BURUŞTURUVERMEK ile Oluşan Kelimeler (BURUŞTURUVERMEK Kelime Türetme)

---

Detaylı Arama

---

Harfler

Başında

Sonunda

İçinde

Harf Sayısı

Türkçe İngilizce Dil

Ara

BURUŞTURUVERMEK harflerinden oluşan 177 kelime bulunuyor. BURUŞTURUVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Buruşturuvermek kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

BURUŞTURUVERMEK₃₁

14 Harfli Kelimeler

BURUŞTURUVERME₃₀

12 Harfli Kelimeler

BURUŞUVERMEK₂₇

11 Harfli Kelimeler

BURUŞUVERME₂₆

10 Harfli Kelimeler

BURKUVERME₂₁

7 Harfli Kelimeler

BURUŞUK₁₅, MEVKUTE₁₅, KURUTUŞ₁₃, MUTEBER₁₁, BERTMEK₁₀, TEBERRU₁₀, METRUKE₉

6 Harfli Kelimeler

ŞEVKET₁₅, MEVRUT₁₄, MEVKUT₁₄, VERMUT₁₄, VERMEK₁₃, TUMŞUK₁₂, MEŞRUT₁₁, MEŞKUR₁₁, ŞERBET₁₁, MERBUT₁₀, UKUBET₁₀, BERTME₉, METRUK₈, REKTUM₈, KERTME₇, MERTEK₇

5 Harfli Kelimeler

VURUŞ₁₆, MEVUT₁₃, VURUK₁₃, KUVER₁₂, MEŞBU₁₂, VERME₁₂, VEREM₁₂, BEŞME₁₁, MUŞTU₁₁, TEVEK₁₁, BEŞER₁₀, KURUŞ₁₀, MEŞRU₁₀, ŞEBEK₁₀, TURŞU₁₀, BURUK₉, EŞMEK₉, KUŞET₉, KUBUR₉, METBU₉
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

ŞEVK₁₃, VUKU₁₂, VURU₁₂, MEVT₁₁, EVRE₁₀, EVET₁₀, ŞUBE₁₀, VERE₁₀, BREŞ₉, ŞUUR₉, BUUT₈, BURU₈, EŞME₈, KUŞE₈, MEŞK₈, MEŞE₈, BUKE₇, EŞEK₇, EBRU₇, KREŞ₇
Tümünü Gör

3 Harfli Kelimeler

ŞEV₁₂, BEŞ₈, MUŞ₈, ŞEB₈, KUŞ₇, ŞUT₇, ŞEM₇, TUŞ₇, BUT₆, KEŞ₆, ŞER₆, ŞEK₆, ŞET₆, UMU₆, BRE₅, BEK₅, BET₅, EBE₅, KUM₅, MUT₅
Tümünü Gör

2 Harfli Kelimeler

EV₈, VE₈, ŞU₆, BU₅, EŞ₅, ŞE₅, BE₄, EM₃, ME₃, TU₃, UR₃, UT₃, EK₂, ER₂, ET₂, KE₂, RE₂, TE₂

• Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça

  Yazının ekleri.

• Eklenmiş, katılmış

  Okul müdürüyken okulun ek inşaatında hamallarla birlikte çalışmış. - Haldun Taner

• Kelime türetmek veya kelimenin görevini belirtmek için kullanılan, başa, sona veya kelimenin içine eklenebilen, bağımlı dil bilgisi ögeleri, lahika

Ata Sözleri ve Deyimler

• ek bent olmak
• ekini belli etmemek

Birleşik Kelimeler: ek bileziği, ek bütçe, ek ders, ek eylem, ek fiil, ek görev, ek gün, ek kart, ek kök, ek oylum, ek ödenek, ek poliçe, ek süre, ek tahsisat, iç ek, işlek ek, ön ek, son ek, aidiyet eki, bildirme eki, çekim eki, çoğul eki, çokluk eki, durum eki, edilgenlik eki, eşitlik eki, hâl eki, ilgi eki, iyelik eki, kişi eki, küçültme eki, nispet eki, olumsuzluk eki, soru eki, şahıs eki, topluluk eki, türetme eki, yapım eki, yokluk eki, yön eki, yön gösterme eki, zaman eki, çatı ekleri

• Erkek

  Noksansız bir çeyiz ve düğünle iyi bir ere verilen Zeynep'in hissesi ayrılmıştır. - Tarık Buğra

• İşini iyi bilen, yetenekli kimse

  Sanat eri çalışır, bir eser kor ortaya, onun güzel olduğuna inanır, o güzelliği herkesin anlamasını, kavramasını ister. - Nurullah Ataç

