BÖCEKSAVAR Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



BÖCEKSAVAR harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli BÖCEKSAVAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BRÖVE19, BÖCEK16, SAVCA15, BÖREK13, KAVAS12, SAVAK12, AVARE11, EVRAK11, REVAK11, VARAK11, VAKAR11, BACAK10, BASAR8, BASAK8, BEKAS8, ESBAK8, AKABE7, BARAK7, BARKA7, BEKAR7, ERBAA7, ASKER6, SARAK6, SAKAR6, SERAK6


ASKER (Kelime Kökeni: Arapça ʿasker)


[isim]
  • Orduda görev yapan erden generale kadar herkes

    Adına ve şimdi gördüğüm şahsiyetine zaten hayran olduğum büyük askerin bu alakası beni heyecana düşürmüştü. - İbrahim Alâeddin Gövsa

[sıfat]
  • Topluluk düzenine saygısı olan, disiplinli

    Asker adam.

[sıfat]
  • Yurdunu iyi koruyan, kahraman özelliği taşıyan

    Asker millet.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asker çıkarmak
  • askere alınmak
  • askere çağrılmak
  • askere gitmek
  • asker etmek (veya eylemek)
  • asker gibi
  • asker olmak

Birleşik Kelimeler: asker hastanesi, asker kaçağı, asker ocağı, asker tayını, kazasker, serasker, yedek asker, hassa askeri


SARAK


[isim] [mimarlık]
  • Yapı yüzeylerinde yatay, enli, az çıkıntılı, süslü veya düz silme

SAKAR


[isim]
  • Bazı hayvanların, özellikle atların alınlarında bulunan beyaz leke, küçük akıtma
[sıfat]
  • Sık sık küçük, önemsiz kazalar yapan (kimse)

    Orada ne babamın sakar hareketlerinden ne annemin çehresindeki hüznünden haberim olurdu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: sakar meke, sakar otu


SERAK (Kelime Kökeni: Fransızca sérac)


[isim] [coğrafya]
  • Dik yerlerden inen buzullarda, derin yarılmalar sebebiyle buz parçalarının koparak aşağıya düşmesi

AKABE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳabe)


[isim]
  • Tehlikeli, sarp ve zor geçit

BARAK


[isim] [halk ağzında]
  • Tüylü, kıllı çuha

BARKA (Kelime Kökeni: İtalyanca barca)


[isim]
  • Büyük sandal

BEKAR (Kelime Kökeni: Fransızca bécarre)


[isim] [müzik]
  • Diyezli veya bemollü bir sesin eski durumuna getirilmesini gösteren nota işareti
[isim]
  • Evlenmemiş kimse

    Bekârdı, evlenmeye vakit bulamamıştı. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bekâra karı boşaması kolaydır
  • bekâr gözü, kör gözü
  • bekârın yakasını it yer, yakasını bit
  • bekâr kalmak (veya yaşamak)

Birleşik Kelimeler: bekârhane, bekâr odası, müzmin bekâr


ERBAA


[isim]
  • Tokat iline bağlı ilçelerden biri

BASAR (Kelime Kökeni: Arapça baṣar)


[isim] [eskimiş]
  • Göz
[mecaz]
  • İleriyi görme, algılama yetisi
[isim] [halk ağzında]
  • Merdivenin ayakla basılan yüzeyi

BASAK


[isim] [halk ağzında]
  • Merdiven

BEKAS (Kelime Kökeni: Fransızca bécasse)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Çulluk

ESBAK (Kelime Kökeni: Arapça esbaḳ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Eski, geçmiş, önceki

    Bir pazar sabahtan babası esbak Nallıhan kaymakamını da alıp Kalamış'a gidecek. - Haldun Taner


BACAK


[isim] [anatomi]
  • Vücudun kasıktan tabana kadar olan bölümü

    Yorgun vücudunu zahmetle taşıyan ince bacakları üstünde doğruldu. - Peyami Safa

[anatomi]
  • Hayvanlarda yürümeye veya atlamaya yarayan organ

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bacağına geçirmek
  • bacak bacak üstüne atmak
  • bacak kadar
  • bacak kadar boyu var, türlü türlü huyu var
  • bacakları kopmak
  • bacaklarını uzatmak
  • bacakları tutmaz olmak

Birleşik Kelimeler: bacakkalemi, bacakkıran, alabacak, baldır bacak, bastıbacak, karabacak, kılıç bacak, takma bacak, ayıbacağı


AVARE (Kelime Kökeni: Farsça āvāre)


[sıfat]
  • İşsiz, işsiz güçsüz, başıboş, aylak

    Daha ne kadar sürdürebilecekti bu avare yaşamını? - Ayşe Kulin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • avare dolaşmak
  • avare etmek
  • avare olmak