara vermek

    Bugün iş maddesinde kaldık.

[-den]
  • Miras olarak geçmek

    Çiftlik ana babasından kalmış.

[-den]
  • Yapamamak

    Misafir geldi, gezmeden kaldık.

[-le]
  • Yetinmek

    Yalnız dayak atmakla kalmadı, onu işinden de çıkardı.

[-le]
  • Sınırlanmak

    Amasya'da iken karşılaştığımız vaziyet yalnız Şeyh Recep Vakası ile kalmadı. - Atatürk

[yardımcı fiil]
  • Olmak, herhangi bir durumda bulunmak

    Fatma'nın yemek çantası olmasaydı dün aç kalmıştık. - Falih Rıfkı Atay

[yardımcı fiil]
  • Kök veya gövdeleri sonuna -a (-e), -ıp (-ip) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur

    Bakakalmak.

    Şaşakalmak.

    Donakalmak. Şaşırıp kalmak. Donup kalmak.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... den kalır yeri yok
  • ... ye kalsa (veya kalırsa)
  • kaldı ki

Birleşik Kelimeler: kala kala, geri kalmış


MALKAR


[isim]
  • Kuzey Kafkasya'da Kabardey-Balkar Cumhuriyeti'nde yaşayan, Türk soyundan bir halk ve bu halktan olan kimse, Balkar

MARKKA (Kelime Kökeni: Fince)


[isim] [eskimiş]
  • Finlandiya para birimi, mark

MAKALE (Kelime Kökeni: Arapça maḳāle)


[isim]
  • Bilim, fen konularıyla siyasal, ekonomik ve toplumsal konuları açıklayıcı veya yorumlayıcı niteliği olan gazete veya dergi yazısı

Birleşik Kelimeler: başmakale


REKLAM (Kelime Kökeni: Fransızca réclame)


[isim]
  • Bir şeyi halka tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için denenen her türlü yol

    Şehirde canlı reklam dolaştırmak hiçbirimizin aklına gelmemişti. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • reklam etmek
  • reklam yapmak

Birleşik Kelimeler: reklam ajansı, reklam filmi, reklam kuşağı, reklam levhası, bilinçaltı reklam, gizli reklam, sanal reklam, tanıtıcı reklam


ARILIK


[isim]
  • Temizlik, saffet, sililik
[isim]
  • Kovanların konulduğu yer, kovanlık