BURUŞTURUVERME Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



BURUŞTURUVERME harflerini içeren 4 harfli 26 kelime bulunuyor. 4 harfli BURUŞTURUVERME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Buruşturuverme ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Buruşturuverme olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

VURU12, MEVT11, EVRE10, EVET10, ŞUBE10, VERE10, BREŞ9, ŞUUR9, BUUT8, BURU8, EŞME8, MEŞE8, EBRU7, UMUT7, UMUR7, BERE6, EBET6, MURT6, UMRE6, ERME5, ETME5, EMET5, MERT5, ERTE4, ETER4, TERE4


ETER (Kelime Kökeni: Fransızca éther)


[isim] [kimya]
  • Oksijenli asitlerin alkollerle birleşmesinden oluşan sıvılar

TERE (Kelime Kökeni: Farsça tere)


[isim] [bitki bilimi]
  • Turpgillerden, yaprakları salata olarak yenen baharlı bir bitki (Lepidium sativum)

Birleşik Kelimeler: çayır teresi, su teresi, yaban teresi


ERME


[isim]
  • Ermek işi

ETME


[isim]
  • Etmek işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etme bulma dünyası


EMET


[isim]
  • Kütahya iline bağlı ilçelerden biri

MERT (Kelime Kökeni: Farsça merd)


[sıfat]
  • Yiğit

    Merttir, yiğittir, yüreği de bileği de pektir. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: merdikıpti, civanmert


BERE


[isim]
  • Bir yere çarpma, incitme veya vurma sonucu vücudun herhangi bir yerinde oluşan çürük
[isim]
  • Yuvarlak, yassı ve sipersiz başlık

    Lacivert beresini sallayarak bir fırtına gibi içeriye girdi. - Abdülhak Şinasi Hisar


EBET (Kelime Kökeni: Arapça ebed)


[isim] [eskimiş]
  • Sonu olmayan gelecek zaman, sonsuzluk

    İşte bu, ezelden bilinmemiş, ebede kadar bilinmeyecektir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: ezel ebet


MURT (Kelime Kökeni: Farsça mūrd)


[isim] [bitki bilimi]
  • Mersin ağacının yazın olgunlaşan, bezelye büyüklüğünde, morumsu siyah, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan meyvesi

UMRE (Kelime Kökeni: Arapça ʿumre)


[isim]
  • Hac mevsimi dışında Kâbe'yi ve Mekke'nin öbür kutsal yerlerini ziyaret etme

EBRU (Kelime Kökeni: Farsça ebrī)


[isim]
  • Kâğıt süslemeciliğinde kitre, kola vb. yapıştırıcılarla yoğunlaştırılmış su üzerine, neft yağı ile sulandırılmış yağlı boya damlatılarak yapılan ve kâğıda geçirilen süs

UMUT


[isim]
  • Ummaktan doğan duygu, ümit

    Bu umudum şimdi yavaş yavaş ölüyor. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • umuda düşmek
  • umuda kapılmak
  • umudu (veya umudunu) üzmek
  • umudu boşa çıkmak
  • umudu kırılmak
  • umudunu kesmek
  • umudunu kırmak
  • umudu sönmek
  • umut bağlanmak
  • umut beslemek
  • umut bırakmak
  • umut etmek
  • umut kesmek
  • umut serpmek
  • umut uyanmak
  • umut vermek (veya vadetmek)

Birleşik Kelimeler: umut dünyası, umut ışığı, umut kapısı, umut kırıklığı, umut taciri


UMUR (Kelime Kökeni: Arapça umūr)


[isim]
  • Aldırış etme, önem verme

    Kim aldırır? Annesi umurumda mıydı benim? - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • umurumda değil
  • umurumun teki
  • umurunda olmamak

[isim] [eskimiş]
  • İşler

    Artık siyaset ve hükûmet umurunu erbabına bırak! - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: umurgörmüş


BUUT (Kelime Kökeni: Arapça buʿd)


[isim] [eskimiş] [matematik]
  • Boyut

BURU


[isim] [halk ağzında]
  • Sancı, buruntu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • burusu tutmak (veya tutulmak)