• Kahraman, yiğit

• Rütbesiz asker, nefer

  Düşman erleri arasında Fransızlar da vardır. - Salâh Birsel

• Koca

Ata Sözleri ve Deyimler

• ere gitmek (veya varmak)
• ere vermek
• erim er olsun da yerim çalı dibi olsun
• erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını
• er kocar, gönül kocamaz
• er lokması er kursağında kalmaz
• er olan ekmeğini taştan çıkarır
• er oyunu üçe kadar

Birleşik Kelimeler: erbaş, er bezi, erdişi, er ekmeği, er kişi, er meydanı, er suyu, acemi er, komando er, tam er, avcı eri, emir eri, gönül eri, hizmet eri, iş eri, sanat eri, yazın eri

• Erken

  Er sabah kalktım ki sular çağlıyor - Halk türküsü

Birleşik Kelimeler: er ekmeği, er geç

• Erbiyum elementinin simgesi

• İnsanlarda, hayvanlarda deri ile kemik arasındaki kas ve yağdan oluşan tabaka

  Bu koyunda hiç et yok, pek zayıf.

Ata Sözleri ve Deyimler

• et bağlamak
• ete kemiğe dönüştürmek (veya büründürmek)
• eti budu yerinde (veya etine dolgun)
• eti kemiği
• eti kemiğine yapışmak
• etinden et koparmak (veya kesmek)
• eti ne budu ne?
• eti senin, kemiği benim
• et kanlı gerek, yiğit canlı
• et kokarsa tuzlanır, ya tuz kokarsa ne yapılır?
• etle tırnak arasına girilmez
• etle tırnak gibi
• et ne kadar arık olsa üstüne ekmek yaraşır
• etten duvar örmek
• etten önce çömleğe düşmek
• et tırnak olmak
• et tırnaktan ayrılmaz
• et tutmak

Birleşik Kelimeler: et beni, et kafalı, et kesimi, et kırımı, et lokması, etobur, et sığırı, et sineği, et sotesi, et suyu, et şeftalisi, et tavuğu, et toprak, et unu, etyaran, etyemez, beyaz et, kaba et, kara et, kırmızı et, lop et, kül rengi et sineği, balıketi, balık eti, dana eti, diş eti, diş eti ünsüzü, göğüs eti, koyun eti, kurban eti, kuzu eti, sığır eti, soya eti, tavşan eti, tavuk eti, balıketinde

• Gam (II) dizisinde do ile mi arasındaki ses

• Renyum elementinin simgesi

• Sıhhi tesisatta su borusunu üç yönlü kullanabilme durumuna getiren parça

• Tellür elementinin simgesi

• İlaç, merhem

Ata Sözleri ve Deyimler

• eme seme yaramamak
• eme yaramak

• Koyun, kuzu vb. hayvanların çıkardığı ses

  Kara koyun kuzular kuzulamaz / Me deme - Fazıl Hüsnü Dağlarca

• Tuh

  Tu, böyle mi olacaktı!

Birleşik Kelimeler: tu kaka

• Hücrelerin aşırı çoğalmasıyla insan, hayvan veya bitki dokularında oluşan ve büyüme eğilimi gösteren yumru, bağa, tümör, neoplazma, Çingene ahtapotu, vejetasyon

  Yalnız yağ birikintisinden ibaret bir bez, bir nevi ur, hayatı tehdit edecek bir şey değil! - Abdülhak Şinasi Hisar

Birleşik Kelimeler: ur kaplama, yağ uru

• Utanma duygusu

Birleşik Kelimeler: ut açıcı, ut yeri

• Klasik Türk müziği araçlarından, iri karınlı, kirişli, mızrapla çalınan bir çalgı

  Ferhunde, burada sevdiği bir ut muallimiyle evlenip bahtiyar olmuştu. - Reşat Nuri Güntekin

• `Ey, hey` anlamlarında bir seslenme sözü

  Namluna dayanır, yola dalarsın / Duruşun bakışın yaman, be Ali! - Faruk Nafiz Çamlıbel

• Berilyum elementinin simgesi

• `Ey, hey` anlamında kullanılan bir seslenme sözü

  Bre Arslan Bey! Sen bu işi kolay mı sanırsın? - Sevinç Çokum

• Tekrarlanan iki emir kipi arasına getirilerek işin sürekliliğini anlatan bir söz

  Öyle bir yol ki git bre git, bitmez. Gez bre gez. Dolaş bre dolaş. - Ahmet Rasim

• Sert, katı

• Savunma oyuncusu

  Bekle haf genel olarak gol atmaz, alkışlanmaz, göklere çıkarılmaz. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: sağ bek, sol bek

• Hava gazı lambasının ucu

• Beniz kelimesi ile birlikte, `yüz rengi` anlamında ikileme oluşturan bir söz

Ata Sözleri ve Deyimler

• beti benzi atmak (veya solmak veya uçmak veya kül kesilmek veya kireç kesilmek)
• beti benzi kalmamak
• beti bereketi kalmamak (veya kaçmak)